Yargıtay Kararı Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu 2015/183 E. 2015/494 K. 02.07.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu
ESAS NO : 2015/183
KARAR NO : 2015/494
KARAR TARİHİ : 02.07.2015

Görevsizlik Kararı Veren
Yargıtay Daireleri : 23 ve 11. Ceza Daireleri
Mahkemesi : Asliye Ceza

Hükmün sanık…müdafii, sanık … sanık ..sanık.. sanık .. müdafii ve sanık.. müdafii tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 23. Ceza Dairesince 14.04.2015 gün ve 18009-1565 sayı ile;
“İddianamedeki sevk maddeleri, nitelendirme ve temyiz kapsamına göre, Yargıtay Kanunu’nun Değişik 14. maddesi ve Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 19.01.2015 tarih ve 2015/8 sayılı iş bölümü kararı gereğince temyiz incelemesinin Yüksek (11.) Ceza Dairesi’nin görevi dâhilinde olduğu”,
Dosyanın gönderildiği Yargıtay 11. Ceza Dairesince de 04.06.2015 gün ve 4861-26673 sayı ile;
“2297 sayılı Yargıtay Kanunu’nun 6545 sayılı Kanun ile değişik 14. maddesindeki ‘Daireler arasındaki iş bölümünün belirlenmesinde mahkeme kararındaki nitelendirme esas alınır. Çeşitli suçlara ait davalarda, suçların en ağırını incelemeye yetkili olan daire görevlidir’ hükmü uyarınca; tebliğname tarihine, hükümlerin konusuna, temyizin kapsamına ve tebliğname tarihindeki hırsızlık suçunun ceza miktarına göre 22.01.2015 tarih ve 29244 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak 02.02.2015 tarihinde yürürlüğe giren Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun işbölümüne ilişkin kararı uyarınca Yüksek 15. Ceza Dairesinden devir edildiği anlaşılan dosyanın temyiz inceleme görevinin Yüksek 23. Ceza Dairesi’ne ait olduğu”,
Gerekçesiyle karşılıklı görevsizlik kararları verilmiştir.
Oluşan olumsuz görev uyuşmazlığının çözülmesi için Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçe ile karara bağlanmıştır.

TÜRK MİLLETİ ADINA
CEZA DAİRELERİ BAŞKANLAR KURULU KARARI
Yargıtay 23 ve 11. Ceza Daireleri arasında oluşan ve çözülmesi gereken uyuşmazlık; temyiz incelemesinin hangi Özel Dairece yapılması gerektiğinin belirlenmesine ilişkindir.
Yargıtay Kanununun Ceza Dairelerinin görevini düzenleyen 14/3. maddesinin a bendi; “Daireler arasındaki işbölümünün belirlenmesinde dava açılan belgedeki nitelendirme esas alınır. Açıklama ile sevk maddelerinin uyumsuz olduğu durumlarda açıklamaya itibar edilir” şeklinde iken, 28.06.2014 gün ve 29044 sayılı Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 31. maddesiyle; “Daireler arasındaki iş bölümünün belirlenmesinde mahkeme kararındaki nitelendirme, mahkûmiyet dışındaki kararlarda ise iddianame veya iddianame yerine geçen belgedeki nitelendirme esas alınır” şeklinde değiştirilmiştir.
2797 sayılı Yargıtay Kanununa 6572 sayılı Kanunun 27. maddesiyle eklenen Geçici 14. maddesi uyarınca Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunca hazırlanıp 22.01.2015 gün ve 29244 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak 02.02.2015 tarihinde yürürlüğe giren 19.01.2015 gün ve 2015/8 sayılı iş bölümü kararının “Yargıtay Ceza Daireleri İşbölümü Ortak Hükümler” başlıklı bölümünde; “Daireler arasında iş bölümünün belirlenmesinde, 28.06.2014 tarihinden önce düzenlenen tebliğnameler bakımından iddianame veya iddianame yerine geçen belgedeki nitelendirmeye göre görevli daire belirlenir. Bu tarihten sonra düzenlenen tebliğnameler bakımından ise mahkeme kararındaki nitelendirme, mahkumiyet dışındaki kararlarda da iddianame veya iddianame yerine geçen belgeledeki nitelendirme esas alınır” hükmü getirilmiştir.
Yargıtay Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunun istikrarlı kararlarıyla sürdürülen uygulamaya göre, çeşitli suçlara ilişkin açılan davalardan en ağırı saptanırken, hapis cezasının üst sınırı daha fazla olan suça ilişkin dava daha ağır olarak kabul edilmeli, üst sınırların eşit olması halinde bu kez alt sınırı daha fazla hapsi gerektiren suça ilişkin davanın daha ağır olduğu sonucuna varılmalıdır. Hapis cezası ile birlikte öngörülen adlî para cezaları ise, her iki suça ilişkin hapis cezalarının alt ve üst sınırlarının eşit olması halinde dikkate alınmalıdır.
Öte yandan ilkeleri, Yargıtay Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu’nun 13.11.2014 gün ve 295-331 sayılı kararı başta olmak üzere aynı tarihli diğer birçok kararında açıklandığı üzere; temyiz incelemesine konu olan suçların yaptırım miktarlarında suç tarihinden sonra tebliğname tarihine kadar yapılan değişikliklerin dikkate alınması ve tebliğname tarihindeki yaptırım miktarları gözönüne alınarak görevli ceza dairesinin belirlenmesi gerekmektedir.
İncelenen dosya kapsamına göre;
Tebliğnamenin 25.09.2014 tarihinde düzenlendiği nazara alındığında temyiz incelemesine konu suçlardan mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre tebliğname tarihindeki yaptırım miktarları karşılaştırıldığında;
Suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçunun yaptırımı TCK’nun 165/1. maddesinde altı aydan üç yıla kadar hapis ve onbin güne kadar adlî para,
Hırsızlık suçunun yaptırımı TCK’nun 142/1-b (tebliğname tarihine göre 142/2-h) maddesinde beş yıldan on yıla kadar hapis,
Resmi belgede sahtecilik suçunun yaptırımı TCK’nun 204/1. maddesinde iki yıldan beş yıla kadar hapis,
Dolandırıcılık suçunun yaptırımı ise TCK’nun 157/1. maddesi uyarınca bir yıldan beş yıla kadar hapis,
Cezasından ibaret olup, hırsızlık suçunun müeyyidesi daha ağır olduğundan, temyiz incelemesinin 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14. maddesi uyarınca bu suça ilişkin temyiz davalarına bakmakla yetkili ve görevli olan Yargıtay 23. Ceza Dairesince yapılması gerekmektedir.
Bu itibarla, Yargıtay 11. Ceza Dairesince verilen görevsizlik kararı isabetli olduğundan Yargıtay 23. Ceza Dairesinin görevsizlik kararının kaldırılmasına, dosyanın temyiz incelemesi yapılmak üzere Yargıtay 23. Ceza Dairesine gönderilmesine karar verilmelidir.
SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle;
1- Yargıtay 23. Ceza Dairesinin 14.04.2015 gün ve 18009-1565 sayılı görevsizlik kararlarının KALDIRILMASINA,

2- Dosyanın Yargıtay 23. Ceza Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 02.07.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.