Yargıtay Kararı Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu 2013/186 E. 2013/192 K. 31.10.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu
ESAS NO : 2013/186
KARAR NO : 2013/192
KARAR TARİHİ : 31.10.2013

Görevsizlik Kararı veren
Yargıtay Daireleri : 11 ve 15. Ceza Daireleri
Mahkemesi :Asliye Ceza
Günü : 18.11.2011
Sayısı : 58-99

Sanıklar … ve … hakkında Fatih Cumhuriyet Başsavcılığınca 25.01.2008 gün ve 801-514 sayı ile resmi belgede sahtecilik, özel belgede sahtecilik ve güveni kötüye kullanma suçlarından 5237 sayılı TCK’nun 204/1, 207/1 ve 155/2. maddeleri uyarınca cezalandırılmaları talebiyle açılan kamu davasının yapılan yargılaması sonucunda, İstanbul 43. Asliye Ceza Mahkemesince 18.11.2011 gün ve 58-99 sayı ile, sanıklar hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle düşürülmesine karar verilmiştir.
Hükmün katılanlar tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 11. Ceza Dairesince 18.04.2013 gün ve 23897-6685 sayı ile;
“İddianamedeki sevke, temyizin kapsamına ve Yargıtay Kanununun 6110 sayılı Yasayla değişik 14. maddesi ile 02.06.2011 tarih ve 27952 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak 01.07.2011 tarihinde yürürlüğe giren Yargıtay Büyük Genel Kurulunun işbölümüne ilişkin 12.05.2011 tarih ve 2011/1 sayılı kararına göre temyiz inceleme görevinin Yüksek 15. Ceza Dairesine ait olduğu”,
Dosyanın gönderildiği Yargıtay 15. Ceza Dairesince de 10.09.2013 gün ve 12598-2897 sayı ile;
“Temyiz incelemesine konu suçlardan iddianamede anlatılan ve sevk maddeleri gösterilen resmi belgede sahtecilik suçunun cezası, suç tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan 765 sayılı TCK’nun 342/1. maddesinde iki yıldan sekiz yıla kadar hapis; güveni kötüye kullanma suçunun cezası ise aynı kanunun 510. maddesi uyarınca bir yıldan beş yıla kadar hapis cezasından ibaret olduğu gözetildiğinde;
İddianamedeki sevk maddeleri ve nitelendirmeye göre, Yargıtay Kanununun Değişik 14. maddesi gereğince temyiz incelemesi Yüksek (11.) Ceza Dairesinin görevi dahilinde olduğu” gerekçesiyle karşılıklı görevsizlik kararları verilmiştir.
Oluşan olumsuz görev uyuşmazlığının çözümü için Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.
TÜRK MİLLETİ ADINA
CEZA DAİRELERİ BAŞKANLAR KURULU KARARI
Yargıtay 11. ve 15. Ceza Daireleri arasında oluşan ve çözümlenmesi gereken uyuşmazlık; resmi belgede sahtecilik, özel belgede sahtecilik ve güveni kötüye kullanma suçlarından açılan kamu davasında verilen hükmün temyiz incelemesinin hangi Özel Dairece yapılması gerektiğinin belirlenmesine ilişkindir.
İncelenen dosya içeriğinden,
Fatin C.Başsavcılığı tarafından 25.01.2008 tarihinde düzenlenen iddianamede suç tarihinin 1995 ve 2004 tarihleri arası olarak gösterildiği, yargılama konusu eylemlerin; “…Şüphelilerin birden fazla şikayetçiye karşı teselsülen özel belgede sahtecilik, resmi belgede sahtecilik (7 adet Bağkur prim tahsilat makbuzunun sahteliği) ve güveni kötüye kullanma suçlarını işledikleri” şeklinde anlatılarak, resmi belgede sahtecilik, özel belgede sahtecilik ve güveni kötüye kullanma suçlarından kamu davası açıldığı, sevk maddelerin ise suç tarihinden sonra yürürlüğe giren 5237 sayılı TCK’nun 204/1, 207/1 ve 155/2. maddeleri olarak gösterildiği,
Yargılama sonucunda sanıklar hakkında açılan kamu davasının lehe kabul edilen 765 sayılı TCK’nun 102/4 ve 104/2. maddeleri uyarınca düşürülmesine karar verildiği,
Anlaşılmaktadır.
2797 sayılı Yargıtay Kanununun 6110 sayılı Kanunun 8. maddesi ile değişik 14. maddesinde:
“Ceza dairelerinde:
a) Daireler arasındaki işbölümünün belirlenmesinde dava açılan belgedeki nitelendirme esas alınır. Açıklama ile sevk maddelerinin uyumsuz olduğu durumlarda, açıklamaya itibar edilir.
b) Çeşitli suçlara ait davalarda, suçların en ağırını incelemeye yetkili olan daire görevlidir” hükmü yer almaktadır.
Yargıtay Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunun istikrarlı kararlarıyla sürdürülen uygulamaya göre, çeşitli suçlara ilişkin açılan davalardan en ağırı saptanırken, suçun temel şekline göre hapis cezasının üst sınırı daha fazla olan suça ilişkin dava daha ağır olarak kabul edilmeli, üst sınırların eşit olması halinde bu kez alt sınırı daha fazla hapsi gerektiren suça ilişkin davanın daha ağır olduğu sonucuna varılmalıdır. Hapis cezası ile birlikte öngörülen adlî para cezaları ise, her iki suça ilişkin hapis cezalarının alt ve üst sınırlarının eşit olması halinde dikkate alınmalıdır.
İnceleme konusu olayda, temyiz incelemesine konu suçlardan iddianamede anlatılan resmi belgede sahtecilik suçunun cezası, suç tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan 765 sayılı TCK’nun 342/1. maddesinde iki yıldan sekiz yıla kadar hapis; güveni kötüye kullanma suçunun cezası ise aynı kanunun 510. maddesi uyarınca bir yıldan beş yıla kadar hapis,
5237 sayılı TCK’da ise; resmi belgede sahtecilik suçunun cezası aynı kanunun 204/1. maddesi uyarınca iki yıldan beş yıla kadar hapis, güveni kötüye kullanma suçunun cezası ise aynı kanunun 155/2. maddesi uyarınca bir yıldan yedi yıla kadar hapis ve üçbin güne kadar adli para cezası olup, resmi belgede sahtecilik suçunun 765 sayılı TCK’nun 342. maddesinde düzenlenen yaptırımı daha ağır olduğundan, temyiz incelemesinin, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14. maddesi uyarınca bu suça ilişkin temyiz davalarına bakmakla yetkili ve görevli olan Yargıtay 11. Ceza Dairesince yapılması gerekmektedir.
Bu itibarla, Yargıtay 15. Ceza Dairesince verilen görevsizlik kararı isabetli olduğundan Yargıtay 11. Ceza Dairesinin görevsizlik kararının kaldırılmasına ve dosyanın temyiz incelemesi yapılmak üzere Yargıtay 11. Ceza Dairesine gönderilmesine karar verilmelidir.
SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle,
1- Yargıtay 11. Ceza Dairesinin 18.04.2013 gün ve 23897-6685 sayılı görevsizlik kararının KALDIRILMASINA,
2- Dosyanın Yargıtay 11. Ceza Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 31.10.2013 günü oybirliğiyle karar verildi.