Yargıtay Kararı Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu 2013/91 E. 2013/97 K. 15.07.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu
ESAS NO : 2013/91
KARAR NO : 2013/97
KARAR TARİHİ : 15.07.2013

Görevsizlik Kararı veren
Yargıtay Daireleri : 13 ve 15. Ceza Daireleri
Mahkemesi :Asliye Ceza
Günü : 27.12.2011
Sayısı : 1145-1663

Bursa C.Başsavcılığının 09.03.2006 gün ve 4347-3005 sayılı iddianamesi ile; sanık … hakkında hırsızlık suçlarından 5237 sayılı TCK’nun 142/1-a ve 53. maddeleri uyarınca cezalandırılması talebiyle açılan kamu davasının yapılan yargılaması sonucunda, Bursa 14. Ceza Mahkemesince 27.12.2011 gün ve 1145-1663 sayı ile; sanığın hırsızlık suçundan 5237 sayılı TCK’nun 142/1-a-b, 143, 35/2 ve 62. maddeleri uyarınca 8 ay 10 gün hapis, konut dokunulmazlığının ihlali suçundan aynı kanunun 116/4 ve 62. maddeleri uyarınca 1 yıl 15 gün hapis, mala zarar verme suçundan ise aynı kanunun 152/1-a ve 62. maddeleri uyarınca 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.
Hükmün sanık tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 13. Ceza Dairesince 24.09.2012 gün ve 9116-19533 sayı ile;
“Temyizin kapsamına, Yargıtay Kanununun 14. maddesine ve Yargıtay Büyük Genel Kurulu’nun 09.02.2012 gün ve 2012/1 sayılı kararına göre, işin incelenmesinin Yüksek 15. Ceza Dairesinin görevine girdiği”,
Dosyanın gönderildiği Yargıtay 15. Ceza Dairesince de 12.02.2013 gün ve 15947-2556 sayı ile;
“İddianamedeki sevk maddeleri ve nitelendirmeye, Yargıtay Kanununun Değişik 14. maddesine göre, hırsızlık suçunun temyiz incelemesinin Yüksek 13. Ceza Dairesinin görevine dahil olduğu” gerekçesiyle karşılıklı görevsizlik kararları verilmiştir.
Oluşan olumsuz görev uyuşmazlığının çözümü için Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.
TÜRK MİLLETİ ADINA
CEZA DAİRELERİ BAŞKANLAR KURULU KARARI
Yargıtay 13. ve 15. Ceza Daireleri arasında oluşan ve çözümlenmesi gereken uyuşmazlık, Bursa C.Başsavcılığınca hırsızlık olarak nitelendirilerek açılan kamu davasının yapılan yargılaması sonucunda yerel mahkemece sanığın eylemlerinin hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçlarını oluşturduğu kabul edilerek kurulan hükümlerin temyiz incelemesinin hangi Özel Dairece yapılması gerektiğinin belirlenmesine ilişkindir.
İncelenen dosya içeriğinden;
Bursa Cumhuriyet Başsavcılığının 09.03.2006 gün ve 4347-3005 sayılı iddianamesinde; “07.10.2005 günü suç adresinde bulunan Şehit Polis Bülent Aslan İlköğretim Okuluna pencere camının kırılarak girildiği ve memur odasındaki 80 YTL’nin çalındığı, ayrıca içerideki çelik kasanın okulun iç kısmına kadar çıkarıldığı, kasanın açılamadan olay mahallinde terk edilerek suç faillerinin kaçması üzerine kasa üzerinden alınan parmak izlerinin mukayesesi sonucu düzenlenen raporlarda emniyette çeşitli suçlar sebebiyle suç kaydı bulunan şüpheli … ile … isimli kişilerin parmak izlerinin tespit edildiği, …’ın yaşının küçük olması sebebiyle bu kişi hakkında ayrıca yasal işlem yapıldığı…” şeklindeki anlatıma yer verilerek, sanık hakkında TCK’nun 142/1-a maddesinin uygulanması istemiyle kamu davası açıldığı, yerel mahkemece sanığın eylemlerinin hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçlarını oluşturduğu kabul edilerek 5237 sayılı TCK’nun 142/1-a-b, 143, 35/2 ve 62. maddeleri uyarınca 8 ay 10 gün, 116/4 ve 62. maddeleri uyarınca 1 yıl 15 gün, 152/1-a ve 62. maddeleri uyarınca 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır.
2797 sayılı Yargıtay Kanununun 6110 sayılı Kanunla değişik 14. maddesinde:
“Ceza dairelerinde:
a) Daireler arasındaki işbölümünün belirlenmesinde dava açılan belgedeki nitelendirme esas alınır. Açıklama ile sevk maddelerinin uyumsuz olduğu durumlarda, açıklamaya itibar edilir.
b) Çeşitli suçlara ait davalarda, suçların en ağırını incelemeye yetkili olan daire görevlidir” hükmü yer almaktadır.
Yargıtay Başkanlar Kurulunun istikrarlı kararlarıyla sürdürülen uygulamaya göre, çeşitli suçlara ilişkin açılan davalardan en ağırı saptanırken, suçun temel şekline göre hapis cezasının üst sınırı daha fazla olan suça ilişkin dava daha ağır olarak kabul edilmeli, üst sınırların eşit olması halinde bu kez alt sınırı daha fazla hapsi gerektiren suça ilişkin davanın daha ağır olduğu sonucuna varılmalıdır. Hapis cezası ile birlikte öngörülen adlî para cezaları ise, her iki suça ilişkin hapis cezalarının alt ve üst sınırlarının eşit olması halinde dikkate alınmalıdır.
Sanık hakkında düzenlenen iddianamede sadece hırsızlık suçuna ilişkin sevk maddesi gösterilmiş ise de, anlatımın hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçlarını da kapsayabilecek şekilde olduğu gözönüne alındığında, bu suçlardan da kamu davasının açılıp açılmadığının temyiz incelemesi sırasında belirlenmesi gerekmektedir.
Buna göre, temyiz incelemesine konu suçlardan hırsızlık suçunun müeyyidesi, 5237 sayılı TCK’nun 142/1-a. maddesi uyarınca iki yıldan beş yıla kadar hapis; konut dokunulmazlığının ihlali suçunun müeyyidesi aynı kanunun 116/4. maddesi uyarınca bir yıldan üç yıla kadar hapis; mala zarar verme suçunun cezası ise aynı kanunun 152/1. maddesi uyarınca bir yıldan altı yıla kadar hapis cezasından ibaret olup, mala zarar verme suçuna öngörülen ceza miktarı daha ağır olduğundan,
temyiz incelemesinin, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14. maddesi uyarınca bu suça ilişkin temyiz davalarına bakmakla yetkili ve görevli olan Yargıtay 15. Ceza Dairesince yapılması gerekmektedir.
Bu itibarla, Yargıtay 13. Ceza Dairesince verilen görevsizlik kararı isabetli olduğundan, 15. Ceza Dairesi görevsizlik kararının kaldırılmasına ve dosyanın anılan Daireye gönderilmesine karar verilmelidir.
SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle,
1- Yargıtay 15. Ceza Dairesinin 12.02.2013 gün ve 15947-2556 sayılı görevsizlik kararının KALDIRILMASINA,
2- Dosyanın Yargıtay 15. Ceza Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 15.07.2013 günü oybirliğiyle karar verildi.