Yargıtay Kararı Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu 2013/293 E. 2013/299 K. 27.12.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu
ESAS NO : 2013/293
KARAR NO : 2013/299
KARAR TARİHİ : 27.12.2013

Görevsizlik Kararı Veren
Yargıtay Daireleri : 11 ve 15. Ceza Daireleri
Mahkemesi :Asliye Ceza
Günü : 08.02.2011
Sayısı : 297-24

savcılığınca sanık …’in dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından TCK’nun 159/1, 204/1; sanık …’un ise resmi belgede sahtecilik suçundan aynı kanunun 204/1. maddesi gereği cezalandırılmaları istemiyle açılan kamu davasının yapılan yargılaması sonucunda Beypazarı Asliye Ceza Mahkemesince 08.02.2011 gün ve 297-24 sayı ile; sanık …’un beraatine, …’in hukuki bir ilişkiye dayanan alacağı tahsil amacıyla dolandırıcılık suçundan beraatına, resmi belgede sahtecilik suçundan ise TCK’nun 204, 62 ve 51. maddeleri gereği bir yıl sekiz ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve ertelemeye karar verilmiştir.
Hükmün Cumhuriyet savcısı, sanık … müdafii ve katılan vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 11. Ceza Dairesince 24.04.2013 gün ve 9428-6745 sayı ile;
“İddianamedeki tavsifin ağırlığına, temyizin kapsamına, Başkanlar Kurulu kararları ve Yargıtay Kanununun 14. maddesine göre temyiz inceleme görevinin 15. Ceza Dairesine ait olduğu”,
Dosyanın gönderildiği Yargıtay 15. Ceza Dairesince de 18.11.2013 gün ve 12615 – 17760 sayı ile;
“14.02.2011 gün ve 27846 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 6110 sayılı Kanunun 8. maddesi ile değişik 2797 sayılı Yargıtay Kanununun Ceza Dairelerinin görevlerini düzenleyen 14. maddesinin 3. fıkrasının (a) bendinde; ‘Daireler arasındaki işbölümünün belirlenmesinde dava açılan belgedeki nitelendirme esas alınır. Açıklama ile sevk maddelerinin uyumsuz olduğu durumlarda, açıklamaya itibar edilir,’ (b) bendinde de; ‘Çeşitli suçlara ait davalarda, suçların en ağırını incelemeye yetkili olan daire görevlidir’ hükmüne yer verilmiştir.
Yargıtay Başkanlar Kurulunun istikrarlı kararlarıyla sürdürülen uygulamaya göre, çeşitli suçlara ilişkin açılan davalardan en ağırı saptanırken, hapis cezasının üst sınırı daha fazla olan suça ilişkin dava daha ağır olarak kabul edilmeli, üst sınırların eşit olması halinde bu kez alt sınırı daha fazla hapsi gerektiren suça ilişkin davanın, daha ağır olduğu sonucuna varılmalıdır. Hapis cezası ile birlikte öngörülen adlî para cezaları ise, her iki suça ilişkin hapis cezalarının alt ve üst sınırlarının eşit olması halinde dikkate alınmalı, ayrıca görevli ceza dairesi belirlenirken, suçun ağırlaştırıcı nedenleri de göz önünde bulundurulmayacaktır.
İncelenen dosya içeriğine göre, Beypazarı Cumhuriyet Başsavcılığının 28.05.2009 tarih ve 295-397 sayılı iddianamesinde; şikâyetçinin satın aldığı domates fidesi karşılığında sanıklara senet, bono ve çek vermemesine rağmen sanıkların alacağını tahsil etmek amacıyla 03.05.2004 tanzim, 15.10.2004 ödeme tarihli 1.287.000.000 TL bedelli senedi düzenledikten sonra senedi dayanak göstererek Beypazarı İcra Müdürlüğünün 2006/838 sayılı dosyası üzerinden takibe geçip müştekiden yasal faizi ile birlikte 2444,60 TL parayı tahsil ettiklerinin iddia edilmesi karşısında, sanıkların tavsifi yapılan ve sevk maddesi gösterilen eylemlerinin TCK’nın 159. maddesinde özel olarak düzenlenen dolandırıcılık suçunun temel şekline göre daha az cezayı gerektiren alacağın tahsili amacıyla dolandırıcılık suçu ile resmi belgede sahtecilik suçlarını oluşturduğu gözetilerek yapılan incelemede;
Temyiz incelemesine konu suçlardan iddianamede anlatılıp, sevk maddesi gösterilen ve nitelendirmesi yapılan resmi belgede sahtecilik suçunun cezasının, suç tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan TCK’nın 204/1. maddesinde iki yıldan beş yıla kadar hapis; dolandırıcılık suçunun cezasının ise, aynı kanunun 159. maddesinde altı aydan bir yıla kadar hapis veya adli para cezası olduğu dikkate alındığında;
İddianamedeki anlatım, sevk maddeleri, nitelendirme, Yargıtay Kanununun Değişik 14. maddesi gereğince temyiz incelemesinin Yüksek 11. Ceza Dairesi’nin görevi dâhilinde olduğu”, gerekçesiyle karşılıklı görevsizlik kararları verilmiştir.
Oluşan olumsuz görev uyuşmazlığının çözülmesi için Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu tarafından değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.

TÜRK MİLLETİ ADINA
CEZA DAİRELERİ BAŞKANLAR KURULU KARARI
Yargıtay 11. ve 15. Ceza Daireleri arasında oluşan ve çözülmesi gereken uyuşmazlık; sanıkların dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından cezalandırılmaları istemiyle açılan kamu davasının yapılan yargılaması sonucu verilen hükümlerin temyiz incelemesinin hangi Özel Dairece yapılması gerektiğinin belirlenmesine ilişkindir.
2797 sayılı Yargıtay Kanununun Ceza Dairelerinin görevini düzenleyen 6110 sayılı Kanunla değişik 14. maddesinin üçüncü fıkrasının (a) bendinde; “Daireler arasındaki iş bölümünün belirlenmesinde dava açılan belgedeki nitelendirme esas alınır. Açıklama ile sevk maddelerinin uyumsuz olduğu durumlarda açıklamaya itibar edilir,” (b) bendinde; “Çeşitli suçlara ait davalarda suçların en ağırını incelemeye yetkili olan daire görevlidir” hükmüne yer verilmiştir.
Yargıtay Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu uygulamalarına göre çeşitli suçlara ilişkin açılan davalardan en ağırı saptanırken, hapis cezasının üst sınırı fazla olan suça ilişkin dava daha ağır olarak kabul edilmeli, üst sınırlarının eşit olması halinde bu kez alt sınırı daha fazla hapsi gerektiren suça ilişkin davanın daha ağır olduğu sonucuna varılmalıdır.
İncelenen dosya içeriğine göre;
Temyiz incelemesine konu olan suçlardan iddianamede anlatılan ve sevk maddeleri gösterilen dolandırıcılık suçunun daha az cezayı gerektiren haline TCK’nun 159. maddesinde öngörülen ceza miktarı altı aydan bir yıla kadar hapis veya adli para cezası; resmi belgede sahtecilik suçunun yaptırımı ise 204. maddesinde iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası olup, bu suçun müeyyidesi, dolandırıcılık suçunun cezasından fazla olduğundan, hükmü temyizen inceleme görevi, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 6110 sayılı Kanunla değişik 14. maddesine dayalı olarak hazırlanan işbölümü kararı uyarınca resmi belgede sahtecilik suçunu temyizen incelemekle görevli Yargıtay 11. Ceza Dairesine aittir.
Bu itibarla, Yargıtay 15. Ceza Dairesince verilen görevsizlik kararı isabetli bulunup, yargılama konusu olan suçlarla ilgili temyiz incelemesinin resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan hükmü temyizen incelemekle görevli Yargıtay 11. Ceza Dairesi tarafından yapılması gerektiğinden, 11. Ceza Dairesi görevsizlik kararının kaldırılmasına ve dosyanın temyiz incelemesi yapılmak üzere anılan Daireye gönderilmesine karar verilmelidir.
SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle;
1- Yargıtay 11. Ceza Dairesinin 24.04.2013 gün ve 9428-6745 sayılı görevsizlik kararının KALDIRILMASINA,
2- Dosyanın Yargıtay 11. Ceza Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 27.12.2013 günü oy birliğiyle karar verildi.