Yargıtay Kararı Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu 2013/249 E. 2013/255 K. 27.12.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu
ESAS NO : 2013/249
KARAR NO : 2013/255
KARAR TARİHİ : 27.12.2013

Görevsizlik Kararı veren
Yargıtay Daireleri : 6 ve 13. Ceza Daireleri
Mahkemesi :Asliye Ceza
Günü : 07.12.2011
Sayısı :183-932

Sanık … hakkında Aksaray Cumhuriyet Başsavcılığının 22.01.2002 gün ve 105-43 sayılı iddianamesi ile; hırsızlık suçundan 765 sayılı TCK’nun 493/1. maddesi uyarınca cezalandırılması istemiyle açılan kamu davasının yargılaması sonucunda, Aksaray 1. Asliye Ceza Mahkemesince 18.04.2002 gün ve 49-97 sayı ile; 765 sayılı TCK’nun 493/1, 522 ve 59. maddeleri uyarınca 1 yıl 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.
Hükmün sanık tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 6. Ceza Dairesince 12.08.2002 gün ve 13267-9679 sayı ile, onanmasına karar verilmiştir.
5237 sayılı TCK’nun yürürlüğe girmesiyle uyarlama talep edilmesi üzerine Aksaray 1. Asliye Ceza Mahkemesince 20.06.2005 gün ve 49-97 sayı ile; 5237 sayılı TCK’nun sanık lehine olmadığı gerekçesiyle yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmiştir.
Hükmün, hükümlü tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 6. Ceza Dairesince 01.07.2008 gün ve 24540-14259 sayı ile;
“1. Hükümlü yararına yasa hükümleri belirlenirken, 5237 sayılı Yasaya göre uygulama sırasında;
a) 5237 sayılı TCY’nın 141 ve 142. maddelerinde tanımlanan hırsızlık suçu ile 765 sayılı TCY’nın 493/1. maddesinde yer alan suçun öğelerinin farklı olduğu, eylem hırsızlığın yanı sıra 5237 sayılı Yasanın 116/1-4, 119/1-c. maddelerine uyan konut dokunulmazlığını bozma suçunu da oluşturduğu halde, sanık yararına yasa belirlenirken bu suçla ilgili bir uygulama yapılmaması,
B) Eylemin 5237 sayılı Yasanın 142. Maddesi 1. Fıkrası ( b ) bendindeki suçu oluşturduğu gözetilmeden, aynı Yasanın 142/2-d bendiyle karşılaştırma yapılarak hükümlü yararına yasanın belirlenmesi,
C) 5237 sayılı TCY’nın 145. maddesindeki ‘malın değerinin azlığı’ kavramının, 765 sayılı TCY’nın 522. maddesindeki ‘hafif ‘ veya ‘pek hafif’ ölçütleriyle her iki maddenin de cezadan indirim olanağı sağlaması dışında benzerliği bulunmadığı, ‘değerin azlığının’ 5237 sayılı Yasaya özgü ayrı ve yeni bir kavram olduğu, Yasa koyucunun amacı ile suçun işleniş biçimi ve olayın özelliği ile sanığın kastı da gözetilmek suretiyle, daha çoğunu alma olanağı varken yalnızca gereksinimi kadar ve değer olarak da gerekiyorsa ceza vermekten vazgeçebileceği ölçüdeki düşük değerler esas alınmak, yasal ve yeterli gerekçeleri de açıklanmak koşuluyla uygulanabileceği düşünülmeden, bu maddeye düzenleniş amacının dışında yorumlar getirilerek cezadan indirim yapılması,
2. 5252 sayılı Yasanın 9/3. maddesi uyarınca sanık yararına olan hükmün önceki ve sonraki Kanunların ilgili bütün hükümlerinin olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların birbiriyle karşılaştırılması suretiyle bulunacağı gözetilerek 5237 sayılı Yasaya göre hırsızlık suçunun yanı sıra geceleyin konut dokunulmazlığını bozma suçunu oluşturan eylem nedeniyle verilecek temel cezanın ne şekilde saptanacağının belirlenmesi, konut dokunulmazlığını bozma suçunda uzlaşma hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının değerlendirilmesi, 765 sayılı TCY’da bu tür eylemlerde ağırlaştırıcı neden olmayan ‘ gece ’ kavramının 5237 sayılı TCY’nın 143/1. maddesine göre cezayı artırıcı neden olmasının ve artırım oranının takdiri için duruşma açılarak hüküm kurulması gerektiğinin gözetilmemesi,
3. Hükümlünün eylemine uyan 765 sayılı TCY.nın 493/1, 522/1, 59/2. maddelerine göre, hükümden sonra 1.6.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı TCY’nın aynı suça uyan 142/1-b, 143/1, 62/1; 116/1-4, 119/1-c, 62/1. maddelerinde öngörülen özgürlüğü bağlayıcı cezanın alt ve üst sınırları bakımından ve hükmolunan sonuç cezada gözetildiğinde; Mahkemece 765 sayılı Yasa uyarınca kurulan hükmün sanık yararına olduğunun gözetilmesinde zorunluluk bunması,
4. 08.02.2008 tarihinde yürürlüğe giren, 5728 sayılı Yasanın 562. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK’nun 231. maddesi uyarınca yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu” nedeniyle bozulmasına karar verilmiştir.
Bozmaya uyan Aksaray 1. Asliye Ceza Mahkemesince 03.12.2008 gün ve 832-795 sayı ile; hükümlünün ilk hükümdeki gibi cezalandırılmasına karar verilmiştir.
Bu hükmün de hükümlü tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 6. Ceza Dairesince 06.07.2011 gün ve 10994-9765 sayı ile;
“Dairemizin 01.07.2008 gün ve 2007/24540- 2008/14259 sayılı bozma ilamına uyma kararı verildiği halde bozma doğrultusunda, suçun niteliği, cezanın türü ve süresine göre; hükümden sonra yürürlüğe giren vaki değişiklikler karşısında; 5271 sayılı CMK’nun 231. Maddesi gereğince sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiğinin gözetilmemesi” isabetsizliğinden bozulmasına karar verilmiştir.
Bozmaya uyan Aksaray 1. Asliye Ceza Mahkemesince 07.12.2011 gün ve 183-932 sayı ile; sanığın ilk hükümdeki gibi cezalandırılmasına karar verilmiştir.
Hükümlünün temyizi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 6. Ceza Dairesince 07.05.2012 gün ve 10771-9687 sayı ile;
“09.02.2011 tarih ve 6110 sayılı Kanun’un 8. maddesi ile değişik 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun 14. maddesi gereğince Başkanlar Kurulu tarafından hazırlanıp Yargıtay Büyük Genel Kurulu’nun onayından geçen ve 09.02.2012 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak 01.03.2012 tarihinde yürürlüğe giren işbölümü kararına göre işin incelenmesi Yüksek 13. Ceza Dairesi’ne ait olduğu ”,
Dosyanın gönderildiği Yargıtay 13. Ceza Dairesince de 04.11.2013 gün ve 13199-31439 sayı ile;
“İddianamedeki nitelendirmeye, sevk maddesine, uygulamaya ve temyizin kapsamı ile Yargıtay Kanununun 14. maddesine ve 01.03.2012 tarihinde yürürlüğe giren Başkanlar Kurulunun kararının Ortak Hükümler 2. maddesi uyarınca daha önce kendisine gelmiş olmakla birlikte, bozma veya herhangi bir nedenle Daire dışına gönderdiği işlerden geri gelenlere bakma görevi Yüksek 6. Ceza Dairesine ait olduğu” gerekçesiyle karşılıklı görevsizlik kararları verilmiştir.
Oluşan olumsuz görev uyuşmazlığının çözümü için Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.
TÜRK MİLLETİ ADINA
CEZA DAİRELERİ BAŞKANLAR KURULU KARARI
Yargıtay 6. ve 13. Ceza Daireleri arasında oluşan ve çözümlenmesi gereken uyuşmazlık, hırsızlık suçundan açılan kamu davasında verilen hükmün temyiz incelemesinin hangi Özel Dairece yapılması gerektiğinin belirlenmesine ilişkindir.
2797 sayılı Yargıtay Kanununun 6110 sayılı Kanun ile değişik 14. maddesi uyarınca hazırlanarak 01.03.2012 tarihinde yürürlüğe giren ve tebliğname tarihine göre uygulanması gereken 09.02.2012 gün ve 2012/1 sayılı yeni iş bölümünün “Yargıtay Ceza Daireleri İşbölümü-Ortak Hükümler”in 1. maddesinde;
“Bu iş bölümü; işbölümünün yürürlüğe girdiği tarih dahil olmak üzere, tebliğnamesi bu tarihten sonra düzenlenen işler için geçerli olacaktır” denildikten sonra 2. maddesinde;
“İstisnalar dışında; bu iş bölümüne dayalı olarak dairelerce dosya devri yapılamayacağı gibi her daire önceki işbölümü gereğince kendisine gelmiş olan işler ile daha önce kendisine gelmiş olmakla birlikte bozma veya herhangi bir nedenle daire dışına gönderdiği işlerden geri gelenlere bakmaya devam edecektir” hükmü getirilmiştir.
İncelemeye konu dosyada yerel mahkemece verilen hükümler daha önce Yargıtay 6. Ceza Dairesince 12.08.2002 gün ve 13267-9679, 01.07.2008 gün ve 24540-14259 ile 06.07.2011 gün ve 10994-9765 sayı ile incelenerek karar verildiği ve tebliğname tarihinin 30.03.2012 olduğu anlaşıldığından, hükmü temyizen inceleme görevi Yargıtay 6. Ceza Dairesine aittir.
Bu itibarla, yargılama konusu suçlarla ilgili incelemenin Yargıtay 6. Ceza Dairesince yapılması gerektiğinden, 6. Ceza Dairesi görevsizlik kararının kaldırılmasına karar verilmelidir.
SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle,
1- Yargıtay 6. Ceza Dairesinin 07.05.2012 gün ve 10771-9687 sayılı görevsizlik kararının KALDIRILMASINA,
2- Dosyanın, temyiz incelemesi yapılması için Yargıtay 6. Ceza Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 27.12.2013 günü oybirliğiyle karar verildi.