Yargıtay Kararı Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu 2013/121 E. 2013/127 K. 15.07.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu
ESAS NO : 2013/121
KARAR NO : 2013/127
KARAR TARİHİ : 15.07.2013

Görevsizlik Kararı Veren
Yargıtay Daireleri : 15 ve 11. Ceza Daireleri
Mahkemesi :Asliye Ceza
Günü : 02.04.2008
Sayısı : 1113-89

Sultanbeyli Cumhuriyet Başsavcılığınca sanıkların dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından TCK’nun 157/1, 204, 210 ve 212. maddeleri uyarınca cezalandırılması istemiyle açılan kamu davasının yapılan yargılaması sonucunda, Sultanbeyli 2. Asliye Ceza Mahkemesince 02.04.2008 gün ve 1113-89 sayı ile; sanıkların TCK’nun 207/1, 62, 50/1-a, 52/2; 157/1, 35, 62, 50/1-a ve 52/2. maddeleri uyarınca cezalandırılmalarına karar verilmiştir.
Sanıklar müdafiinin temyizi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 15. Ceza Dairesince 10.04.2013 gün ve 22205-6650 sayı ile;
“Yargıtay Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunun 29.12.2011 gün ve 2011/42-42 sayılı kararında da belirlendiği gibi, 2797 sayılı Yargıtay Yasasının Ceza Dairelerinin görevlerini düzenleyen 14. maddesinin üçüncü fıkrasının (a) bendinde; ‘Daireler arasında işbölümünün belirlenmesinde dava açılan belgedeki nitelendirme esas alınır. Açıklama ile sevk maddelerinin uyumsuz olduğu durumlarda açıklamaya itibar edilir,’ (b) bendinde de ‘Çeşitli suçlara ait davalarda suçların en ağırını incelemeye yetkili olan daire görevlidir’ hükmüne yer verilmiştir.
Çeşitli suçlara ilişkin açılan davalardan en ağırı saptanırken, hapis cezasının üst sınırı daha fazla olan suça ilişkin dava daha ağır kabul edilmeli, üst sınırların eşit olması halinde bu kez alt sınırı daha fazla hapsi gerektiren suça ilişkin davanın daha ağır olduğu sonucuna varılmalıdır. Hapis cezası ile birlikte öngörülen adli para cezaları ise, her iki suça ilişkin hapis cezalarının alt ve üst sınırlarının eşit olması halinde dikkate alınmalıdır, hükmünü amirdir.
İncelenen dosya içeriğine göre;
Temyiz incelemesine konu suçlardan iddianamede anlatılan ve sevk maddeleri gösterilen resmi evrakta sahtecilik suçunun cezası, suç tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan 5237 Sayılı TCY’nın 204/1. maddesinde iki yıldan beş yıla kadar hapis; dolandırıcılık suçunun cezası ise aynı Yasanın 157/1. maddesi uyarınca bir yıldan beş yıla kadar hapis cezasından ibaret olduğu gözetildiğinde;
İddianamedeki sevk maddeleri ve nitelendirmeye göre, Yargıtay Kanununun Değişik 14. maddesi gereğince temyiz incelemesinin Yüksek 11. Ceza Dairesinin görevi dâhilinde olduğu”,
Dosyanın gönderildiği Yargıtay 11. Ceza Dairesince de 22.05.2013 gün ve 9693 – 8370 sayı ile;
“6110 sayılı Yasanın 8. maddesiyle değişik 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14. maddesinde yer alan ‘ceza daireleri arasındaki iş bölümünün belirlenmesinde dava açılan belgedeki nitelendirme esas alınır. Açıklama ile sevk maddelerinin uyumsuz olduğu durumda açıklamaya itibar edilir. Çeşitli suçlara ait davalarda, suçların en ağırını incelemeye yetkili olan daire görevlidir’ hükmü ile Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu’nun yerleşik kararlarında da belirtildiği üzere görevli dairelerin tayininde iddianamedeki açıklama esas alınmalıdır.
Buna göre, 16.12.2005 tarihli iddianame ile sanıkların Denizbank Bornova Şubesine ait hesaptan keşide edilmiş gibi görünen ve bankanın maddi varlığı olan 31.12.2005 keşide tarihli, 1.600 TL bedelli 79362 numaralı sahte çeki kırdırmak için piyasaya sürmek suretiyle resmi belgede sahtecilik ve dolandırıcılık suçlarını işlediği iddiasıyla, 5237 sayılı TCK’nun 158/1-f maddesinde öngörülen ‘bankanın araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık’ suçu tavsif edilerek dava açılmıştır.
Bu itibarla, iddianamedeki anlatıma, tavsifin ağırlığına, temyizin kapsamına ve Yargıtay Kanunun 14. maddesine göre temyiz inceleme görevinin Yüksek 15. Ceza Dairesine ait olduğu”,
Gerekçesiyle karşılıklı görevsizlik kararları verilmiştir.
Oluşan olumsuz görev uyuşmazlığının çözülmesi için Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu tarafından değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.
TÜRK MİLLETİ ADINA
CEZA DAİRELERİ BAŞKANLAR KURULU KARARI
Yargıtay 15. ve 11. Ceza Daireleri arasında oluşan ve çözülmesi gereken uyuşmazlık, TCK’nun 157/1 ve 204/1. maddeleri uyarınca cezalandırılması istemiyle açılan kamu davası sonucunda sanıkların aynı kanunun 157/1 ve 207/1. maddeleri gereğince mahkumiyetlerine dair hükmün temyiz incelemesinin hangi Özel Dairece yapılması gerektiğinin belirlenmesine ilişkindir.
İncelenen dosya içeriğinden;
İddianamede sevk maddesi olarak TCK’nun 157/1 ve 204/1. maddeleri gösterilmiş ise de, suça konu eylem; “sahte düzenlenmiş çek piyasaya sürülerek bankanın araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık” şeklinde anlatılarak nitelikli dolandırıcılık ve sahtecilik suçlarından kamu davası açıldığı anlaşılmaktadır.
2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14. maddesindeki;
“Ceza dairelerinde;
a) Daireler arasındaki iş bölümünün belirlenmesinde dava açılan belgedeki nitelendirme esas alınır. Açıklama ile sevk maddelerinin uyumsuz olduğu durumlarda açıklamaya itibar edilir” hükmü gözetildiğinde, iddianamedeki anlatımın içeriğinden sanıklar hakkında nitelikli dolandırıcılık ve evrakta sahtecilik suçlarından kamu davası açıldığı kabul edilmelidir.
Yargıtay Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunun istikrar kazanmış uygulamalarına göre çeşitli suçlara ilişkin açılan davalardan en ağırı saptanırken, hapis cezasının üst sınırı fazla olan suça ilişkin dava daha ağır kabul edilmeli, üst sınırlarının eşit olması halinde bu kez alt sınırı daha fazla hapsi gerektiren suça ilişkin davanın daha ağır olduğu sonucuna varılmalıdır.
Temyiz incelemesine konu olan suçlardan iddianamede anlatılan ve sevk maddesi de gösterilen resmi belgede sahtecilik suçunun yaptırımı TCK’nun 204/1. maddesinde iki yıldan beş yıla kadar hapis, nitelikli dolandırıcılık suçuna ise 158/1. maddesinde öngörülen ceza, üç yıldan yedi yıla kadar hapis olup, bu suçun yaptırımı resmi belgede sahtecilik suçuna göre daha ağır olduğundan, hükmü temyizen inceleme görevi, 2797 sayılı Kanunun 14. maddesine dayalı olarak Yargıtay Büyük Genel Kurulunca işbölümüne ilişkin alınan gerek 01.07.2011 tarihinde yürürlüğe giren 12.05.2011 gün ve 2011/1, gerekse 01.03.2012 tarihinde yürürlüğe giren 09.02.2012 gün ve 2012/1 sayılı kararları uyarınca dolandırıcılık suçunu temyizen incelemekle görevli Yargıtay 15. Ceza Dairesine aittir.
Bu itibarla, Yargıtay 11. Ceza Dairesince verilen görevsizlik kararı isabetli olup, yargılama konusu suçla ilgili temyiz incelemesinin Yargıtay 15. Ceza Dairesince yapılması gerektiğinden, 15. Ceza Dairesi görevsizlik kararının kaldırılmasına, dosyanın anılan Daireye gönderilmesine karar verilmelidir.
Çoğunluk görüşüne katılmayan bir Kurul Üyesi, “dosyayı temyizen inceleme görevinin Yargıtay 11. Ceza Dairesine ait olduğu” görüşüyle karşı oy kulanmıştır.

SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle,
1- Yargıtay 15. Ceza Dairesinin 10.04.2013 gün ve 22205-6650 sayılı görevsizlik kararının KALDIRILMASINA,
2- Dosyanın Yargıtay 15. Ceza Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 15.07.2013 günü oyçokluğuyla karar verildi.