Yargıtay Kararı Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu 2014/172 E. 2014/208 K. 06.06.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu
ESAS NO : 2014/172
KARAR NO : 2014/208
KARAR TARİHİ : 06.06.2014

Görevsizlik Kararı veren
Yargıtay Daireleri : 15 ve 11. Ceza Daireleri
Mahkemesi :Asliye Ceza
Günü : 14.02.2008
Sayısı : 397-88

Sanıklar hakkında Mardin C. Başsavcılığının 12.05.2006 gün ve 967-458 sayılı iddianamesi ile resmi belgede sahtecilik, dolandırıcılık ve güveni kötüye kullanma suçlarından 5237 sayılı TCK’nun 204/1, 157 ve 155. maddeleri uyarınca cezalandırılmaları istemiyle açılan kamu davasının yapılan yargılaması sonucunda, Mardin 1. Asliye Ceza Mahkemesince 14.02.2008 gün ve 397-88 sayı ile;
Sanık …’in güveni kötüye kullanma suçundan 5237 sayılı TCK’nun 155/1, 50 ve 52. maddeleri uyarınca hapisten çevrilen üçbin altıyüz lira ve doğrudan hükmolunan yüz lira adli para, dolandırıcılık suçundan aynı kanunun 157/1, 50 ve 52. maddeleri uyarınca hapisten çevrilen yedibin üçyüz lira ve doğrudan hükmolunan yüz lira adli para, sanık …’in dolandırıcılık suçundan aynı kanunun 157/1, 50 ve 52. maddeleri uyarınca hapisten çevrilen yedibin üçyüz lira ve doğrudan hükmolunan yüz lira adli para, resmi belgede sahtecilik suçundan aynı kanunun 204/1 ve 43 maddeleri uyarınca ikiyıl altıay hapis cezaları ile cezalandırılmalarına karar verilmiştir.
Hükmün sanıklar müdafii tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 15. Ceza Dairesince 03.07.2012 gün ve 19472-40528 sayı ile;
“İddianamedeki sevk maddeleri ve nitelendirmeye göre, Yargıtay Kanununun Değişik 14. maddesi gereğince temyiz incelemesi Yüksek 11. Ceza Dairesinin görevi dahilinde olduğu”,
Dosyanın gönderildiği Yargıtay 11. Ceza Dairesince de 29.04.2014 gün ve 22191-8296 sayı ile;
“… iddianamede, dolandırıcılık suçunun, kiralanan aracın katılan …’a takas yolu ile satılırken kamu kurumunun maddi varlığı olan Naci Kaya’nın kimlik bilgilerine göre düzenlenmiş sahte nüfus cüzdanı kullanılarak işlendiğinin iddia olunması ve tavsifi yapılan suçun temas ettiği TCK.nun 158/1-d maddesindeki cezanın, aynı Kanunun 204/1. maddesindeki cezadan ağır olması karşısında, Yargıtay Kanununun 6110 sayılı Kanun ile değişik 14. maddesine göre temyiz inceleme görevinin Yüksek 15. Ceza Dairesine ait olduğu” gerekçeleriyle karşılıklı görevsizlik kararları verilmiştir.
Oluşan olumsuz görev uyuşmazlığının çözümü için Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.
TÜRK MİLLETİ ADINA
CEZA DAİRELERİ BAŞKANLAR KURULU KARARI
Yargıtay 15. ve 11. Ceza Daireleri arasında oluşan ve çözümlenmesi gereken uyuşmazlık, sanıkların 5237 sayılı TCK’nun 157/1, 204/1 ve 155. maddeleri uyarınca cezalandırılması istemiyle açılan kamu davasında verilen hükümlerin temyiz incelemesinin hangi Özel Dairece yapılması gerektiğinin belirlenmesine ilişkindir.
İncelenen dosya kapsamından;
Sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK’nun 157/1, 204/1 ve 155. maddeleri uyarınca cezalandırılmaları istemiyle kamu davasının açıldığı belirtilmiş ise de, iddianamede yargılama konusu eylemin, “şüpheli Mehmet’in, şikâyetçi …’e ait oto kiralama firmasından kiraladığı otomobili diğer şüpheli Seyfettin aracılığıyla şikâyetçi …’a sattığı sırada şüpheli Seyfettin’in kendisini Naci Kaya olarak tanıtıp kendi fotoğrafı yapıştırılmış olan Naci Kaya adına düzenlenmiş sahte bir nüfus cüzdanını kullandığı…” şeklinde anlatılarak, dolandırıcılık eyleminde nüfus müdürlüğünün maddi varlığı olan nüfus cüzdanı kullanıldığından, kamu kurumunun araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçundan kamu davası açıldığı, ancak suç adının basit dolandırıcılık olarak yazılıp, sevkin 5237 sayılı TCK’nun 157 maddesi olarak gösterildiği anlaşılmaktadır.
2797 sayılı Yargıtay Kanununun, 14.02.2011 gün ve 27846 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 09.02.2011 gün ve 6110 sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 8. maddesi ile değişik 14. maddesindeki:
“Ceza dairelerinde:
a) Daireler arasındaki işbölümünün belirlenmesinde dava açılan belgedeki nitelendirme esas alınır. Açıklama ile sevk maddelerinin uyumsuz olduğu durumlarda, açıklamaya itibar edilir.
b) Çeşitli suçlara ait davalarda, suçların en ağırını incelemeye yetkili olan daire görevlidir” hükmü gözetildiğinde, iddianamedeki anlatımın içeriğinden sanık hakkında kamu kurumunun araç olarak kullanılması suretiyle nitelikli dolandırıcılık suçundan 5237 sayılı TCK’nun 158/1-d maddesi uyarınca kamu davası açıldığı kabul edilmelidir.
Yargıtay Başkanlar Kurulunun istikrarlı kararlarıyla sürdürülen uygulamaya göre, çeşitli suçlara ilişkin açılan davalardan en ağırı saptanırken, hapis cezasının üst sınırı daha fazla olan suça ilişkin dava daha ağır olarak kabul edilmeli, üst sınırların eşit olması halinde bu kez alt sınırı daha fazla hapsi gerektiren suça ilişkin davanın daha ağır olduğu sonucuna varılmalıdır. Hapis cezası ile birlikte öngörülen adlî para cezaları ise, her iki suça ilişkin hapis cezalarının alt ve üst sınırlarının eşit olması halinde dikkate alınmalıdır.
Temyiz incelemesine konu suçlardan iddianamede anlatılan resmi belgede sahtecilik suçunun yaptırımı, 5237 sayılı TCY’nın 204/1. maddesinde iki yıldan beş yıla kadar hapis; kamu kurumunun araç olarak kullanılması suretiyle nitelikli dolandırıcılık suçunun cezası ise aynı kanunun 158/1-d maddesi uyarınca iki yıldan yedi yıla kadar hapis ve adli para cezasından ibaret olup, nitelikli dolandırıcılık suçu daha ağır yaptırım içermektedir.
Bu itibarla, Yargıtay 11. Ceza Dairesince verilen görevsizlik kararı isabetli olduğundan ve yargılama konusu suçlarla ilgili temyiz incelemesinin, dolandırıcılık suçundan açılan kamu davası sonucunda kurulan hükmü incelemekle görevli Yargıtay 15. Ceza Dairesince yapılması gerektiğinden, 15. Ceza Dairesi görevsizlik kararının kaldırılmasına ve dosyanın anılan Daireye gönderilmesine karar verilmelidir.
SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle;
1- Yargıtay 15. Ceza Dairesinin 03.07.2012 gün ve 19472-40528 sayılı görevsizlik kararının KALDIRILMASINA,
2- Dosyanın, Yargıtay 15. Ceza Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 06.06.2014 günü oybirliğiyle karar verildi.