Yargıtay Kararı Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu 2013/163 E. 2013/169 K. 31.10.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu
ESAS NO : 2013/163
KARAR NO : 2013/169
KARAR TARİHİ : 31.10.2013

Görevsizlik Kararı Veren
Yargıtay Daireleri : 17. Hukuk ve 5. Ceza Daireleri
Mahkemesi :Asliye Hukuk
Günü : 22.06.2012
Sayısı : 78

Karacabey Cumhuriyet Başsavcılığınca sanığın 4320 sayılı Ailenin Korunmasına Dair Kanuna muhalefet suçundan cezalandırılması istemiyle açılan kamu davasının yapılan yargılaması sonucunda, Karacabey Sulh Ceza Mahkemesince 03.06.2011 gün ve 1194-766 sayı ile; aynı kanunun 2, 5237 sayılı TCK’nun 62 ve 58. maddeleri gereğince iki ay onbeş gün hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.
Karacabey Cumhuriyet Başsavcılığınca 4320 sayılı Kanunun karar tarihinden sonra yürürlüğe giren 6284 sayılı Kanunla yürürlükten kaldırılması nedeniyle infazın durdurulması talebinde bulunulması üzerine Karacabey Sulh Ceza Mahkemesince 05.04.2012 gün ve 1194 – 766 sayı ile;
“1- Sanık hakkında verilen hapis cezasının kaldırılmasına,
2- Sanığın 6284 sayılı Kanunun 13/1. maddesi gereğince üç gün zorlama hapsine tabi tutulmasına” karar verilmiştir.
Karacabey Cumhuriyet Başsavcılığının uyarlama yargılamasının aile mahkemesi tarafından yapılması gerektiği yönündeki itirazı üzerine aynı mahkemece 06.04.2012 gün ve 1194-766 sayı ile itirazın reddine karar verilmiştir.
Karacabey Cumhuriyet Başsavcılığınca, Sulh Ceza Mahkemesinin 06.04.2012 gün ve 1194-766 sayılı kararına itirazda bulunulması üzerine Bursa 3. Ağır Ceza Mahkemesince 20.04.2012 gün ve 371 sayı ile;
“Karacabey Sulh Ceza Mahkemesinin 05.04.2012 gün ve 1194-766 sayılı kararında yetkisi bulunmadığından, ikinci maddesindeki ‘sanığın 6284 sayılı Kanunun 13/1. maddesi gereğince üç gün zorlama hapsine tabi tutulmasına’ ilişkin hükmün iptaline,
Sanık hakkında 5284 sayılı Yasa kapsamında değerlendirilme yapılarak karar verilmesi için dosyanın Karacabey Aile Mahkemesine gönderilmesine” karar verilmiştir.
Karacabey 1. Asliye Hukuk Mahkemesince 22.06.2012 gün ve 78 sayı ile;
“Uyarlama yargılamasının sulh ceza mahkemesince yapılması gerektiğinden mahkememizin görevsizliğine ağır ceza mahkemesi ile mahkememiz arasında meydana gelen olumsuz görev uyuşmazlığının giderilerek yargı yerinin belirlenmesi için dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine” karar verilmiştir.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 14.09.2012 gün ve 199376 sayılı tebliğnamesi ile dosyanın gönderildiği Yargıtay 5. Ceza Dairesince 31.10.2012 gün ve 10657-10656 sayı ile;
“Karacabey Sulh Ceza Mahkemesiyle Karacabey 1. Asliye Hukuk Mahkemesi arasında meydana gelen görev uyuşmazlığını çözme görevinin HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereği 17. Hukuk Dairesine ait olduğu,”
Yargıtay 17. Hukuk Dairesince de 15.02.2013 gün ve 14933-1681 sayı ile;
“Dava, hükümlü hakkında 6284 sayılı Yasaya aykırılık suçundan cezalandırılması istemine ilişkindir.
Ağır Ceza Mahkemesince; sulh ceza mahkemesi tarafından 6284 sayılı Kanunun 13. maddesi gereğince verilen kararın iptali ile karar verme görevinin aile mahkemesine ait olduğuna karar verilmiştir.
Aile Mahkemesi ise, 20.03.2012 gününde yürürlüğe giren 6284 sayılı Yasanın 23/3. maddesine göre 6284 sayılı Yasanın yürürlüğe girmesinden önce 4320 sayılı Yasa uyarınca verilen kararın uygulanmasına devam olunacağından sulh ceza mahkemesinin görevli olduğu yönünde hüküm kurmuştur.
Medeni yargıya giren işlerde olumsuz görev uyuşmazlığı bir hukuk mahkemesi ile bir ceza mahkemesi arasında olursa 20.06.1960 tarih ve 23/14 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı gereği yargı yeri belirleme yetkisi Yargıtay 17. Hukuk Dairesine aittir. Buna karşın ceza yargısına giren işlerde hukuk mahkemesi ile bir ceza mahkemesi arasındaki olumsuz görev uyuşmazlığının merci tayini yolu ile giderilmesi yetkisi Yargıtay 5. Ceza Dairesine aittir.
Somut olayda sanık hakkında Karacabey Sulh Ceza Mahkemesinin 1194-766 sayılı kararı ile 03.06.2011 tarihinde hapis cezasına karar verildiği, kesinleşen hükmün infazı sırasında 6284 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği, ilamın infazda tereddüt nedeniyle sulh ceza mahkemesine gönderildiği, sulh ceza mahkemesince ek kararla 6284 sayılı Kanunun lehine olduğu gerekçesiyle zorlama hapsine tabi tutulmasına karar verildiğinden sulh ceza mahkemesinin kararının yeniden değerlendirilmesi istemine ilişkindir.
İçtihadı Birleştirme Kararı kapsamına nazaran, uyuşmazlığın ceza yargısına giren işten kaynaklanması nedeniyle Karacabey Sulh Ceza, Bursa 3. Ağır Ceza ve 1. Asliye Hukuk Mahkemeleri arasındaki olumsuz görev uyuşmazlığının merci tayini yolu ile giderilmesi yetkisinin Yargıtay 5. Ceza Dairesine ait olduğu,”
Gerekçesiyle karşılıklı görevsizlik kararları verilmiştir.
Oluşan olumsuz görev uyuşmazlığının çözülmesi için Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu tarafından değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.
TÜRK MİLLETİ ADINA
CEZA DAİRELERİ BAŞKANLAR KURULU KARARI
Yargıtay 17. Hukuk ve 5. Ceza Daireleri arasında oluşan ve çözümlenmesi gereken uyuşmazlık; 4320 sayılı Ailenin Korunmasına Dair Kanuna muhalefet suçundan kurulan hükmün, karar tarihinden sonra yürürlüğe giren 6284 sayılı Kanun gereği uyarlamasının sulh ceza mahkemesince mi, yoksa aile mahkemesince mi yapılacağına yönelik merci tayininin hangi Özel Daireye ait olduğunun belirlenmesine ilişkin ise de; uyuşmazlığın çözümünde Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunun görevli olup olmadığının öncelikle değerlendirilmesi gerekmiştir.
2797 sayılı Yargıtay Kanununun 9/1. maddesi uyarınca “Birinci Başkan ile ceza dairelerinden seçilen Birinci Başkanvekili ve ceza daireleri başkanlarından” oluşan Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunun görevi aynı kanunun 17/3. maddesinde; “Ceza daireleri arasında meydana gelen görev ve işbölümü uyuşmazlıklarını karara bağlamak” şeklinde sayılmış, “Birinci Başkan ile Birinci Başkanvekillerinden ve Daire Başkanlarından” oluşan Başkanlar Kurulunun görevleri de 17/1-a maddesinde; “Hukuk ve ceza daireleri arasında meydana gelen görev ve iş bölümü uyuşmazlıklarını kesin karara bağlamak, fiili veya hukuki imkansızlık sebebiyle bir dairenin görevine giren işe bakamaması halinde bir başka daireyi görevlendirmek” şeklinde gösterilmiştir.
Görüldüğü üzere, Yargıtay 17. Hukuk Dairesi ile Yargıtay 5. Ceza Dairesi arasında oluşan olumsuz görev uyuşmazlığını çözme görevi, “Birinci Başkan ile ceza dairelerinden seçilen Birinci Başkanvekili ve ceza daireleri başkanlarından” oluşan Ceza Daireleri Başkanlar Kuruluna ait olmayıp, “Birinci Başkan ile Birinci Başkanvekillerinden ve Daire Başkanlarından” oluşan Yargıtay Başkanlar Kuruluna ait bulunmaktadır.
Bu itibarla, olumsuz görev uyuşmazlığın çözümü için dosyanın Yargıtay Başkanlar Kuruluna gönderilmesine karar verilmelidir.
SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle,
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi ile Yargıtay 5. Ceza Dairesi arasında oluşan olumsuz görev uyuşmazlığının çözümü amacıyla dosyanın Yargıtay Başkanlar Kuruluna GÖNDERİLMESİNE, 31.10.2013 günü oybirliğiyle karar verildi.