Yargıtay Kararı Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu 2013/153 E. 2013/159 K. 31.10.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu
ESAS NO : 2013/153
KARAR NO : 2013/159
KARAR TARİHİ : 31.10.2013

Görevsizlik Kararı veren
Yargıtay Daireleri : 7 ve 14. Ceza Daireleri
Mahkemesi :Asliye Ceza
Günü : 21.10.2008
Sayısı : 166-833

Sanık … hakkında Elazığ C. Başsavcılığının 29.02.2008 gün ve 848-397 sayılı iddianamesi ile; müstehcenlik ve 5846 sayılı Kanuna muhalefet suçlarından, 5237 sayılı TCK’nun 226/3 ve 5846 sayılı Kanunun 81/9. maddeleri uyarınca cezalandırılması istemiyle açılan kamu davasının yapılan yargılaması sonucunda, Elazığ 3. Asliye Ceza Mahkemesince 28.10.2008 gün ve 166-833 sayı ile;
Müstehcenlik suçundan 5237 sayılı TCK’nun 226/3 ve 52. maddeleri uyarınca 2 yıl hapis ve 100 Lira adli para,
5846 sayılı kanuna muhalefet suçundan ise aynı kanunun 81/4 ve 5237 sayılı TCK’nun 52/1. maddeleri uyarınca 1 yıl hapis ve 100 Lira adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.
Hükmün sanık tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 7. Ceza Dairesince 17.04.2013 gün ve 4266-9777 sayı ile;
“5237 Sayılı TCK’nun 226/3. maddesinde öngörülen cezai müeyyidenin, 5846 Sayılı Yasanın 81/4 maddesinde belirtilen cezadan daha ağır bulunduğu cihetle, iddianamedeki anlatım ve nitelendirmeye, hükmün konusuna, Yargıtay kanunun 14. maddesine göre, temyiz inceleme görevi Yargıtay Yüksek 14. Ceza Dairesine ait bulunduğu”,
Dosyanın gönderildiği Yargıtay 14. Ceza Dairesince de 06.06.2013 gün ve 6308-7279 sayı ile;
“İddianame içeriğine, sevke, temyizin kapsamına, Yargıtay Kanununun 14. maddesine ve Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 09.02.2012 tarih ve 2012/1 sayılı Kararına göre temyiz incelemesi yapma görevi Yargıtay Yüksek 7. Ceza Dairesine ait olduğu” gerekçesiyle karşılıklı görevsizlik kararları verilmiştir.
Oluşan olumsuz görev uyuşmazlığının çözümü için Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.
TÜRK MİLLETİ ADINA
CEZA DAİRELERİ BAŞKANLAR KURULU KARARI
Yargıtay 7. ve 14. Ceza Daireleri arasında oluşan ve çözümlenmesi gereken uyuşmazlık, sanığın TCK’nun 226/3 ve 5846 sayılı Kanunun 81/9. maddeleri uyarınca cezalandırılması istemiyle açılan kamu davasında verilen hükmün temyiz incelemesinin hangi Özel Dairece yapılması gerektiğinin belirlenmesine ilişkindir.
Yukarıda belirtilen aşamalar da gözetilerek dosya incelendiğinde;
Sanık hakkında TCK’nun 226/3 ve 5846 sayılı Kanunun 81/9. maddeleri uyarınca cezalandırılması istemiyle kamu davasının açıldığı belirtilmiş ise de, iddianamede yargılama konusu eylemin; “Şüphelinin iş yerinde yapılan aramada suç tarihinde adli emanetin 2008/189 sırasında kayıtlı HDD ve CD’lerin ele geçtiği ve el konulduğu, alınan bilirkişi raporuna göre ele geçen emanette ki CD’ lerin bandrolsüz olduğu, asıllarından kopyalanmak suretiyle elde edildiği, CD’ler arasında dört adet çocuk pornosu, 386 adet porno CD’sinin bulunduğunun belirlendiği, şüphelinin bu CD’leri iş yerinde satışa arz ettiği” şeklinde 5846 sayılı Kanunun 81/4. maddesinde düzenlenen suça uyabilecek nitelikte anlatılarak kamu davası açıldığı, ancak sevkin 5846 sayılı Kanunun 81/9. maddesi olarak gösterildiği anlaşılmaktadır.
2797 sayılı Yargıtay Kanununun, 6110 sayılı Kanunun 8. maddesi ile değişik 14. maddesindeki:
“Ceza dairelerinde:
a) Daireler arasındaki işbölümünün belirlenmesinde dava açılan belgedeki nitelendirme esas alınır. Açıklama ile sevk maddelerinin uyumsuz olduğu durumlarda, açıklamaya itibar edilir.
b) Çeşitli suçlara ait davalarda, suçların en ağırını incelemeye yetkili olan daire görevlidir” hükmü gözetildiğinde, iddianamedeki anlatımın içeriğinden sanık hakkında 5846 sayılı kanunun 81/4. maddesi uyarınca kamu davası açıldığı kabul edilmelidir.
Yargıtay Başkanlar Kurulunun istikrarlı kararlarıyla sürdürülen uygulamaya göre, çeşitli suçlara ilişkin açılan davalardan en ağırı saptanırken, hapis cezasının üst sınırı daha fazla olan suça ilişkin dava daha ağır olarak kabul edilmeli, üst sınırların eşit olması halinde bu kez alt sınırı daha fazla hapsi gerektiren suça ilişkin davanın daha ağır olduğu sonucuna varılmalıdır. Hapis cezası ile birlikte öngörülen adlî para cezaları ise, her iki suça ilişkin hapis cezalarının alt ve üst sınırlarının eşit olması halinde dikkate alınmalıdır.
Temyiz incelemesine konu suçlardan iddianamede anlatılan müstehcenlik suçunun cezası TCK’nun 226/3. maddesinde iki yıldan beş yıla kadar hapis, 5846 sayılı Kanuna muhalefet suçunun cezası ise aynı kanunun 81/4. maddesi uyarınca bir yıldan beş yıla kadar hapis cezasından ibaret olup, müstehcenlik suçu daha ağır yaptırım içermektedir.
Bu itibarla, Yargıtay 7. Ceza Dairesince verilen görevsizlik kararı isabetli olduğundan ve yargılama konusu suçlarla ilgili temyiz incelemesinin, müstehcenlik suçundan açılan kamu davası sonucunda kurulan hükmü incelemekle görevli Yargıtay 14. Ceza Dairesince yapılması gerektiğinden, 14. Ceza Dairesi görevsizlik kararının kaldırılmasına ve dosyanın anılan Daireye gönderilmesine karar verilmelidir.
SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle;
1- Yargıtay 14. Ceza Dairesinin 06.06.2013 gün ve 6308-7279 sayılı görevsizlik kararının KALDIRILMASINA,
2- Dosyanın temyiz incelemesi yapılması için Yargıtay 14. Ceza Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 31.10.2013 günü oybirliğiyle karar verildi.