Yargıtay Kararı Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu 2011/40 E. 2011/40 K. 29.12.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu
ESAS NO : 2011/40
KARAR NO : 2011/40
KARAR TARİHİ : 29.12.2011

Görevsizlik Kararı veren
Yargıtay Daireleri : 4 ve 9. Ceza Daireleri
Mahkemesi :Asliye Ceza
Günü : 02.05.2007
Sayısı : 895-286

Sanık …’ın konut dokunulmazlığını ihlal etme, mala zarar verme ve hakaret suçlarından 5237 sayılı TCY’nın 116/1, 125/1, 43/1-2, 151/1. maddeleri uyarınca cezalandırılması istemiyle Ankara C.Başsavcılığının 26.09.2006 gün ve 24422-14945 sayılı iddianamesi ile açılan kamu davasında;
Ankara 22. Asliye Ceza Mahkemesince verilen gündüzleyin konut dokunulmazlığını ihlal etme suçundan 5271 sayılı TCY’nın 116/1. maddesi uyarınca 6 ay, hakaret suçundan anılan Yasanın 125/1. maddesi uyarınca 3 ay, mala zarar verme suçundan aynı Yasanın 151/1. maddesi uyarınca 4 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin 02.05.2007 gün ve 895-286 sayılı hükmün, sanık müdafii tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 4. Ceza Dairesince 16.05.2009 gün ve 18127-14692 sayı ile;
“…İddianamede açıklanan eyleme, Yargıtay Yasasının 14. maddesine ve temyizin kapsamına göre, işin incelenmesinin Yüksek 9. Ceza Dairesinin görevine girdiği”,
Yargıtay 9. Ceza Dairesince ise 02.11.2011 gün ve 18870-28243 sayı ile;
“İddianamedeki sevk ve nitelendirmeye, sevkteki ağırlığa, temyizin kapsamına, Yargıtay Kanununun 14. maddesi hükmü ve 02.06.2011 tarih ve 27952 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 12.05.2011 tarih ve 2011/1 sayılı kararına göre, işin incelenmesinin Yüksek 4. Ceza Dairesinin görevine girdiği” gerekçeleri ile karşılıklı görevsizlik kararları verilmiştir,
Olumsuz görev uyuşmazlığının giderilmesi için Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.
TÜRK MİLLETİ ADINA
CEZA DAİRELERİ BAŞKANLAR KURULU KARARI
Yukarıda açıklandığı şekilde Yargıtay 4. ve 9. Ceza Daireleri arasında olumsuz görev uyuşmazlığı doğmuştur.
Çözümlenmesi gereken uyuşmazlık konut dokunulmazlığını ihlal, mala zarar verme ve hakaret suçlarından açılan kamu davalarında verilmiş bulunan hükümlerin temyiz incelemesinin hangi Özel Daire tarafından yapılması gerektiğinin belirlenmesine ilişkindir.
14.02.2011 tarih ve 27846 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 09.02.2011 gün ve 6110 sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 8. maddesi ile 2797 sayılı Yargıtay Yasası’nın değişik 14. maddesinde,
“Ceza dairelerinde:
a) Daireler arasındaki işbölümünün belirlenmesinde dava açılan belgedeki nitelendirme esas alınır. Açıklama ile sevk maddelerinin uyumsuz olduğu durumlarda, açıklamaya itibar edilir.
b) Çeşitli suçlara ait davalarda, suçların en ağırını incelemeye yetkili olan daire görevlidir…” hükmü yer almaktadır.
Çeşitli suçlara ilişkin davalardan en ağırı saptanırken, hapis cezasının üst sınırı daha fazla olan suça ilişkin dava daha ağır olarak kabul edilmeli, üst sınırların eşit olması halinde bu kez alt sınırı daha fazla hapsi gerektiren suça ilişkin davanın daha ağır olduğu sonucuna varılmalıdır. Hapis cezası ile birlikte öngörülen adlî para cezaları ise, her iki suça ilişkin hapis cezalarının alt ve üst sınırlarının eşit olması halinde dikkate alınmalıdır.
5237 sayılı TCY’nın 116. maddesinde konut dokunulmazlığını bozma suçu hüküm altına alınmıştır. Anılan maddenin 1. fıkrasına göre, bir kimsenin konutuna, konutunun eklentilerine rızasına aykırı olarak giren veya rıza ile girdikten sonra buradan çıkmayan kişinin, mağdurun şikâyeti üzerine, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılacağı, 4. fıkrasında ise fiilin, cebir veya tehdit kullanılmak suretiyle ya da gece vakti işlenmesi hâlinde, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezasına hükmolunacağı düzenlenmiştir.
Her ne kadar sanığın iddianamedeki istem doğrultusunda 5237 sayılı TCY’nın 116/1. maddesi uyarınca cezalandırılmasına karar verilmiş ise de, bu suçla ilgili olarak iddianamede, sanığın “tehdit etmek suretiyle evde kalmaya devam ettiği, şüphelinin ev anahtarı bulunmadığından şikayetçinin kapıyı açmadığı zamanlarda kapıyı kırmak suretiyle evin içine
girip üzerine atılı tehdit kullanmak suretiyle konut dokunulmazlığını bozmak suçunu işlediği” açıklamalarının yer aldığı görülmektedir. 2797 sayılı Yasanın 14. maddesinin 2. fıkrasının (a) bendi uyarınca, uyuşmazlık konusu suçların en ağırı saptanırken 116. maddesinin 4. fıkrasındaki düzenleme göz önünde bulundurulmalıdır.
Buna göre, konut dokunulmazlığını ihlal etme suçunun cezası 5237 sayılı TCY’nın 116/4. maddesi uyarınca bir yıldan üç yıla kadar hapis, mala zarar verme suçunun cezası aynı Yasanın 151/1. maddesi uyarınca dört aydan üç yıla kadar hapis veya adli para ve hakaret suçunun cezası ise aynı Yasanın 125/1. maddesi uyarınca üç aydan iki yıla kadar hapis veya adli para cezalarından ibarettir. Bu üç suçtan üst sınırı itibariyle daha fazla hapis cezasını gerektiren konut dokunulmazlığını ihlal etme ve mala zarar verme suçlarından hangisinin ağır olduğunun belirlenmesi gerekecektir. Her iki suça ilişkin hapis cezalarının üst sınırları eşit olduğundan alt sınırları gözönüne alındığında daha fazla hapis cezasını öngören konut dokunulmazlığını ihlal etme suçunun diğerine oranla daha ağır olduğu ve temyiz incelemesi yapacak daireyi belirlemede ölçü alınması gerektiği kabul edilmelidir.
Bu durumda, 2797 sayılı Yargıtay Yasasının 6110 sayılı Yasanın 8. maddesi ile değişik 14. maddesi uyarınca, dairelerin işbölümüne ilişkin olarak Yargıtay Büyük Genel Kurulunca alınan ve 02.06.2011 günlü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.07.2011 tarihinde yürürlüğe giren 12.05.2011 gün ve 2011/1 sayılı kararı da gözönüne alındığında dosyayı temyizen inceleme görevi Yargıtay 2. Ceza Dairesine aittir.
Yargıtay Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunun 03.03.2005 gün ve 1-1 sayılı kararında da vurgulandığı üzere, dosyanın aralarında olumsuz görev uyuşmazlığı çıkan Ceza dairelerinden başka bir ceza dairesine de gönderilmesi olanaklıdır.
Bu itibarla dosyanın aralarında olumsuz görev uyuşmazlığı doğan Yargıtay 4. ve 9. Ceza Daireleri yerine Yargıtay 2. Ceza Dairesine gönderilmesine karar verilmelidir.
SONUÇ :
Açıklanan nedenlerle;
Dosyanın yasal gereği yapılmak üzere Yargıtay 2. Ceza Dairesine gönderilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 29.12.2011 günü oybirliği ile karar verildi.