Yargıtay Kararı Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu 2014/266 E. 2014/302 K. 13.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu
ESAS NO : 2014/266
KARAR NO : 2014/302
KARAR TARİHİ : 13.11.2014

Görevsizlik Kararı Veren
Yargıtay Daireleri : 3 ve 4. Ceza Daireleri
Mahkemesi :Asliye Ceza
Günü : 02.12.2010
Sayısı : 900-595

Denizli Cumhuriyet Başsavcılığınca sanık …’un kasten yaralama, silahla tehdit, hakaret ve mala zarar verme suçlarından TCK’nun 86/2, 106/2, 125/1, 43, 151; sanık …’in hakaret ve mala zarar verme suçlarından aynı kanunun 125/1 ve 151. maddeleri uyarınca cezalandırılmaları istemiyle açılan kamu davasının yapılan yargılaması neticesinde, Denizli 6. Asliye Ceza Mahkemesince 02.12.2010 gün ve 900-595 sayı ile;
Sanık …’un silahla tehdit suçundan beraatına, hakaret suçundan ceza verilmesine yer olmadığına, mala zarar verme suçundan TCK’nun 151/1, 29/1, 62/1 ve 51/1. maddeleri uyarınca bir ay yirmi gün hapis, kasten yaralama suçundan aynı kanunun 86/1-3, 87/1, 29/1, 62/1 ve 51/1. maddeleri gereğince bir yıl üç ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve ertelemeye,
Sanık … hakkında hakaret suçundan ceza verilmesine yer olmadığına, mala zarar verme suçundan TCK’nun 151/1, 29/1, 62/1 ve 51/1. maddeleri uyarınca bir ay yirmi gün hapis cezası ile cezalandırılmasına ve ertelemeye karar verilmiştir.
Sanıklar müdafilerinin temyizleri üzerine Yargıtay 3. Ceza Dairesince 14.03.2013 gün ve 5426-10412 sayı ile;
“Eylemin iddianamede belirlenen niteliğine, uygulaması öngörülen yasa maddelerine, mahkemece kurulan hükme göre, temyiz inceleme görevinin 4. Ceza Dairesine ait olduğu,”
Yargıtay 4. Ceza Dairesince de 26.09.2013 gün ve 13403-23784 sayı ile;
“Sanık … hakkında iddianamede açıklanan yüzde sabit iz bırakacak şekilde yaralama eylemine ilişkin cezanın, TCK’nın 87/1-son cümlesi gereğince, ‘beş yıldan az olamaz’ şeklinde düzenlenmesi karşısında; Yargıtay Yasasının 14. maddesine, Yargıtay Büyük Genel Kurulu kararına, temyizin kapsamına göre işin incelenmesinin Yüksek 3. Ceza Dairesinin görevine girdiği,”
Gerekçesiyle karşılıklı görevsizlik kararları verilmiştir.
Oluşan olumsuz görev uyuşmazlığının çözülmesi için Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu tarafından değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.
TÜRK MİLLETİ ADINA
CEZA DAİRELERİ BAŞKANLAR KURULU KARARI
Yargıtay 3 ve 4. Ceza Daireleri arasında oluşan ve çözülmesi gereken uyuşmazlık, kasten yaralama, silahla tehdit, hakaret, mala zarar verme suçlarından açılan kamu davasının yapılan yargılaması neticesinde verilen hükümlerin temyiz incelemesinin hangi Özel Dairece yapılması gerektiğinin belirlenmesine ilişkindir.
İncelenen dosya kapsamından;
Denizli Cumhuriyet Başsavcılığınca sanıklar hakkında düzenlenen iddianamede suç adlarının kasten yaralama, silahla tehdit, hakaret ve mala zarar verme; sevk maddelerinin de TCK’nun 86/1, 106/2, 125/1, 125/4, 151/1. maddeleri olarak gösterilip, fiilin; “şüphelilerin kullandıkları araçlarla seyir halinde iken trafik meselesi yüzünden aralarında çıkan tartışma sırasında birbirlerine karşı el kol hareketi yaparak hakaret ettikleri, bunun üzerine şüpheli İsmail’in motosiklet ile diğer şüphelinin aracını takip edip durduğu ışıkta yanına yaklaştığı, Abdullah’ın elde edilemeyen bıçağı gösterip, ‘gel pezevenk’ diyerek tehdit ve hakaret ettiği, İsmail’in, Abdullah’ın aracına tekme atarak dikiz aynasını kırıp hareket ettiği ve arkasından Abdullah’ın, İsmail’in aracına arka kısmından kasten çarpmak suretiyle devirdiği, şüpheli İsmail’in basit tıbbi müdahale ile giderilemeyecek şekilde yaralandığı ve motosikletin zarar gördüğü” şeklinde anlatıldığı anlaşılmaktadır.
2797 sayılı Yargıtay Kanununun Ceza Dairelerinin görevini düzenleyen 6110 sayılı Kanunla değişik 14. maddesinin üçüncü fıkrasının (a) bendinin tebliğname tarihinde yürürlükte bulunan hali; “Daireler arasındaki işbölümünün belirlenmesinde dava açılan belgedeki nitelendirme esas alınır. Açıklama ile sevk maddelerinin uyumsuz olduğu durumlarda, açıklamaya itibar edilir” şeklinde iken, 28.06.2014 gün ve 29044 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 31. maddesi ile; “Daireler arasındaki iş bölümünün belirlenmesinde mahkeme kararındaki nitelendirme, mahkumiyet dışındaki kararlarda ise iddianame veya iddianame yerine geçen belgedeki nitelendirme esas alınır” şeklinde değiştirilmiş,
2797 sayılı Yargıtay Kanununa 6545 sayılı Kanunun 37. maddesi ile eklenen geçici 13. maddenin beşinci fıkrasında; “Yargıtay Büyük Genel Kurulunun iş bölümünün onaylanmasına ilişkin kararı uygulanmaya başlayıncaya kadar bu Kanunla yapılan değişiklikten önceki iş bölümüne ilişkin hükümler uygulanmaya devam olunur” düzenlemesi yapılmış, madde gerekçesinde; “Yargıtay Büyük Genel Kurulunun işbölümünün onaylanmasına ilişkin kararı Resmi Gazetede yayımlanıp yürürlüğe girinceye kadar bu Kanunla yapılan değişiklikten önceki işbölümüne ilişkin hükümler uygulanmaya devam olunacaktır” açıklamasına yer verilmiştir.
6545 sayılı Kanunun 37. maddesi ile 2797 sayılı Yargıtay Kanununa eklenen geçici 13. madde uyarınca Birinci Başkanlık Kurulu tarafından hazırlanıp Yargıtay Büyük Genel Kurulunca onaylanarak 20.07.2014 gün ve 29066 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak 31.07.2014 tarihinde yürürlüğe giren 17.07.2014 gün ve 2014/2 sayılı Yargıtay Büyük Genel Kurulu Kararının “Ceza Daireleri İşbölümü Ortak Hükümler” başlıklı bölümünün 1, 2 ve 3. maddelerinde;
“1- Bu iş bölümündeki düzenlemeler, yürürlüğe girdiği tarih itibariyle geçerlidir.
2- İş bölümünün yürürlüğe girdiği tarih itibariyle düzenlenen tebliğnameler, iş bölümündeki düzenlemeler esas alınarak görevli Ceza Dairesine gönderilir.
3- Ceza Daireleri yürürlük tarihinden önce esasına kayıtlı bulunan işleri kendisi sonuçlandırır” düzenlemeleri hüküm altına alınmıştır.
Diğer taraftan, Yargıtay Daireleri arasındaki görev ilişkisi adli yargı ilk derece mahkemeleri arasında varolan ve kamu düzenine ilişkin bulunan görev ilişkisi niteliğinde olmayıp, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 6545 sayılı Kanunla değişik 14. maddesinde yer alan “Hukuk daireleri ile ceza daireleri kendi aralarında işbölümü esasına göre çalışır” şeklindeki düzenlemeden de açıkça anlaşılacağı üzere idari nitelikte bir işbölümü ilişkisidir. Dairelerin bakacağı işler, işbölümü ilişkisine ait ilkeler ile işbölümündeki düzenlemelerin hangi tarihten itibaren geçerli olacağını belirlemek 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14. maddesinin verdiği yetkiye dayanarak Yargıtay Büyük Genel Kuruluna aittir.
2797 sayılı Yargıtay Kanununa 6545 sayılı Kanunun 37. maddesi ile eklenen geçici 13. madde uyarınca Yargıtay Büyük Genel Kurulunca kabul edilen işbölümü kararının “Ceza Daireleri İşbölümü Ortak Hükümler” başlıklı bölümünün 1. maddesinin “Bu işbölümündeki düzenlemeler, yürürlüğe girdiği tarih itibariyle geçerlidir” şeklindeki açık düzenlemesi ve işbölümünün 31.07.2014 tarihi itibariyle yürürlüğe girmiş olması da göz önüne alındığında, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun Ceza Dairelerin görevlerini düzenleyen 14. maddesinin üçüncü fıkrasının (a) bendinde 6545 sayılı Kanunla yapılan değişikliğin 27.01.2012 olan tebliğname tarihi itibariyle uygulanmasının mümkün olmadığından uyuşmazlığın tebliğname tarihinde yürürlükte olan işbölümüne ilişkin hükümler uyarınca çözülmesi gerekmektedir.
Buna göre;
2797 sayılı Yargıtay Kanununun Ceza Dairelerinin görevlerini düzenleyen 6110 sayılı Kanunla değişik 14. maddesinin üçüncü fıkrasının (a) bendinde; “Daireler arasındaki iş bölümünün belirlenmesinde dava açılan belgedeki nitelendirme esas alınır. Açıklama ile sevk maddelerinin uyumsuz olduğu durumlarda açıklamaya itibar edilir,” (b) bendinde; “Çeşitli suçlara ait davalarda suçların en ağırını incelemeye yetkili olan daire görevlidir” hükmüne yer verilmiştir.
Yargıtay Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu uygulamalarına göre çeşitli suçlara ilişkin açılan davalardan en ağırı saptanırken, hapis cezasının üst sınırı fazla olan suça ilişkin dava daha ağır olarak kabul edilmeli, üst sınırlarının eşit olması halinde bu kez alt sınırı daha fazla hapsi gerektiren suça ilişkin davanın daha ağır olduğu sonucuna varılmalıdır.
İncelenen dosya kapsamından;
Sanıklar hakkında kasten yaralama, tehdit, hakaret ve mala zarar verme suçlarından kamu davası açıldığı, yerel mahkemece hakaret suçunun karşılıklı işlendiği gerekçesiyle her iki sanık hakkında ceza verilmesine yer olmadığına, …’un tehdit suçundan beraatına, mala zarar verme suçundan TCK’nun 151, 29, 62 ve 51. maddeleri uyarınca bir ay yirmi gün hapis, kasten yaralama suçundan aynı kanunun 86/1, 86/3-e, 87/1-c, 29, 62 ve 51. maddeleri gereği bir yıl üç ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve ertelemeye; sanık …’in mala zarar verme suçundan aynı kanunun 151, 29, 62 ve 51. maddeleri gereğince bir ay yirmi gün hapis cezasıyla cezalandırılmasına ve ertelemeye karar verildiği ve hükmün sanıklar müdafileri tarafından temyiz edildiği anlaşılmaktadır.
Tebliğname tarihi itibarıyla ceza dairelerinin görevlerinin belirlenmesinde göz önünde bulundurulması gereken iddianamede anlatılıp, sevk maddeleri de gösterilen kasten yaralama suçunun yaptırımı TCK’nun 86/1. maddesinde bir yıldan üç yıla kadar hapis, hakaret suçunun cezası aynı kanunun 125. maddesinde üç aydan iki yıla kadar hapis veya adlî para cezası, mala zarar verme suçunun müeyyidesi 151/1. maddesinde dört aydan üç yıla kadar hapis ya da adlî para cezası, silahla tehdit suçunun cezası 106/2. maddesinde iki yıldan beş yıla kadar hapis olup, bu ceza kasten yaralama, mala zarar verme ve hakaret suçlarının cezasından daha ağır olduğundan, hükmü temyizen inceleme görevi, Yargıtay Kanunun 14. maddesine dayalı olarak hazırlanan işbölümü uyarınca tehdit suçlarını incelemekle görevli Yargıtay 4. Ceza Dairesine aittir.
Bu itibarla, Yargıtay 3. Ceza Dairesi tarafından verilen görevsizlik kararı isabetli olup, yargılama konusu suçlarla ilgili temyiz incelemesinin Yargıtay 4. Ceza Dairesince yapılması gerektiğinden, 4. Ceza Dairesi görevsizlik kararının kaldırılmasına, dosyanın anılan Daireye gönderilmesine karar verilmelidir.
Çoğunluk görüşüne katılmayan Kurul Üyesi …:
“Yargıtay Dairelerinin Görevleri 2797 sayılı Yargıtay Kanunun 14. maddesinde belirlenmiştir. Bu madde; 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Türk Ceza Kanunu İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 31. maddesiyle değişikliğe uğramış olup, yeni metin Ceza Daireleri için;
‘a) Daireler arasındaki iş bölümünün belirlenmesinde mahkeme kararındaki nitelendirme, mahkûmiyet dışındaki kararlarda ise iddianamede veya iddianame yerine geçen belgedeki nitelendirme esas alınır’ şeklinde düzeltilmiştir.
Değişiklik yapan kanunun 104. maddesi ‘Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer’ hükmünü amirdir.
Kanun 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe girmiştir. İleriye doğru derhal uygulanmak zorunluluğu oluşmuştur.
Yargıtay Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu 15.07.2014 tarih ve 236-272 sayılı kararında, ‘2797 sayılı Yargıtay Kanununa 6545 sayılı Kanunun 37. maddesi ile eklenen Geçici 13. maddesinin beşinci fıkrasının; ‘Yargıtay Büyük Genel Kurulunun iş bölümünün onaylanmasına ilişkin kararı uygulanmaya başlayıncaya kadar bu Kanunla yapılan değişiklikten önceki iş bölümüne ilişkin hükümler uygulanmaya devam olunur’ şeklindeki açık düzenlemesi ve madde gerekçesi de göz önünde bulundurulduğunda, Yargıtay Büyük Genel Kurulunca 6545 sayılı Kanun uyarınca yapılması öngörülen işbölümü düzenlemesi inceleme tarihi itibariyle henüz hazırlanıp uygulamaya başlanılmadığından, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun Ceza Dairelerin görevlerini düzenleyen 14. maddesinin üçüncü fıkrasının (a) bendinde 6545 sayılı Kanunla yapılan değişikliğin inceleme tarihi itibariyle uygulanmasının mümkün olmadığı sonucuna oybirliğiyle ulaşılarak, uyuşmazlığın mevcut işbölümüne ilişkin hükümler uyarınca çözümüne geçilmiştir’ denilmektedir.
İş bölümünde hiç bir değişiklik yapılmamış ve buna ilişkin Yargıtay Büyük Genel Kurulunun iş bölümünün onaylanmasına ilişkin kararı yazılmış ve uygulanmaya başlanmıştır.
Kaldı ki iş bölümünde değişiklik yapılmış olsaydı bile, bu hal 2797 sayılı Yargıtay Kanunun değişik 14. maddesinin derhal uygulamasına engel olmayacak sadece dosyanın gideceği ceza dairesinin numarasını tespit edecek ve dosya belirlenen ceza dairesine kanun gereği derhal gönderilecekti.
2797 sayılı Yargıtay Kanununa 6545 sayılı Kanunun 37. maddesi ile eklenen Geçici 13. maddesinin beşinci ve altıncı fıkraları;
‘Yargıtay Büyük Genel Kurulunun iş bölümünün onaylanmasına ilişkin kararı uygulanmaya başlayıncaya kadar bu Kanunla yapılan değişiklikten önceki iş bölümüne ilişkin hükümler uygulanmaya devam olunur.
Daha önce başka dairelerde görülmekte olup da dairesi değiştirilen dava dosyaları mevcut hâlleriyle ilgili daireye gönderilir’ şeklindedir.
Göreve ilişkin kurallar kamu düzeniyle ilgili ceza muhakeme kuralları olduğundan, görev konusundaki değişiklikler derhal uygulanır. Yargılamada tarafların iş bölümü kurallarınca uzmanlaşmış dairede haklarını aramaları hem haklarıdır, hem de yasal gerekliliktir. Aksine kabul, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinde yer alan adil yargılanma hakkının İhlalidir.
Yargıtay Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunun verdiği kararlar, o karar yönünden kesindir. Yukarıda tarihi ve sayısı verilen karar, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun değişik 14. maddesine açıkça aykırıdır. Kesin olarak verilen yukarıdaki karara uyulması, kanun emrinin uygulanmasını öteleyemez. Bu kararda yer alan ‘işbölümü düzenlemesi inceleme tarihi itibariyle henüz hazırlanıp uygulamaya başlanılmadığından 2797 sayılı Yargıtay Kanununun Ceza Dairelerin görevlerini düzenleyen 14. maddesinin üçüncü fıkrasının (a) bendinde 6545 sayılı Kanunla yapılan değişikliğin inceleme tarihi itibariyle uygulanmasının mümkün olmadığı sonucuna ulaşılmıştır’ kabulünün Yargıtay Büyük Genel Kurulunun iş bölümünün onaylanmasına ilişkin kararı yazılmış ve uygulanmaya başlanması nedeniyle ısrar edilemeyeceği” düşüncesiyle karşı oy kullanmıştır.
SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle;
1- Yargıtay 4. Ceza Dairesinin 26.09.2013 gün ve 13403-23784 sayılı görevsizlik kararının KALDIRILMASINA,
2- Dosyanın Yargıtay 4. Ceza Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 13.11.2014 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.