Yargıtay Kararı Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu 2014/58 E. 2014/94 K. 27.03.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu
ESAS NO : 2014/58
KARAR NO : 2014/94
KARAR TARİHİ : 27.03.2014

Görevsizlik Kararı veren
Yargıtay Daireleri : 6 ve 13. Ceza Daireleri
Mahkemesi :Asliye Ceza
Günü : 18.10.2011
Sayısı : 114-321

Sanık hakkında Espiye Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 07.06.2004 gün ve 110-53 sayılı iddianamesi ile hırsızlık suçuna teşebbüsten 765 sayılı TCK’nun 493/1, 61, 522, 36 ve 40. maddeleri uyarınca cezalandırılması istemiyle açılan kamu davasının yapılan yargılaması sonucunda, sanığın aynı kanunun 493/1, 62 ve 81/2. maddeleri uyarınca 2 yıl 4 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin, Espiye Asliye Ceza Mahkemesince 17.11.2005 gün ve 62-303 sayı ile verilen hükmün, sanık müdafii tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 6. Ceza Dairesince 18.02.2010 gün ve 1292-1451 sayı ile;
“Diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
5237 sayılı TCK’nun 141 ve 142. maddelerinde tanımlanan hırsızlık suçu ile 765 sayılı TCK’nun 493/1. maddelerinde yer alan suçun öğelerinin farklı olduğu, sanığın olay tarihinde gündüz sayılan zaman dilimi içerisinde yakınana ait işyerinin sağlam ve dayanıklı olan kepenk kilidini sert bir cisimle zorlamak suretiyle kırıp açarak içeri girmek suretiyle hırsızlık suçunu işlediğinin anlaşılması karşısında; suçun anahtarla ya da diğer bir aletin anahtar gibi kullanılarak kilit açmak suretiyle gerçekleştirildiğine ilişkin kanıt bulunmadığı gözetilmeden, eylemin 5237 sayılı Kanunun 142/1-b maddesinde belirtilen hırsızlık suçunun yanı sıra, aynı Kanunun 116/2 maddesinde belirtilen işyeri dokunulmazlığını bozma ve 151/1. maddesindeki mala zarar verme suçlarını da oluşturduğu gözetilmeden bu konuda değerlendirme yapılmaması, 5237 sayılı Kanuna göre hırsızlık, işyeri dokunulmazlığını bozmak ve mala zarar verme suçlarını oluşturan eylemleri nedeniyle uygulama yapılıp, her iki Kanuna göre denetime olanak sağlayacak şekilde uygulanan Kanun maddeleriyle, verilmesi gereken cezalar ayrı ayrı tespit edilip, sonuç cezalar karşılaştırılarak lehe olan kanun belirlenerek uygulama yapılması gerekirken, maddi ceza kanunların kendi aralarında, infaz yasalarının da kendi aralarında ayrı ayrı karşılaştırılıp değerlendirilmesi ve maddi ceza yasasına ilişkin lehe uygulamanın infaz kanunu gözetilerek reddine karar verilemeyeceği de düşünülmeden, yazılı şekilde eksik ve denetime olanak vermeyecek biçimde hüküm kurulması” isabetsizliğinden bozulmasına karar verilmiştir.
Bozmaya uyan yerel mahkemece 18.10.2011 gün ve 114-321 sayı ile; sanığın bu kez hırsızlık suçundan lehe olan 5237 sayılı TCK’nun 142/1-b, 62, 53 ve 58. maddeleri uyarınca 10 ay hapis; iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçundan aynı kanunun 116/2, 62, 53 ve 58. maddeleri uyarınca 5 ay hapis; mala zarar verme suçundan ise aynı kanunun 151/1, 62, 53 ve 58. maddeleri uyarınca da 3 ay 10 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluğuna ve cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmiştir.
Bu hükmün de sanık müdafii tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 6. Ceza Dairesince 15.10.2012 gün ve 15572-17562 sayı ile;
“6110 sayılı Kanunun 8. maddesi ile değişik 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun 14. maddesi gereğince Başkanlar Kurulu tarafından hazırlanıp Yargıtay Büyük Genel Kurulu’nun onayından geçen ve 09.02.2012 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak 01.03.2012 tarihinde yürürlüğe giren işbölümü kararına göre işin incelenmesi Yüksek 13. Ceza Dairesi’ne ait olduğu”,
Dosyanın gönderildiği Yargıtay 13. Ceza Dairesince de 26.12.2013 gün ve 25655-41705 sayı ile;
“İddianamedeki nitelendirmeye, sevk maddesine, uygulamaya ve temyizin kapsamı ile Yargıtay Kanununun 14. maddesine ve 01.03.2012 tarihinde yürürlüğe giren Başkanlar Kurulunun kararının Ortak Hükümler 2. maddesi uyarınca daha önce kendisine gelmiş olmakla birlikte, bozma veya herhangi bir nedenle Daire dışına gönderdiği işlerden geri gelenlere bakma görevi Yüksek 6. Ceza Dairesine ait olduğu” gerekçesiyle karşılıklı görevsizlik kararları verilmiştir.
Oluşan olumsuz görev uyuşmazlığının çözümü için Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.

TÜRK MİLLETİ ADINA
CEZA DAİRELERİ BAŞKANLAR KURULU KARARI
Yargıtay 6. ve 13. Ceza Daireleri arasında oluşan ve çözümlenmesi gereken uyuşmazlık, temyiz incelemesinin hangi Özel Dairece yapılması gerektiğinin belirlenmesine ilişkindir.
2797 sayılı Yargıtay Kanununun 6110 sayılı Kanun ile değişik 14. maddesi uyarınca hazırlanarak 01.03.2012 tarihinde yürürlüğe giren ve tebliğname tarihine göre uygulanması gereken 09.02.2012 gün ve 2012/1 sayılı yeni iş bölümünün “Yargıtay Ceza Daireleri İşbölümü-Ortak Hükümler”in 1. maddesinde;
“Bu iş bölümü; işbölümünün yürürlüğe girdiği tarih dahil olmak üzere, tebliğnamesi bu tarihten sonra düzenlenen işler için geçerli olacaktır” denildikten sonra 2. maddesinde;
“İstisnalar dışında; bu iş bölümüne dayalı olarak dairelerce dosya devri yapılamayacağı gibi her daire önceki işbölümü gereğince kendisine gelmiş olan işler ile daha önce kendisine gelmiş olmakla birlikte bozma veya herhangi bir nedenle daire dışına gönderdiği işlerden geri gelenlere bakmaya devam edecektir” hükmü getirilmiştir.
İncelemeye konu dosyada daha önce yerel mahkemece verilen 17.11.2005 tarihli hükmün Yargıtay 6. Ceza Dairesince incelenerek 18.02.2010 gün ve 1292-1451 sayı ile bozulmasına karar verildiği ve tebliğname tarihinin de 30.08.2012 olduğu anlaşıldığından, hükmü temyizen inceleme görevi Yargıtay 6. Ceza Dairesine aittir.
Bu itibarla, yargılama konusu suçla ilgili incelemenin Yargıtay 6. Ceza Dairesince yapılması gerektiğinden, 6. Ceza Dairesi görevsizlik kararının kaldırılmasına karar verilmelidir.
SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle,
1- Yargıtay 6. Ceza Dairesinin 15.10.2012 gün ve 15572-17562 sayılı görevsizlik kararının KALDIRILMASINA,
2- Dosyanın temyiz incelemesi yapılması için Yargıtay 6. Ceza Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 27.03.2014 günü oybirliğiyle karar verildi.