Yargıtay Kararı Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu 2008/4 E. 2008/4 K. 20.03.2008 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu
ESAS NO : 2008/4
KARAR NO : 2008/4
KARAR TARİHİ : 20.03.2008

Görevsizlik Kararı veren
Yargıtay Daireleri : 4. ve 8. Ceza Daireleri
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Günü : 19.01.2005
Sayısı : 38-4

Posof ilçesinde lokanta işletmekte olan … ile kardeşinin, lokantada çalışırken ücretini ve verdiği borçları tahsil edemediği için ayrılmış olan mağdure…..’ı Ocak ve Şubat 2004 ayları içerisinde “başka yerde çalışmaması”, “alacaklarını istememesi” ve “şikayetçi olmaması” konusunda tehdit ettiklerinden bahisle yapılan yargılama sırasında; mağdurenin şikayeti üzerine, iki ayrı dosyada yapılan hazırlık soruşturması sonunda, birinci dosyada yapılan soruşturma ile ilgili olarak Posof Cumhuriyet Başsavcılığınca 07.05.2004 gün ve 95-51 sayı ile; sanık …’nın 765 sayılı TCK nun 188/1 maddesi uyarınca 2 kez cezalandırılması istemiyle kamu davası açılırken; diğer dosyadaki soruşturma ile ilgili olarak ise Posof Cumhuriyet Başsavcılığınca 13.05.2004 gün ve 37-7 sayılı fezleke düzenlenmiş ve Ardahan Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilerek, Ardahan Ağır Ceza Mahkemesi nezdinde sanık … ve kardeşi hakkında 765 sayılı Yasanın 201. maddesi uyarınca kamu davası açılması talep edilmiştir.
Ardahan Cumhuriyet Başsavcılığının bu yoruma iştirak etmeyerek, davanın Posof Asliye Ceza Mahkemesine ve tehdit suçundan açılmasını belirten 07.06.2004 gün ve 550-38 sayılı yetkisizlik kararı üzerine de, Posof Cumhuriyet Başsavcılığınca 21.06.2004 gün ve 130-32 sayılı iddianame ile; “….Sanık … ve …’nın Posof İlçe Merkezinde bulunan Karadeniz Restoran isimli işyerini çalıştırdıkları, mağdur…..’ın 2004 yılı başlarına kadar yaklaşık 4 ay söz konusu işyerinde çalıştığı, ancak mağdurun çalışması karşılığı alması gereken ücreti ve sanıklara verdiği borç paraları alamadığı için bu işyerinden ayrıldığı ve yine Posof’ta bulunan başka bir işyerinde çalışmaya başladığı anlaşılmıştır.
Kendi işyerlerinde bir süre çalıştığı için üzerinde hakları olduğunu düşündükleri mağduru tekrar iş yerlerine döndürmek isteyen sanıkların sürekli olarak mağduru tehdit ettikleri ve eğer tekrar eski işyerine dönmezse onu öldüreceklerini söyledikleri, bu amaçla mağdure ile görüşmek için haklarında dosya tefrik edilen….. ve …..isimli kişileri aracı olarak gönderdikleri ve bu kişilerin de mağdureye Karadeniz Restoranta dönmezse öldürüleceğini söyledikleri, sanıkların mağdureyi gerek çalıştığı dönem boyunca ve gerekse daha sonra tehdit etmek amacı ile işyerlerinde pala, muşta, kurusıkı tabanca gibi silahlar bulundurdukları (bu konuda ayrı olarak tahkikat yürütülmüştür) anlaşılmış olup, sanıkların atılı suçu işledikleri tanık beyanları ile de doğrulanmıştır.
Sanıkların eylemlerinin kül halinde TCK 201/b maddesinde düzenlenen ve TCK 179. maddesinde düzenlenen hürriyeti tahdit suçunun özel ağırlaştırılmış şeklini yaptırıma bağlayan zorla çalıştırmak sureti ile insan ticareti suçunu oluşturduğu, bundan dolayı sanıklar hakkında anılı maddeden kamu davası açılması için dosya fezlekeye bağlanarak Ardahan Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmiş ise de, Ardahan Cumhuriyet Başsavcılığının 2004/38 sayılı yetkisizlik kararı ile sanıkların eyleminin teselsül halinde tehdit, sövme, müessir fiil niteliğinde olduğu belirtilerek dosya Cumhuriyet Başsavcılığımıza iade edilmiştir.
Her ne kadar sanıklar hakkında Ardahan Cumhuriyet Başsavcılığının yukarıda belirtilen kararı sebebiyle tehdit suçundan mahkemenizde kamu davası açma zaruretinde kalınmışsa da, sanıkların eyleminin TCK 201/b maddesinde düzenlenen insan ticareti suçu niteliğinde olduğu, tehdit eylemlerinin bu suçun bünyesinde değerlendirilmesi gerektiğinden bundan dolayı yargılama görev ve yetkisinin üst görevli Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğundan tensiple birlikte görevsizlik kararı verilerek duruşma dosyasının Ardahan Ağır Ceza Mahkemesi Başkanlığına gönderilmesine karar verilmesi….” şeklindeki ifadelere yer verilmek fakat iddianame başlığına suç adı olarak; şartlı tehdit, sevk maddesi olarak ise; 765 sayılı TCK nun 188/1, 80. maddeleri yazılmak suretiyle kamu davaları açılmıştır.
Her iki iddianame ile açılmış olan kamu davaları Posof Asliye Ceza Mahkemesince 08.12.2004 gün ve 52-60 sayı ile birleştirilmiş ve yapılan yargılama sonunda Posof Asliye Ceza Mahkemesince 19.01.2005 gün ve 38-4 sayı ile; her iki sanığın beraatına hükmedilmiştir.
Yerel Cumhuriyet savcısının sanık … hakkındaki hükmü temyiz etmesi üzerine; Yargıtay 4. Ceza Dairesince 14.06.2006 gün ve 11547-12435 sayı ile; “ 21.06.2004 tarihli iddianamede açıklanan eyleme…” Yargıtay 8. Ceza Dairesince ise 20.02.2008 gün ve 12319-894 sayı ile; “Sevkteki eylem tanımına, temyiz edilen hüküm konusuna ve uygulamaya, temyizin kapsamına…” göre karşılıklı görevsizlik kararları verildiğinden, bu suretle oluşan olumsuz görev uyuşmazlığının çözümü için dosya Birinci Başkanlığa gönderilmekle, Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunca okundu, gereği konuşulup düşünüldü:
TÜRK MİLLETİ ADINA
CEZA DAİRELERİ BAŞKANLAR KURULU KARARI
Yukarıda açıklandığı şekilde Yargıtay 4. Ceza Dairesi ile Yargıtay 8. Ceza Dairesi arasında olumsuz görev uyuşmazlığı doğmuştur.
Dosya incelendiğinde;
Birinci iddianame ile açılan kamu davasının 765 sayılı Yasanın 188/1. maddesi uyarınca açıldığında kuşku bulunmadığı, buna karşılık ikinci iddianame ile açılan kamu davasında suç adı ve sevk maddelerinin 765 sayılı Yasanın 188/1. maddesindeki şartlı tehditi göstermesine rağmen, açıklama kısmında Posof Cumhuriyet savcısının eylemin aslında 765 sayılı Yasanın 201/b. maddesindeki suçu oluşturduğu yönündeki yorumunun yer aldığı görülmektedir.
765 sayılı Yasanın 188/1. maddesindeki suçla ilgili olarak temyiz davasına bakma yetki ve görevi Yargıtay 4. Ceza Dairesine ait olduğu halde, 765 sayılı Yasanın 201/b maddesindeki suçla ilgili olarak temyiz davasına bakma yetki ve görevi Yargıtay 8. Ceza Dairesine aittir.
Bu bakımdan ikinci iddianamedeki tavsifin hangi suça ilişkin olduğunun belirlenmesi gerekmektedir.
Dosya kapsamından, Posof ilçesinde işlenen suçla ilgili olarak, Posof Cumhuriyet savcısı, eylemin 765 sayılı Yasanın 201/b maddesindeki suçu oluşturduğu görüşünde olduğundan, dosyayı fezleke ile ağır ceza mahkemesine dava açma yetkisine sahip olan Ardahan Cumhuriyet Başsavcılığına göndermiştir. Ardahan Cumhuriyet savcısı ise bu yoruma iştirak etmemiş ve eylemin tehdit suçunu oluşturduğu görüşüyle dosyayı iade etmiştir.
Şu durumda, Posof Cumhuriyet savcısının ağır ceza mahkemesine dava açma yetkisi bulunmadığından, Posof Asliye Ceza Mahkemesine tehdit suçundan dava açmak dışında yapabileceği bir işlem kalmamıştır. Nitekim, Posof Cumhuriyet savcısı da bunu yapmıştır. Ancak, bunu yaparken, Ardahan Cumhuriyet savcısının yorumunu iddianamede eleştirmiş ve bu eylemin esas itibarıyla 765 sayılı Yasanın 201/b maddesindeki suçu oluşturduğundan, buna karşılık zorunlu olarak tehdit suçundan dava açmak zorunda kaldığından bahsetmiş ve Asliye Ceza Mahkemesinden dosyayı görevsizlikle Ağır Ceza Mahkemesine göndermesini talep etmiştir. Asliye Ceza Mahkemesi ise görevsizlik kararı vermemiş ve davaya sonuna kadar bakmıştır.
Sonuç olarak; Cumhuriyet Başsavcılığı teşkilatının bir bütünü teşkil etmesi, bu anlamda Ağır Ceza Mahkemesine açılacak davalar yönünden mülhakat Cumhuriyet savcısının değil ağır ceza Cumhuriyet savcısının yetkili bulunması hususları da birlikte değerlendirildiğinde, Posof Cumhuriyet savcısının ikinci iddianameye eklediği yorumun suçun tavsifi olarak değil Ardahan Cumhuriyet savcısının yorumuna yapılmış bir eleştiri olarak değerlendirilmesi gerekmektedir. Kaldı ki, Posof Cumhuriyet savcısının ağır ceza mahkemesinde görülmesi gereken 765 sayılı Yasanın 201/b maddesi uyarınca dava açma yetkisi de bulunmamaktadır.
Bu durumda her iki iddianame ile açılmış bulunan davaların 765 sayılı TCK nun 188/1. maddesindeki şartlı tehdit suçuna ilişkin olmaları nedeniyle temyiz davasına bakma görev ve yetkisi Yargıtay 4. Ceza Dairesine ait olduğundan, Yargıtay 4. Ceza Dairesinin görevsizlik kararının kaldırılmasına ve dosyanın incelenmek üzere bu daireye gönderilmesine karar verilmelidir.
SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle;
Yargıtay 4. Ceza Dairesinin 14.06.2006 gün ve 11547-12435 sayılı görevsizlik kararının kaldırılmasına, dosyanın yasal gereği yapılmak üzere Yargıtay 4. Ceza Dairesine gönderilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine, 20.03.2008 günü oybirliğiyle ile karar verildi.