Yargıtay Kararı Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu 2014/537 E. 2015/157 K. 05.02.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu
ESAS NO : 2014/537
KARAR NO : 2015/157
KARAR TARİHİ : 05.02.2015

Görevsizlik Kararı Veren

Yargıtay Daireleri : 15 ve 13. Ceza Daireleri

Mahkemesi : Asliye Ceza

Sanık … hakkında dolandırıcılık, sanık … hakkında ise hırsızlık suçundan açılan kamu davasının yapılan yargılaması sonucunda her iki sanığın hırsızlık suçundan cezalandırılmasına karar verilmiştir.

Hükmün sanık … ve sanık …müdafii tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 15. Ceza Dairesince;

“Mahkumiyet kararındaki nitelendirme ve Yargıtay Kanununun değişik 14. maddesi gereğince temyiz incelemesinin Yüksek 13. Ceza Dairesinin görevi dâhilinde olduğu, …”

Yargıtay 13. Ceza Dairesince de;

“İddianamedeki nitelendirmeye, sevk ve uygulama maddelerine, TCK’nın 157. maddesinde öngörülen temel cezaların alt ve üst sınırlarına, temyizin kapsamına, Yargıtay Kanununun 14 ve 17. maddelerine ve tebliğname tarihine göre, işin incelenmesinin Yargıtay 15. Ceza Dairesinin görevine girdiği, …”

Gerekçesiyle karşılıklı görevsizlik kararları verilmiştir.

Oluşan olumsuz görev uyuşmazlığının çözülmesi için Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçe ile karara bağlanmıştır.

TÜRK MİLLETİ ADINA

CEZA DAİRELERİ BAŞKANLAR KURULU KARARI

Yargıtay 15 ve 13. Ceza Daireleri arasında oluşan ve çözülmesi gereken uyuşmazlık; temyiz incelemesinin hangi Özel Dairece yapılması gerektiğinin belirlenmesine ilişkindir.

Yargıtay Kanununun Ceza Dairelerinin görevini düzenleyen 14/3. maddesinin a bendi; “Daireler arasındaki işbölümünün belirlenmesinde dava açılan belgedeki nitelendirme esas alınır. Açıklama ile sevk maddelerinin uyumsuz olduğu durumlarda açıklamaya itibar edilir” şeklinde iken, 28.06.2014 gün ve 29044 sayılı Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 31. maddesiyle; “Daireler arasındaki iş bölümünün belirlenmesinde mahkeme kararındaki nitelendirme, mahkûmiyet dışındaki kararlarda ise iddianame veya iddianame yerine geçen belgedeki nitelendirme esas alınır” şeklinde değiştirilmiştir.

Yargıtay Kanununa 6545 sayılı Kanunun 37. maddesi ile eklenen Geçici 13. maddenin 5. fıkrasında; “Yargıtay Büyük Genel Kurulunun iş bölümünün onaylanmasına ilişkin kararı uygulanmaya başlayıncaya kadar bu kanunla yapılan değişiklikten önceki iş bölümüne ilişkin hükümler uygulanmaya devam olunur” düzenlemesi yapılmış, madde gerekçesinde; “Yargıtay Büyük Genel Kurulunun işbölümünün onaylanmasına ilişkin kararı yayımlanıp yürürlüğe girinceye kadar bu kanunla yapılan değişiklikten önceki işbölümüne ilişkin hükümler uygulanmaya devam olunacaktır” açıklamasına yer verilmiştir.

02.12.2014 gün ve 6572 sayılı Kanunun 27. maddesiyle eklenen Geçici 14. madde uyarınca da;

“Yeni oluşan Birinci Başkanlık Kurulu iş durumunu dikkate alarak daireler arasındaki iş bölümünü yeniden belirler ve buna ilişkin karar derhâl Resmî Gazete’de yayımlanır. Bu karar, yayım tarihinden itibaren on gün sonra uygulanmaya başlanır. …

Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun iş bölümü kararı uygulanmaya başlayıncaya kadar bu kanunla yapılan değişiklikten önceki iş bölümüne ilişkin hükümler uygulanmaya devam olunur.”

Bu maddeye dayanılarak Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunca hazırlanıp 22.01.2015 gün ve 29244 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak 02.02.2015 tarihinde yürürlüğe giren 19.01.2015 gün ve 8 sayılı işbölümü kararının “Ceza Daireleri İşbölümü Ortak Hükümler” başlıklı bölümünde;

“Daireler arasındaki işbölümünün belirlenmesinde 28.06.2014 tarihinden önce düzenlenen tebliğnameler bakımından iddianame veya iddianame yerine geçen belgedeki nitelendirmeye göre görevli daire belirlenir. Bu tarihten sonra düzenlenen tebliğnameler bakımından ise mahkeme kararındaki nitelendirme, mahkûmiyet dışındaki kararlarda da iddianame veya iddianame yerine geçen belgedeki nitelendirme esas alınır” düzenlemeleri hüküm altına alınmıştır.

Tebliğname tarihi itibarıyla ceza dairelerinin görevinin belirlenmesinde esas alınması gereken iddianamelerde ortak olarak eylemin; “şüpheli …. …) ile birlikte, müştekinin ikametine geldikleri, müştekinin kapı zilini çaldıkları, müştekinin de kapıyı açtığında, şüpheli ve yaşı büyük şüpheli Ayşe’nin bulunduğu ve müştekiye, ikametinde büyü olduğunu ve bu büyüyü bozabileceğini söylediği, müştekinin de kabul ettiği ve yaşı büyük şüphelinin, müştekiye domates getirmesini ve bu domatesi iç çamaşırında ezmesini söylediği, müştekinin de bu işlemi yaptığı ve yaşı büyük şüphelinin, müştekiye, içerisinde domates bulunan çamaşırının üzerinde besmele çekerek dönmesini söylediği ve müştekiden altın istediği, müştekinin de, 1 adet 50 gr ağırlığında 22 ayar bilezik, 3 adet çeyrek altın, 2 adet yarım altın ve 1 adet tüm altını yaşı büyük şüpheliye verdiği ve bu altınları, içerisinde domates bulunan iç çamaşırın içerisine koyan yaşı büyük şüphelinin, çamaşırı yatak odasına attığı ancak yaşı büyük şüphelinin bu sırada altınları müşteki fark etmeden çaldığı ve yaşı büyük şüphelinin, müştekiye, kendisini, müştekinin elinde bulunan yumurtalar ile birlikte yolcu etmesini istediği ve müştekinin de yaşı büyük şüpheliyi yolcu ettiği, şüpheli ve yaşı büyük şüphelinin olay yerinden kaçtıkları” şeklinde anlatılması karşısında, 5237 sayılı TCK’nun 158/1-a maddesinde düzenlenen dinî inanç ve duyguların istismar edilmesi suretiyle dolandırıcılık suçundan kamu davası açıldığı kabul edilmelidir. Buna göre hükmü temyizen inceleme görevi, Yargıtay 15. Ceza Dairesine aittir.

Bu itibarla, temyiz incelemesinin Yargıtay 15. Ceza Dairesi tarafından yapılması gerektiğinden, dosyanın anılan Daireye gönderilmesine karar verilmelidir.

Çoğunluk görüşüne katılmayan Kurul Üyeleri …

“Yargıtay Dairelerinin Görevleri 2797 sayılı Yargıtay Kanunun 14. maddesinde belirlenmiştir. Bu madde; 28.6.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı, Türk Ceza Kanunu İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 31. maddesiyle değişikliğe uğramış olup, yeni metin Ceza Daireleri için :

“a) Daireler arasındaki iş bölümünün belirlenmesinde mahkeme kararındaki nitelendirme, mahkûmiyet dışındaki kararlarda ise iddianamede veya iddianame yerine geçen belgedeki nitelendirme esas alınır.” şeklinde düzeltilmiştir.

Değişiklik yapan kanunun 104. maddesi “Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer.” hükmünü amirdir.

Kanun 28.6.2014 tarihinde yürürlüğe girmiştir. İleriye doğru derhal uygulanmak zorunluluğu oluşmuştur.

Göreve ilişkin kurallar Kamu Düzeniyle ilgili Ceza Muhakeme Kuralları olduğundan, görev konusundaki değişiklikler derhal uygulanır. Yargılamada tarafların İş bölümü kurallarınca uzmanlaşmış dairede haklarını aramaları hem haklarıdır, hem de yasal gerekliliktir. Aksine Kabul Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinde yer alan Adil Yargılanma Hakkının İhlalidir.

Yargıtay Ceza daireleri başkanlar kurulunun verdiği karar uyuşmazlık konusu bakımından kesindir. Ancak 2797 sayılı Yargıtay Kanunun değişik 14. maddesine açıkça aykırıdır. Kesin olarak verilen bu karara uyulması, Kanun emrinin uygulanmasını öteleyemez.” düşüncesiyle karşı oy kullanmışlardır.

SONUÇ:

Açıklanan nedenlerle;

1- Yargıtay 15. Ceza Dairesinin 14.10.2014 gün ve 2170-16299 sayılı görevsizlik kararının KALDIRILMASINA,

2- Dosyanın Yargıtay 15. Ceza Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 05.02.2015 günü oyçokluğuyla karar verildi.