Yargıtay Kararı Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu 2013/70 E. 2013/76 K. 14.05.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu
ESAS NO : 2013/70
KARAR NO : 2013/76
KARAR TARİHİ : 14.05.2013

Görevsizlik Kararı Veren
Yargıtay Daireleri : 5 ve 15. Ceza Daireleri
Mahkemesi :Ağır Ceza
Günü : 14.12.2006
Sayısı : 347-698

Çatalca Cumhuriyet Başsavcılığınca sanığın güveni kötüye kullanma suçundan 765 sayılı TCK’nun 510 ve 522. maddeleri uyarınca cezalandırılması istemiyle açılan kamu davasının yapılan yargılaması sonucunda, Çatalca Asliye Ceza Mahkemesince 25.11.1999 gün ve 180-306 sayı ile; sanığın aynı kanun maddeleri uyarınca bir yıl iki ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.
Sanık müdafiinin temyizi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 11. Ceza Dairesince 12.11.2003 gün ve 11061-8071 sayı ile;
“Milli Piyango İdaresi Genel Müdürlüğü ile yaptığı sözleşme gereğince sayısal loto bayiliğine hak kazanan sanığın sözleşmenin 4/c maddesinde belirtildiği üzere topladığı oyun bedellerinin tamamının Milli Piyango İdaresine ait olduğu ve bu parayı bankada açtırılan hesaba her hafta yatırması gerektiği, Milli Piyango Teşkiline Dair Kanunun 12. maddesinde ‘piyango idaresine ait malların devlet malı sayıldığı, bunları zimmete geçirenlerin devlet malları ve paraları hakkında ika olunan suçlara mürettip cezalara tabi olduğu’nun belirlenmesi karşısında sanığın sübutu kabul edilen eyleminin temas ettiği TCK’nun 202. maddesindeki suça bakmak ve delilleri değerlendirmek görevinin üst dereceli ağır ceza mahkemesine ait bulunduğu gözetilip görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, duruşmaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması” isabetsizliğinden hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Çatalca Asliye Ceza Mahkemesince bozma ilamına uyularak 15.07.2004 gün ve 11- 237 sayı ile eylemin zimmet suçunu oluşturacağından bahisle verilen görevsizlik kararıyla dosyanın gönderildiği Bakırköy 6. Ağır Ceza Mahkemesince 14.12.2006 gün ve 347-698 sayı ile;
Sanığın 5237 sayılı TCK’nun 247/1, 43, 248/2 ve 62. maddeleri gereğince 3 yıl 5 ay 10 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, ancak ilk hükmün yalnızca sanık tarafından temyiz edilmesi ve bozma ilamında kazanılmış hakkının saklı tutulması gerektiğinin belirtilmesi karşısında ceza süresi bakımından kazanılmış hakkı saklı tutularak 1 yıl 2 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.
Bu hükmün de sanık müdafii tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 5. Ceza Dairesince 08.10.2009 gün ve 9937-11289 sayı ile;
“İddianame içeriğine, sevke, temyizin kapsamına, yargılamanın Yargıtay 11. Ceza Dairesince daha önce verilen bozma kararı doğrultusunda yürütülmüş olmasına ve Yargıtay Kanununun 14. maddesine göre temyiz incelemesi görevinin 11. Ceza Dairesine ait olduğu”,
Yargıtay 11. Ceza Dairesince 13.07.2011 gün ve 20967-8739 sayı ile; “2797 sayılı Yargıtay Kanununun 6110 sayılı Kanunla değişik 14. maddesinin son fıkrası ve 6110 sayılı Kanunun Geçici 1. maddesinin 2. fıkrası ile 02.06.2011 tarih ve 27952 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak 01.07.2011 tarihinde yürürlüğe giren Yargıtay Büyük Genel Kurulunun işbölümüne ilişkin 12.05.2011 tarih ve 2011/1 sayılı kararı” gereğince dosyanın gönderildiği Yargıtay 15. Ceza Dairesince 01.02.2012 gün ve 15707–6764 sayı ile;
“İddianamedeki sevk ve nitelendirmeye, Yargıtay Kanununun Değişik 14. maddesine göre, zimmet suçunun temyiz incelemesinin 5. Ceza Dairesinin görevine dâhil olduğu”,
Gerekçesiyle karşılıklı görevsizlik kararları verilmiştir.
Oluşan olumsuz görev uyuşmazlığının çözülmesi için Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu tarafından değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.
TÜRK MİLLETİ ADINA
CEZA DAİRELERİ BAŞKANLAR KURULU KARARI
Yargıtay 5. ve 15. Ceza Daireleri arasında oluşan ve çözülmesi gereken uyuşmazlık; 765 sayılı TCK’nun 510 ve 522. maddeleri uyarınca açılan ve sanığın fiilinin aynı kanunun 202. maddesinde düzenlenen suçu oluşturabileceğinden bahisle görevsizlik kararı verilerek dosyanın gönderildiği ağır ceza mahkemesince 5237 sayılı TCK’nun 247/1, 43/1, 248/2 ve 62. maddeleri gereğince cezalandırılmasına ilişkin hükmün temyiz incelemesinin hangi Özel Dairece yapılması gerektiğinin belirlenmesine ilişkindir.
2797 sayılı Yargıtay Kanununun 6110 sayılı Kanunla değişik 14. maddesindeki;
“Ceza dairelerinde;
a) Daireler arasındaki iş bölümünün belirlenmesinde dava açılan belgedeki nitelendirme esas alınır. Açıklama ile sevk maddelerinin uyumsuz olduğu durumlarda, açıklamaya itibar edilir” hükmü gözetildiğinde, dava açan belge niteliğindeki görevsizlik kararındaki anlatım ve gösterilen sevk maddeleri göz önüne alındığında sanık hakkında zimmet suçundan kamu davası açıldığı kabul edilmelidir.
2797 sayılı Kanunun 6110 sayılı Kanunla değişik 14. maddesine dayalı olarak Yargıtay Büyük Genel Kurulunca işbölümüne ilişkin alınan gerek 01.07.2011 tarihinde yürürlüğe giren 12.05.2011 gün ve 1, gerekse 01.03.2012 tarihinde yürürlüğe giren 09.02.2012 gün ve 1 sayılı kararları uyarınca zimmet suçunu temyizen inceleme görevi Yargıtay 5. Ceza Dairesine aittir.
Bu itibarla, Yargıtay 15. Ceza Dairesince verilen görevsizlik kararı isabetli olup, yargılama konusu suçla ilgili temyiz incelemesinin Yargıtay 5. Ceza Dairesince yapılması gerektiğinden, 5. Ceza Dairesi görevsizlik kararının kaldırılmasına, dosyanın anılan Daireye gönderilmesine karar verilmelidir.
SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle,
1- Yargıtay 5. Ceza Dairesinin 08.10.2009 gün ve 9937-11289 sayılı görevsizlik kararının KALDIRILMASINA,
2- Dosyanın temyiz incelemesi yapılabilmesi amacıyla Yargıtay 5. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 14.05.2013 günü oybirliğiyle karar verildi