Yargıtay Kararı Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu 2014/219 E. 2014/255 K. 15.07.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu
ESAS NO : 2014/219
KARAR NO : 2014/255
KARAR TARİHİ : 15.07.2014

Görevsizlik Kararı veren
Yargıtay Daireleri : 6 ve 15. Ceza Daireleri
Mahkemesi : BURSA 2. Çocuk
Günü : 03.02.2011
Sayısı : 150-46

Bursa Cumhuriyet Başsavcılığının 08.03.2010 gün ve 70-301 sayılı iddianamesi ile; sanık … hakkında hırsızlık ve işyeri dokunulmazlığının ihlali suçlarından 5237 sayılı TCK’nun 142/1-a, 35/2, 116/2 ve 31/3. maddeleri uyarınca cezalandırılması talebiyle açılan kamu davasının yapılan yargılaması sonucunda, Bursa 2. Çocuk Mahkemesince 03.02.2011 gün ve 150-46 sayı ile; sanığın hırsızlık suçundan anılan kanunun 142/1-a, 35/2, 31/3, 62 ve 50. maddeleri uyarınca 5.000 Lira, işyeri dokunulmazlığının ihlali suçundan aynı kanunun 116/2, 31/3, 62 ve 52. maddeleri uyarınca 2.660 Lira, kamu malına zarar verme suçundan ise aynı kanunun 152/1-a, 31/3, 62 ve 50. maddeleri uyarınca 5.000 Lira adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.
Hükmün sanık müdafii tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 6. Ceza Dairesince 03.06.2013 gün ve 7632-13121 sayı ile;
“İddianamedeki nitelendirmeye, sevk maddelerine, temyizin kapsamına ve Yargıtay Kanununun 14. maddesine göre, işin incelenmesinin Yargıtay 15. Ceza Dairesi’nin görevine girdiği”,
Dosyanın gönderildiği Yargıtay 15. Ceza Dairesince 17.06.2014 gün ve 20941-12178 sayı ile;
“…Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 24.03.1998 gün, 50/105, 01.06.1999 gün, 137/146, 10.10.2000 gün, 175/193, 23.10.2001 gün, 226/227 ve 30.05.2006 gün 173/145 sayılı kararlarında ve benzer nitelikteki içtihatlarında açıklandığı üzere; 5271 sayılı CMK’nın 225. maddesi uyarınca hükmün konusu, duruşmanın neticesine göre iddianamede gösterilen fiilden ibaret olup, bir olayın açıklanması sırasında başka bir fiilden bahsedilmesi o konuda da dava açıldığı anlamına gelmeyeceği, Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 08.03.2010 gün ve 2010/301 esas sayılı iddianamesi ile, suça sürüklenen çocuk hakkında ‘hırsızlığa teşebbüs ve iş yeri dokunulmazlığının ihlali’ suçlarını işlediği iddiasıyla kamu davası açıldığının, ‘kamu malına zarar verme’ suçundan ise açılmış dava bulunmadığının anlaşılması karşısında;
İddianamedeki sevk maddeleri ve nitelendirmeye göre, Yargıtay Kanunu’nun Değişik 14. maddesi gereğince temyiz incelemesinin Yüksek 6. Ceza Dairesinin görevi dahilinde olduğu” gerekçeleriyle karşılıklı görevsizlik kararları verilmiştir.
Oluşan olumsuz görev uyuşmazlığının çözümü için Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.
TÜRK MİLLETİ ADINA
CEZA DAİRELERİ BAŞKANLAR KURULU KARARI
Yargıtay 6. ve 15. Ceza Daireleri arasında oluşan ve çözümlenmesi gereken uyuşmazlık, hırsızlık ve işyeri dokunulmazlığının ihlali suçlarından açılan kamu davasında verilen hükmün temyiz incelemesinin hangi Özel Dairece yapılması gerektiğinin belirlenmesine ilişkindir.
Sanık hakkında düzenlenen iddianamede yargılama konusu eylemin, “…şüphelilerin 09.01.2010 tarihinde saat 16.00 sıralarında suç yerine girerek kullanılmayan depodan yaklaşık 150 kg bakır elektrik kablolarını keserek götürmek istedikleri sırada deponun güvenlik görevlisi olarak görev yapan tanık … tarafından farkedildikleri, bakır kabloları alamadan kaçmaya başlayan şüphelilerden …’ın güvenlik görevlisi tarafından yakalandığı, şüphelilerin hırsızlık eylemlerini tamamlayamadıkları, olay yerinde bırakmış oldukları bir adet demir kesme makasının ele geçirildiği..” şeklinde anlatılarak, suçların hırsızlık ve işyeri dokunulmazlığının ihlali olarak vasıflandırıldığı ve sevk maddelerinin de buna uyumlu olacak şekilde 5237 sayılı TCK’nun 142/1-a ve 116/2. maddeleri olarak gösterildiği, mala zarar verme suçundan kamu davası açılmadığı anlaşılmaktadır.
2797 sayılı Yargıtay Kanununun Ceza Dairelerinin görevini düzenleyen, 6110 sayılı Kanunla değişik 14. maddesinin üçüncü fıkrasının tebliğname ve Özel Dairelerce verilen görevsizlik karar tarihleri itibarıyla yürürlükte bulunan (a) bendinde; “Daireler arasındaki iş bölümünün belirlenmesinde dava açılan belgedeki nitelendirme esas alınır. Açıklama ile sevk maddelerinin uyumsuz olduğu durumlarda açıklamaya itibar edilir,” (b) bendinde; “Çeşitli suçlara ait davalarda suçların en ağırını incelemeye yetkili olan daire görevlidir” hükmüne yer verilmiştir.
Yargıtay Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu uygulamalarına göre çeşitli suçlara ilişkin açılan davalardan en ağırı belirlenirken, hapis cezasının üst sınırı fazla olan suça ilişkin dava daha ağır olarak kabul edilmeli, üst sınırlarının eşit olması halinde bu kez alt sınırı daha fazla hapsi gerektiren suça ilişkin davanın daha ağır olduğu sonucuna varılmalıdır.
Temyiz incelemesine konu olan suçlardan iddianamede anlatılan ve sevk maddeleri gösterilen hırsızlık suçunun yaptırımı 5237 sayılı TCK’nun 142/1-a maddesinde iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası; işyeri dokunulmazlığının ihlali suçunun yaptırımı ise aynı kanunun 116/2. maddesinde altı aydan bir yıla kadar hapis veya adli para cezası olup, hırsızlık suçunun müeyyidesi, işyeri dokunulmazlığının ihlali suçunun cezasından fazla olduğundan ve mala zarar verme suçundan açılmış bir kamu davası bulunmadığından hükmü temyizen inceleme görevi, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 6110 sayılı Kanunla değişik 14. maddesine dayalı olarak hazırlanan işbölümü kararı uyarınca hırsızlık suçunu temyizen incelemekle görevli Yargıtay 6. Ceza Dairesine aittir.
Bu itibarla, Yargıtay 15. Ceza Dairesinin görevsizlik kararı isabetli olduğundan, Yargıtay 6. Ceza Dairesinin görevsizlik kararının kaldırılmasına ve dosyanın temyiz incelemesi yapılmak üzere Yargıtay 6. Ceza Dairesine gönderilmesine karar verilmelidir.
SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle,
1- Yargıtay 6. Ceza Dairesinin 03.06.2013 gün ve 7632-13121 sayılı görevsizlik kararının KALDIRILMASINA,
2- Dosyanın, temyiz incelemesi yapılması için Yargıtay 6. Ceza Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 15.07.2014 günü oybirliğiyle karar verildi.