Yargıtay Kararı Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu 2012/71 E. 2012/71 K. 27.12.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu
ESAS NO : 2012/71
KARAR NO : 2012/71
KARAR TARİHİ : 27.12.2012

Görevsizlik Kararı veren
Yargıtay Daireleri : 11 ve 15. Ceza Daireleri
Mahkemesi :Asliye Ceza
Günü : 28.04.2009
Sayısı : 79 – 243

Sanık … hakkında Turhal Cumhuriyet Başsavcılığının 25.01.2008 gün ve 92-54 sayılı iddianamesi ile; dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından 5237 sayılı TCY’nın 204/1, 157/1 ve 53/1. maddeleri uyarınca cezalandırılması istemiyle açılan kamu davasının yapılan yargılaması sonucunda, Turhal Asliye Ceza Mahkemesince 28.04.2009 gün ve 79-243 sayı ile;
Sanığın resmi belgede sahtecilik suçundan, 5237 TCK’nun 204/1, 62 ve 53. maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis,
Dolandırıcılık suçundan da TCK’nun 157/1, 62, 52, ve 53. maddeleri uyarınca 10 ay hapis ve 500 Lira adli para cezasıyla cezalandırılmasına karar verilmiştir.
Hükmün sanık tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 11. Ceza Dairesince 23.11.2011 gün ve 12328-22136 sayı ile;
“İddianamedeki sevke, temyizin kapsamına ve Yargıtay Kanununun 14. maddesine göre temyiz inceleme görevi Yüksek 15. Ceza Dairesine ait olduğu”,
Dosyanın gönderildiği Yargıtay 15. Ceza Dairesince 12.06.2012 gün ve 67518-38976 sayı ile;
“Yargıtay Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu’nun 29.12.2011 gün ve 2011/Bşk-42-42 Esas-Karar sayılı kararında belirlendiği gibi 2797 Sayılı Yargıtay Yasasının görevlerini düzenleyen 14. maddesinin 3.fıkrasının (a) bendinde; “Daireler arasında işbölümünün belirlenmesinde dava açılan belgedeki nitelendirme esas alınır. Açıklama ile sevk maddelerinin uyumsuz olduğu durumlarda, açıklamaya itibar edilir,” (b) bendinde de; “Çeşitli suçlara ait davalarda, suçların en ağırını incelemeye yetkili olan daire görevlidir” hükmüne yer verilmiştir.
Çeşitli suçlara ilişkin açılan davalardan en ağırı saptanırken, hapis cezasının üst sınırı daha fazla olan suça ilişkin dava daha ağır kabul edilmeli, üst sınırların eşit olması halinde bu kez alt sınırı daha fazla hapsi gerektiren suça ilişkin davanın daha ağır olduğu sonucuna varılmalıdır. Hapis cezası ile birlikte öngörülen adli para cezaları ise, her iki suça ilişkin hapis cezalarının alt ve üst sınırlarının eşit olması halinde dikkate alınmalıdır, hükmünü amirdir.
İncelenen dosya içeriğine göre;
Temyiz incelemesine konu suçlardan iddianamede anlatılan ve sevk maddeleri gösterilen resmi belgede sahtecilik suçunun cezası, suç tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan 5237 Sayılı TCY’nın 204/1. maddesinde iki yıldan beş yıla kadar hapis; dolandırıcılık suçunun cezası ise aynı Yasanın 157/1.maddesi uyarınca bir yıldan beş yıla kadar hapis cezasından ibaret olduğu gözetildiğinde;
İddianamedeki sevk maddeleri ve nitelendirmeye, Yargıtay Kanununun Değişik 14. maddesine göre, resmi belgede sahtecilik suçunun temyiz incelemesinin Yüksek 11. Ceza Dairesi’nin görevine dahil olduğu…” gerekçesiyle karşılıklı görevsizlik kararları verilmiştir.
Oluşan olumsuz görev uyuşmazlığının çözümü için, Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.
TÜRK MİLLETİ ADINA
CEZA DAİRELERİ BAŞKANLAR KURULU KARARI
Yargıtay 11. ve 15. Ceza Daireleri arasında oluşan ve çözümlenmesi gereken uyuşmazlık, resmi belgede sahtecilik ve dolandırıcılık suçlarından açılan kamu davasında verilen hükümlerin temyiz incelemesinin hangi Özel Dairece yapılması gerektiğinin belirlenmesine ilişkindir.
2797 sayılı Yargıtay Kanununun, Ceza Dairelerinin görevlerini düzenleyen, 6110 sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 8. maddesi ile değişik 14. maddesinin 3. fıkrasının (a) bendinde; “Daireler arasındaki işbölümünün belirlenmesinde dava açılan belgedeki nitelendirme esas alınır. Açıklama ile sevk maddelerinin uyumsuz olduğu durumlarda, açıklamaya itibar edilir,” (b) bendinde de; “Çeşitli suçlara ait davalarda, suçların en ağırını incelemeye yetkili olan daire görevlidir” hükmüne yer verilmiştir.
Yargıtay Başkanlar Kurulunun istikrarlı kararlarıyla sürdürülen uygulamaya göre, çeşitli suçlara ilişkin açılan davalardan en ağırı saptanırken, hapis cezasının üst sınırı daha fazla olan suça ilişkin dava daha ağır olarak kabul edilmeli, üst sınırların eşit olması halinde bu kez alt sınırı daha fazla hapsi gerektiren suça ilişkin davanın daha ağır olduğu sonucuna varılmalıdır. Hapis cezası ile birlikte öngörülen adlî para cezaları ise, her iki suça ilişkin hapis cezalarının alt ve üst sınırlarının eşit olması halinde dikkate alınmalıdır.
İncelenen dosya içeriğine göre;
Temyiz incelemesine konu suçlardan iddianamede anlatılan ve sevk maddeleri gösterilen resmi belgede sahtecilik suçunun cezası, 5237 sayılı TCY’nın 204/1. maddesinde iki yıldan beş yıla kadar hapis; dolandırıcılık suçunun cezası ise aynı Kanunun 157/1. maddesi uyarınca bir yıldan beş yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adli para cezasından ibarettir.
Bu itibarla, Yargıtay 15. Ceza Dairesince verilen görevsizlik kararı isabetli olduğundan ve yargılama konusu suçlarla ilgili temyiz incelemesinin, resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan hükmü incelemekle görevli Yargıtay 11. Ceza Dairesince yapılması gerektiğinden 11. Ceza Dairesi görevsizlik kararının kaldırılmasına karar verilmelidir.
SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle;
1- Yargıtay 11. Ceza Dairesinin 23.11.2011 gün ve 12328-22136 sayılı görevsizlik kararının KALDIRILMASINA,
2- Dosyanın Yargıtay 11. Ceza Dairesine gönderilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 27.12.2012 günü oybirliğiyle karar verildi.