Yargıtay Kararı Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu 2012/8 E. 2012/8 K. 29.05.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu
ESAS NO : 2012/8
KARAR NO : 2012/8
KARAR TARİHİ : 29.05.2012

Görevsizlik Kararı veren
Yargıtay Daireleri : 11, 4 ve 8. Ceza Daireleri
Mahkemesi :Asliye Ceza
Günü : 29.11.2006
Sayısı : 56-204

Sanık … hakkında Savur C.Başsavcılığının 24.02.2006 gün ve 5-8 sayılı iddianamesi ile; suç eşyasını satın alma ve sahte olarak düzenleşmiş plaka ve motorlu araç tescil belgesini kullanma suçlarından 5237 sayılı TCY’nın 165 ve 202/2. maddeleri uyarınca cezalandırılması istemiyle açılan kamu davasının yapılan yargılaması sonucunda, Savur Asliye Ceza Mahkemesince 29.11.2006 gün ve 56-204 sayı ile sanığın beraatine karar verilmiştir.
Hükmün üst Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 11. Ceza Dairesince 26.06.2009 gün ve 11579-8362 sayı ile;
“İddianamedeki sevke, temyizin kapsamına ve Yargıtay Kanunu’nun 14. maddesine göre temyiz inceleme görevi Yüksek 4. Ceza Dairesine ait olduğu…”,
Dosyanın gönderildiği Yargıtay 4. Ceza Dairesince 06.09.2011 gün ve 20655-15934 sayı ile;
“…01.07.2011 tarihinde yürürlüğe giren Yargıtay Büyük Genel Kurulunun işbölümüne ilişkin 12.05.2011 tarih ve 2011/1 sayılı kararı karşısında dava dosyasının görevli Yargıtay 8. Ceza Dairesine gönderilmesi gerektiği…”
Dosyanın gönderildiği Yargıtay 8. Ceza Dairesince de 28.12.2011 gün ve 11086-18221 sayı ile;
“Sanık hakkında düzenlenen iddianamede, sanığın 16.11.2005 tarihinde Eyüp İlçesinden çalınmış olan aracı satın aldığı ve ‘…aracın üzerine takılı bulunan iki adet 34 SK 218 numaralı plaka üzerindeki mührün, araçta bulunan ve bu plaka için düzenlenmiş motorlu araç tescil belgesi üzerindeki ve motorlu araç trafik belgesi üzerindeki mühürlerin sahte olarak tanzim edildiği ve iğfal kabiliyetlerinin bulunduğu, şüphelinin bu şekilde üzerine atılı suçları işlediği…’ belirtilerek suç eşyasını satın alma, kullanma ve ‘sahte olarak düzenlenmiş plaka ve motorlu araç tescil belgesini kullanma’ suçlarından kamu davası açıldığı, sanığın sahte mühür ürettiğine veya kullandığına ilişkin herhangi bir iddia bulunmadığı anlaşılmış olup, sevk maddesinin TCK.nun 204/1. maddesi yerine 202/2. maddesi olarak yanlış gösterilmiş bulunması niteleme karşısında sonuca etkili olmadığından, iddianame ve temyizin kapsamına, Yargıtay Kanununun 14. maddesi ile Yargıtay Büyük Genel Kurulu’nun 02.06.2011 günlü Resmi Gazete’de yayımlanan 12.05.2011 gün ve 2011/1 sayılı kararına göre temyiz inceleme görevi Yargıtay Yüksek 11. Ceza Dairesine ait olduğu…” gerekçesiyle karşılıklı görevsizlik kararları verilmiştir.
Oluşan olumsuz görev uyuşmazlığının çözümü için Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.
TÜRK MİLLETİ ADINA
CEZA DAİRELERİ BAŞKANLAR KURULU KARARI
Yargıtay 11, 4 ve 8. Ceza Daireleri arasında oluşan ve çözümlenmesi gereken uyuşmazlık, sanığın 5237 sayılı TCY’nın 165 ve 202/2. maddeleri uyarınca cezalandırılması istemiyle açılan kamu davasında verilen hükümlerin temyiz incelemesinin hangi Özel Dairece yapılması gerektiğinin belirlenmesine ilişkindir.
Yukarıda belirtilen aşamalar da gözetilerek dosya incelendiğinde; iddianamede yargılama konusu eylemlerden biri; “aracın üzerine takılı bulunan iki adet 34 SK 218 numaralı plaka üzerindeki mührün, araçta bulunan ve bu plaka için düzenlenmiş motorlu araç tescil belgesi üzerindeki ve motorlu araç trafik belgesi üzerindeki mühürlerin sahte olarak tanzim edildiği ve iğfal kabiliyetlerinin bulunduğu ” şeklinde anlatılarak resmi evrakta sahtecilik suçundan kamu davası açıldığı, ancak suç adının sahte olarak düzenleşmiş plaka ve motorlu araç tescil belgesini kullanma olarak yazılıp sevkin 5237 sayılı TCY’nın 202/2. maddesi olarak gösterildiği anlaşılmaktadır.
14.02.2011 gün ve 27846 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 09.02.2011 gün ve 6110 sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 8. maddesi ile 2797 sayılı Yargıtay Yasası’nın değişik 14. maddesindeki:
“Ceza dairelerinde:
a) Daireler arasındaki işbölümünün belirlenmesinde dava açılan belgedeki nitelendirme esas alınır. Açıklama ile sevk maddelerinin uyumsuz olduğu durumlarda, açıklamaya itibar edilir.
b) Çeşitli suçlara ait davalarda, suçların en ağırını incelemeye yetkili olan daire görevlidir” hükmü gözetildiğinde, iddianamedeki anlatımın içeriğinden sanık hakkında sahtecilik suçundan 5237 sayılı TCY’nın 204/1. maddesi ve suç eşyasını satın alma suçundan aynı Yasanın 165. maddesi uyarınca kamu davasının açıldığı kabul edilmelidir.
Yargıtay Başkanlar Kurulunun istikrarlı kararlarıyla sürdürülen uygulamaya göre, çeşitli suçlara ilişkin açılan davalardan en ağırı saptanırken, hapis cezasının üst sınırı daha fazla olan suça ilişkin dava daha ağır olarak kabul edilmeli, üst sınırların eşit olması halinde bu kez alt sınırı daha fazla hapsi gerektiren suça ilişkin davanın daha ağır olduğu sonucuna varılmalıdır. Hapis cezası ile birlikte öngörülen adlî para cezaları ise, her iki suça ilişkin hapis cezalarının alt ve üst sınırlarının eşit olması halinde dikkate alınmalıdır.
Temyiz incelemesine konu suçlardan iddianamede anlatılan resmi belgede sahtecilik suçunun cezası, 5237 sayılı TCY’nın 204/1. maddesinde iki yıldan beş yıla kadar hapis; suç eşyasını satın alma suçunun cezası ise aynı Yasanın 165. maddesi uyarınca altı aydan üç yıla kadar hapis ve onbin güne kadar adli para cezasından ibaret olup, sahtecilik suçu daha ağır yaptırım içermektedir.
Bu itibarla, Yargıtay 8. Ceza Dairesince verilen görevsizlik kararı isabetli olduğundan ve yargılama konusu suçlarla ilgili temyiz incelemesinin, resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan hükmü incelemekle görevli Yargıtay 11. Ceza Dairesince yapılması gerektiğinden, 11. Ceza Dairesi görevsizlik kararının kaldırılmasına ve dosyanın anılan Daireye gönderilmesine karar verilmelidir.
SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle,
1- Yargıtay 11. Ceza Dairesinin 26.06.2009 gün ve 11579-8362 sayılı görevsizlik kararının KALDIRILMASINA,
2- Dosyanın temyiz incelemesi yapılması için Yargıtay 11. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay C.Başsavcılığına TEVDİİNE, 29.05.2012 günü oybirliğiyle karar verildi.