Yargıtay Kararı Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu 2014/462 E. 2015/82 K. 05.02.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu
ESAS NO : 2014/462
KARAR NO : 2015/82
KARAR TARİHİ : 05.02.2015

Görevsizlik Kararı veren
Yargıtay Daireleri : 15 ve 11. Ceza Daireleri
Mahkemesi : . Asliye Ceza

Sanıklar hakkında bedelsiz senedi kullanma ve resmi belgede sahtecilik suçlarından açılan kamu davasının yapılan yargılaması sonucunda, …. Asliye Ceza Mahkemesince 15.05.2012 gün ve 441-367 sayı ile; sanıklar …. ve ….beraatına, sanık…. ise aynı suçlardan mahkumiyetine karar verilmiştir.
Hükmün sanık….ve katılan vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 15. Ceza Dairesince;“ Mahkumiyet kararındaki nitelendirme ve Yargıtay Kanunu’nun değişik 14. maddesi gereğince temyiz incelemesi Yüksek 11. Ceza Dairesi’nin görevi dahilinde olduğu”,
Dosyanın gönderildiği Yargıtay 11. Ceza Dairesince; “İddianamede sanıkların bankanın maddi varlığı olan çekin keşide tarihi üzerinde tahrifat yaparak katılandan icra yoluyla tahsil ettikleri iddiası ile 5237 sayılı TCK’nun 158/1-d-f ve 204/1. maddelerinde öngörülen ‘nitelikli dolandırıcılık’ ve ‘resmi belgede sahtecilik’ suçları tavsif edilerek dava açılmıştır.
Bu itibarla, tebliğname tarihine, iddianamedeki tavsife, temyizin kapsamına ve Yargıtay Kanunu’nun 14. maddesine göre temyiz inceleme görevinin Yüksek 15. Ceza Dairesi’ne ait olduğu” gerekçeleriyle karşılıklı görevsizlik kararları verilmiştir.
Oluşan olumsuz görev uyuşmazlığının çözümü için Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.

TÜRK MİLLETİ ADINA
CEZA DAİRELERİ BAŞKANLAR KURULU KARARI
Yargıtay 15. ve 11. Ceza Daireleri arasında oluşan ve çözümlenmesi gereken uyuşmazlık, hükmün temyiz incelemesinin hangi Özel Dairece yapılması gerektiğinin belirlenmesine ilişkindir.
Yargıtay Kanununun Ceza Dairelerinin görevini düzenleyen 14/3. maddesinin a bendi; “Daireler arasındaki işbölümünün belirlenmesinde dava açılan belgedeki nitelendirme esas alınır. Açıklama ile sevk maddelerinin uyumsuz olduğu durumlarda açıklamaya itibar edilir” şeklinde iken, 28.06.2014 gün ve 29044 sayılı Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 31. maddesiyle; “Daireler arasındaki iş bölümünün belirlenmesinde mahkeme kararındaki nitelendirme, mahkûmiyet dışındaki kararlarda ise iddianame veya iddianame yerine geçen belgedeki nitelendirme esas alınır” şeklinde değiştirilmiştir.
Yargıtay Kanununa 6545 sayılı Kanunun 37. maddesi ile eklenen Geçici 13. maddenin 5. fıkrasında; “Yargıtay Büyük Genel Kurulunun iş bölümünün onaylanmasına ilişkin kararı uygulanmaya başlayıncaya kadar bu kanunla yapılan değişiklikten önceki iş bölümüne ilişkin hükümler uygulanmaya devam olunur” düzenlemesi yapılmış, madde gerekçesinde; “Yargıtay Büyük Genel Kurulunun işbölümünün onaylanmasına ilişkin kararı yayımlanıp yürürlüğe girinceye kadar bu kanunla yapılan değişiklikten önceki işbölümüne ilişkin hükümler uygulanmaya devam olunacaktır” açıklamasına yer verilmiştir.
02.12.2014 gün ve 6572 sayılı Kanunun 27. maddesiyle eklenen Geçici 14. madde uyarınca da;
“Yeni oluşan Birinci Başkanlık Kurulu iş durumunu dikkate alarak daireler arasındaki iş bölümünü yeniden belirler ve buna ilişkin karar derhâl Resmî Gazete’de yayımlanır. Bu karar, yayım tarihinden itibaren on gün sonra uygulanmaya başlanır. …
Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun iş bölümü kararı uygulanmaya başlayıncaya kadar bu kanunla yapılan değişiklikten önceki iş bölümüne ilişkin hükümler uygulanmaya devam olunur.”
Bu maddeye dayanılarak Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunca hazırlanıp 22.01.2015 gün ve 29244 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak 02.02.2015 tarihinde yürürlüğe giren 19.01.2015 gün ve 8 sayılı işbölümü kararırır “Ceza Daireleri İşbölümü Ortak Hükümler” başlıklı bölümünde;
“Daireler arasındaki işbölümünün belirlenmesinde 28.06.2014 tarihinden önce düzenlenen tebliğnameler bakımından iddianame veya iddianame yerine geçen belgedeki nitelendirmeye göre görevli daire belirlenir. Bu tarihten sonra düzenlenen tebliğnameler bakımından ise mahkeme kararındaki nitelendirme, mahkûmiyet dışındaki kararlarda da iddianame veya iddianame yerine geçen belgedeki nitelendirme esas alınır” düzenlemeleri hüküm altına alınmıştır.
İncelenen dosya kapsamından;
Sanıklar hakkında düzenlenen iddianamede sevk maddesi olarak 5237 sayılı TCK’nun 156 ve 204/1. maddeleri gösterilmiş ise de eylemin; “..müşteki Bülent’in şüphelilerden Ergün’den 2006 yılı içerisinde bardak üretiminde kullanılmak üzere bardak ambalaj kartonu satın aldığı ve karşılığında şüpheli Ergün’e Türkiye İş Bankası Mardin Şubesinin muhatap olduğu 3067920 çek nolu 20.08.2006 keşide tarihli çeki verdiği, şüpheli Ergün’ün daha sonra çeki hukuki ilişkiye girdiği tanık İsa Ağca’ya verdiği, müşteki Bülent’in daha sonra çek bedelini tanık İsa’ya ödemesi üzerine İsa’nın çeki şüpheli Ergün’e iade ettiği, şüpheli Ergün’ün de çek bedelinin ödendiğini bilmesine rağmen arkadaşı olan şüpheli Alparslan ile anlaşarak çek bedelini yeniden tahsil etmeye karar verdikleri ve bunun için çekteki keşide tarihi olan 20.08.2006 tarihini 20.10.2006 olarak değiştirdikleri, daha sonra çeki kullanması için şüpheli Alparslan’a verdiği, şüpheli Alparslan’ın daha sonra yine tanıdığı olan ve okuma yazması olmadığını bildiği şüpheli Yaşar’a 300 tl karşılığında anlaşarak çeki Yaşar’a ciro ettiği ve daha sonra icra takip masraflarınıda Yaşar’a vererek Yaşar’ın müşteki aleyhinde Gaziantep 5. İcra Müdürlüğünün 2007/1748 esas sayılı takip dosyası üzerinde takip talebinde bulunduğu ve Gaziantep 5. İcra Müdürlüğünün talimatı doğrultusunda Mardin İcra Müdürlüğünün 2007/135 talimat sayılı takip dosyası üzerinde müşteki aleyhine haciz işleminin yapılması üzerine müştekinin çek bedelini yeniden ödediği…” şeklinde anlatılarak nitelikli dolandırıcılık ve resmi evrakta sahtecilik suçlarından kamu davası açıldığı anlaşılmaktadır.
2797 sayılı Yargıtay Kanununun Ceza Dairelerinin görevini düzenleyen, 6110 sayılı Kanunla değişik 14. maddesinin üçüncü fıkrasının tebliğname ve Özel Dairelerce verilen görevsizlik karar tarihleri itibarıyla yürürlükte bulunan (a) bendinde; “Daireler arasındaki iş bölümünün belirlenmesinde dava açılan belgedeki nitelendirme esas alınır. Açıklama ile sevk maddelerinin uyumsuz olduğu durumlarda açıklamaya itibar edilir,” (b) bendinde; “Çeşitli suçlara ait davalarda suçların en ağırını incelemeye yetkili olan daire görevlidir” hükmüne yer verilmiştir.
Temyiz incelemesine konu olan suçlardan iddianamede anlatılan ve sevk maddeleri gösterilen nitelikli dolandırıcılık suçunun yaptırımı 5237 sayılı TCK’nun 158/1. maddesinde iki yıldan yedi yıla kadar hapis ve 5000 güne kadar adli para cezası; resmi evrakta sahtecilik suçunun yaptırımı ise aynı kanunun 204/1. maddesinde iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası olup, nitelikli dolandırıclık suçunun müeyyidesi, resmi evrakta sahtecilik suçundan fazla olduğundan, hükmü temyizen inceleme görevi, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 6110 sayılı Kanunla değişik 14. maddesine dayalı olarak hazırlanan işbölümü kararı uyarınca nitelikli dolandırıcılık suçunu temyizen incelemekle görevli Yargıtay 15. Ceza Dairesine aittir.
Bu itibarla, Yargıtay 11. Ceza Dairesinin görevsizlik kararı isabetli olduğundan, Yargıtay 15. Ceza Dairesinin görevsizlik kararının kaldırılmasına ve dosyanın temyiz incelemesi yapılmak üzere Yargıtay 15. Ceza Dairesine gönderilmesine karar verilmelidir.
Çoğunluk görüşüne katılmayan Kurul Üyeleri H. Erol, Ş.Aktı, M.Öztürk; “Yargıtay Dairelerinin Görevleri 2797 sayılı Yargıtay Kanunun 14. maddesinde belirlenmiştir. Bu madde; 28.6.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı, Türk Ceza Kanunu İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 31. maddesiyle değişikliğe uğramış olup, yeni metin Ceza Daireleri için :’
‘a) Daireler arasındaki iş bölümünün belirlenmesinde mahkeme kararındaki nitelendirme, mahkûmiyet dışındaki kararlarda ise iddianamede veya iddianame yerine geçen belgedeki nitelendirme esas alınır’ Şeklinde düzeltilmiştir.
Değişiklik yapan kanunun 104. maddesi ‘Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer’ hükmünü amirdir.
Kanun 28.6.2014 tarihinde yürürlüğe girmiştir. İleriye doğru derhal uygulanmak zorunluluğu oluşmuştur.
Göreve ilişkin kurallar Kamu Düzeniyle ilgili Ceza Muhakeme Kuralları olduğundan, görev konusundaki değişiklikler derhal uygulanır. Yargılamada tarafların İş bölümü kurallarınca uzmanlaşmış dairede haklarını aramaları hem haklarıdır, hem de yasal gerekliliktir. Aksine Kabul Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinde yer alan Adil Yargılanma Hakkının İhlalidir.
Yargıtay Ceza daireleri başkanlar kurulunun verdiği karar uyuşmazlık konusu bakımından kesindir. Ancak 2797 sayılı Yargıtay Kanunun değişik 14. maddesine açıkça aykırıdır. Kesin olarak verilen bu karara uyulması, Kanun emrinin uygulanmasını öteleyemez” düşüncesiyle karşıoy kullanmışlardır.
SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle,
1- Yargıtay 15. Ceza Dairesinin 14.10.2014 gün ve 21508–16408 sayılı görevsizlik kararının KALDIRILMASINA,
2- Dosyanın, temyiz incelemesi yapılması için Yargıtay 15. Ceza Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 05.02.2015 günü oyçokluğuyla karar verildi.