Yargıtay Kararı Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu 2013/145 E. 2013/151 K. 31.10.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu
ESAS NO : 2013/145
KARAR NO : 2013/151
KARAR TARİHİ : 31.10.2013

Görevsizlik Kararı veren
Yargıtay Daireleri : 9 ve 14. Ceza Daireleri
Mahkemesi :Asliye Ceza
Günü : 16.11.2009
Sayısı : 551-352

Sanık hakkında Akyazı Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 25.03.2008 gün ve 658-329 sayılı iddianamesi ile yalan tanıklık ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından TCK’nun 272/1-2-3-4-5; 109/1 ve 53. maddeleri uyarınca cezalandırılması istemiyle açılan kamu davasının yapılan yargılaması sonucunda, Akyazı Asliye Ceza Mahkemesince 16.11.2009 gün ve 551-352 sayı ile sanığın beraatine karar verilmiştir.
Hükmün o yer Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 9. Ceza Dairesince 28.03.2013 gün ve 10322-4780 sayı ile;
“İddianamedeki sevk ve nitelendirmeye, sevkteki ağırlığa, temyizin kapsamına, Yargıtay Kanununun 14. maddesi hükmüne ve 26.01.2013 tarih ve 28540 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 21.01.2013 tarih ve 2013/1 sayılı kararına göre, işin incelenmesi Yüksek 14. Ceza Dairesine ait olduğu”,
Dosyanın gönderildiği Yargıtay 14. Ceza Dairesince de 06.06.2013 gün ve 5055-7276 sayı ile;
“Yalan tanıklık suçundan sanık …’ın yapılan yargılaması sonunda; atılı suçtan beraatine dair Akyazı Asliye Ceza Mahkemesinden verilen 16.11.2009 gün ve 2008/551 Esas, 2009/352 Karar sayılı hükmün süresi içinde Yargıtayca incelenmesi O Yer Cumhuriyet Savcısı tarafından istenilmiş olduğundan dava evrakı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Daireye gönderilmekle incelenerek gereği düşünüldü:
İddianame içeriğine, sevke, hükmü temyiz eden O Yer Cumhuriyet Savcısının 01.12.2009 tarihli dilekçesi ile yalan tanıklık suçundan kurulan hükmü temyiz ettiğinin anlaşılmasına, temyizin kapsamına ve Yargıtay Kanununun 14. maddesine ve Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 21.01.2013 tarih ve 2013/1 sayılı Kararına göre temyiz incelemesini yapma görevi Yargıtay Yüksek 9. Ceza Dairesine ait bulunduğu” gerekçesiyle karşılıklı görevsizlik kararları verilmiştir.
Oluşan olumsuz görev uyuşmazlığının çözümü için Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.
TÜRK MİLLETİ ADINA
CEZA DAİRELERİ BAŞKANLAR KURULU KARARI
Yargıtay 9. ve 14. Ceza Daireleri arasında oluşan ve çözümlenmesi gereken uyuşmazlık, temyiz incelemesinin hangi Özel Dairece yapılması gerektiğinin belirlenmesine ilişkindir.
Dosyanın incelenmesinde; sanık hakkında yalan tanıklık ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından kamu davası açıldığı, yerel mahkemece her iki suçtan da sanığın beraatine karar verildiği, hükmün o yer Cumhuriyet savcısı tarafından her iki suçtan temyiz edildiği anlaşılmaktadır.
2797 sayılı Yargıtay Kanununun, 6110 sayılı Kanunun 8. maddesi ile değişik 14. maddesi;
“Ceza dairelerinde:
a) Daireler arasındaki işbölümünün belirlenmesinde dava açılan belgedeki nitelendirme esas alınır. Açıklama ile sevk maddelerinin uyumsuz olduğu durumlarda, açıklamaya itibar edilir.
b) Çeşitli suçlara ait davalarda, suçların en ağırını incelemeye yetkili olan daire görevlidir” hükmünü içermektedir.
Öte yandan 5235 sayılı Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanunun “mahkemenin görevinin belirlenmesi” başlıklı 14. maddesi ise;
“Mahkemelerin görevlerinin belirlenmesinde ağırlaştırıcı veya hafifletici nedenler gözetilmeksizin kanunda yer alan suçun cezasının üst sınırı göz önünde bulundurulur” şeklinde düzenlenmiştir.
Yargıtay Başkanlar Kurulunun istikrarlı kararlarıyla sürdürülen uygulamaya göre, çeşitli suçlara ilişkin açılan davalardan en ağırı saptanırken, hapis cezasının üst sınırı daha fazla olan suça ilişkin dava daha ağır olarak kabul edilmeli, üst sınırların eşit olması halinde bu kez alt sınırı daha fazla hapsi gerektiren suça ilişkin davanın daha ağır olduğu sonucuna varılmalıdır. Hapis cezası ile birlikte öngörülen adlî para cezaları ise, her iki suça ilişkin hapis cezalarının alt ve üst sınırlarının eşit olması halinde dikkate alınmalıdır.
Yargıtay Kanununda açık bir düzenleme bulunmamakla birlikte 5235 sayılı Kanununun 14. maddesindeki düzenleme karşısında görevli Yargıtay Ceza Dairesinin belirlenebilmesi için ağırlaştırıcı veya hafifletici nedenler gözetilmeksizin atılı suçlardan yaptırım miktarı olarak ağır olan suçun tespiti gerekmektedir.
Temyiz incelemesine konu suçlardan iddianamede anlatılan ve sevk maddeleri gösterilen kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunun cezası, 5237 TCK’nun 109/1. maddesinde bir yıldan beş yıla kadar hapis; yalan tanıklık suçunun cezası ise aynı kanunun 272/3. maddesinde iki yıldan dört yıla kadar hapis cezasıdır.
Buna göre, somut olayda temyiz incelemesinin Yargıtay Kanununun 14. maddesi uyarınca hazırlanan işbölümüne göre anılan suçlardan yaptırımı en ağır olan kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçuna ilişkin temyiz davalarına bakmakla yetkili ve görevli olan Yargıtay 14. Ceza Dairesince yapılması gerekmektedir.
Bu itibarla, Yargıtay 9. Ceza Dairesinin görevsizlik kararı isabetli olduğundan ve temyiz incelemesinin Yargıtay 14. Ceza Dairesince yapılması gerektiğinden, 14. Ceza Dairesinin görevsizlik kararının kaldırılmasına ve dosyanın temyiz incelemesi yapılmak üzere Yargıtay 14. Ceza Dairesine gönderilmesine karar verilmelidir.
SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle,
1- Yargıtay 14. Ceza Dairesinin 06.06.2013 gün ve 5055-7276 sayılı görevsizlik kararının KALDIRILMASINA,
2- Dosyanın temyiz incelemesi yapılması için Yargıtay 14. Ceza Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 31.10.2013 günü oybirliğiyle karar verildi.