Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2023/9999 E. 2023/8540 K. 05.06.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/9999
KARAR NO : 2023/8540
KARAR TARİHİ : 05.06.2023

MAHKEMESİ :… Mahkemesi

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece … Bölge Adliye Mahkemesi 28. Hukuk Dairesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı davalı … ile davalı mirasçı … vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalılardan …’in maliki olduğu minibüste şoför olarak çalıştığını, minibüsün 30.05.2016 tarihinde diğer davalıya devredildiğini, davacının en son günlük 75,00 TL ücretle çalıştığını, davacının kendi sosyal güvenlik primlerini kendisinin ödediğini, davacının fazla çalışma yaptığını, ayrıca … … ve genel tatil günleri ile hafta tatili günlerinde de çalıştığını, … sözleşmesinin davalı işveren tarafından haklı bir neden olmadan feshedildiğini ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatı ile birlikte fazla çalışma, hafta tatili ile … … ve genel tatil ücreti alacaklarının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalılar vekili cevap dilekçesinde; davacı ile aralarındaki ilişkinin işçi işveren ilişkisi olmadığını, adi ortaklık ilişkisi olduğunu, davalıların araçlarını, davacının ise emeğini ortaya koyarak bu adi ortaklığı oluşturduklarını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 20…..2019 tarihli ve 2017/481 Esas, 2019/285 Karar sayılı kararıyla; davacının davalılardan … nezdinde ticari araç şoförü olarak 30.05.2016 tarihine kadar bu tarihten sonra da minibüsün devredildiği diğer davalı … nezdinde fesih tarihine kadar belirsiz süreli … sözleşmesi ile ticari araç şoförü olarak çalıştığı, dava konusu olayda işyeri devri olgusunun gerçekleşmesi nedeni ile 4857 sayılı … Kanunu’nun (4857 sayılı Kanun) 6 ncı maddesi gereğince işyerinin veya bir bölümünün devrinde, devir tarihinde mevcut olan … sözleşmelerinin bütün hak ve borçlarıyla devralan işverene geçeceği, devreden işverenin sorumluluğunun devir tarihinden itibaren iki yıl süreyle sınırlı olduğu, … sözleşmesinin kıdem ve ihbar tazminatına hak kazandırmayacak şekilde sona erdiğini ispat yükümlülüğünün davalı işverenlerde olduğu, davalı işverenlerin bunu ispatlayamadığı, bu nedenle davacının kıdem ve ihbar tazminatlarına hak kazandığı, davacının ücretli izin sürelerinin kullandırıldığının yada ücretlerinin ödendiğinin izin defteri veya eş değer yazılı belgelerle davalı işverenler tarafından kanıtlanamadığı, bu nedenle izin alacağına hak kazandığı, dinlenen tanık beyanları ile davacının fazla çalışma yaptığını, … … ve genel tatil günlerinde çalıştığını ispatladığı, ancak ücretinin ödendiğini ispat yükünün davalı işverenlere ait olduğu, davalı işverenlerin bunu ispatlayamadığı, bu nedenle davacının bu alacaklara da hak kazandığı, davacının hafta tatili alacağının varlığını kanıtlayamadığından hafta tatili alacağı talebinin reddi gerektiği gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne karar vermiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç
… Bölge Adliye Mahkemesi 28. Hukuk Dairesinin 19.09.2019 tarihli ve 2019/2220 Esas, 2019/2141 Karar sayılı kararıyla; davalı taraf her ne kadar aralarında işçi işveren ilişkisi bulunmadığını, adi ortaklık olduğunu ileri sürmüş ise de dosya kapsamında adi ortaklık veya kiralamaya ilişkin bir belge bulunmadığı, davacının davalılara ait araçta şoför olarak çalıştığı, adi ortaklık veya kiralama hususunun ispatlanamadığı gerekçesiyle davalılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizin 26.01.2021 tarihli ve 2019/7722 Esas, 2021/2390 Karar sayılı kararı ile; davalılara ait aracın kaza ve ceza tutanakları ile vergi tutanaklarının celp edilmesi, bu kayıtlar birlikte değerlendirilerek tutanakların kimin adına düzenlendiği ve ödemelerin kim tarafından yapıldığının tespit olunması, aracın olağan ve olağanüstü giderlerinin kim tarafından karşılandığının belirlenmesi ve bu suretle işin görülmesinden kaynaklanan ekonomik riskin kimin üzerinde olduğunun açıklığa kavuşturulması, tanıkların davacı ile davalılar arasındaki ilişkinin tespitine yarar ayrıntılı beyanlarının alınması, davacının minibüsü davalının yönetim ve denetimi altında mı kullandığı ya da aracın işletilmesini davacının kendi adına mı gerçekleştirdiğinin belirlenmesi yönünde ayrıntılı bilgilerine başvurulması, tüm bu araştırmalar neticesinde elde edilecek delillerle dosya kapsamında yer … diğer deliller birlikte değerlendirilerek öncelikle davacı ile davalı arasında … ilişkisi, başka bir deyişle … sözleşmesinin bulunup bulunmadığının belirlenmesi, bundan sonra yapılacak değerlendirmeye göre taraflar arasında … sözleşmesi bulunduğu sonucuna varılması hâlinde davalının esnaf odası kaydı ve vergi kayıtları getirtilip dosyaya eklenmesi, davalıya ait minibüste kaç şoför çalıştığı, fiilen çalışan başka şoförler olup olmadığı, davalının bizzat çalışıp çalışmadığı vergi kayıtlarına göre esnaf-tacir ayrımına ilişkin parasal sınırlar gözetilerek işyerinin ticari işletme veya esnaf işletmesi niteliğinde olup olmadığının açıklığa kavuşturulması gerektiği gerekçeleri ile bozulmuştur.

B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; bozma ilâmına uyulmasına karar verildikten sonra … Vergi Dairesine, … İl Emniyet Müdürlüğüne, Küçükçekmece İlçe Emniyet Müdürlüğüne, Küçükçekmece Esnaf Odasına, Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezine, … Büyükşehir Belediyesine yazılan müzekkere cevapları, davacının çalışmasına ilişkin görgüye dayalı bilgisi olan davacı tanıklarının anlatımları ve dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, 34 M 0812 plaka sahibinin 30.05.2016 tarihine kadar davalı …, sonrasında ise diğer davalı … olduğu, davacının araçta şoför olarak çalıştığı, günlük belirli bir hasılatı araç sahibine ödediği, davalının ekonomik çalışmasının bedeni çalışmasına dayanmadığı, davalı ile davacı arasında ücret ve zaman bakımından bağımlılık ilişkisinin bulunduğu, … ve talimat verme yetkisinin davalıda olduğu, taraflar arasında işçi işveren ilişkisinin bulunduğu, devir nedeniyle feshe bağlı alacaklar olan ihbar tazminatı ve yıllık izin ücreti alacağından davalı …’in sorumlu olmadığı, …’in kabul edilen diğer işçilik alacaklarından sorumlu olduğu, davalı …’ın devralan işveren olarak kabul edilen tüm işçilik alacaklarından sorumlu olduğu, … sözleşmesinin kıdem ve ihbar tazminatına hak kazandırmayacak şekilde sona erdiğini ispat yükümlülüğünün davalı işverenlerde olduğu, davalı işverenlerin bunu ispatlayamadığı, bu nedenle davacının kıdem ve ihbar tazminatlarına hak kazandığı, davacının ücretli izin sürelerinin kullandırıldığının ya da ücretlerinin ödendiğinin izin defteri veya eş değer yazılı belgelerle davalı işverenler tarafından kanıtlanamadığı, bu nedenle izin alacağına hak kazandığı, dinlenen tanık beyanları ile davacının fazla çalışma yaptığını, … … ve genel tatil günlerinde çalıştığını ispatladığı, ancak ücretinin ödendiğini ispat yükünün davalı işverenlere ait olduğu, davalı işverenlerin bunu ispatlayamadığı bu nedenle davacının bu alacaklara hak kazandığı, davacının hafta tatili alacağının varlığını kanıtlayamadığından hafta tatili alacağı talebinin reddi gerektiği gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne karar vermiştir.
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı … ile davalı … mirasçısı … vekili temyiz isteminde bulunmuşlardır.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı … ile davalı mirasçı … vekili temyiz dilekçelerinde; taraflar arasında işçi işveren ilişkisi bulunmadığını, taraflar arsındaki ilişkinin adi ortaklık ilişkisi olduğunu ileri sürerek kararı temyiz etmişlerdir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, taraflar arasında işçi işveren ilişkisi bulunup bulunmadığına ve buna göre dava konusu işçilik alacaklarından davalıların sorumlu olup olmadığına ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 … maddeleri.

2. Mülga 1475 sayılı … Kanunu’nun, 4857 sayılı Kanun’un 120 nci maddesi atfıyla hâlen yürürlükte olan 14 üncü maddesi.

3. 4857 sayılı Kanun’un 4, 6, 17, 41, 44, 47 ncı maddeleri.

3.Değerlendirme
1. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkeme kararında ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı ve bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla, davalı … ile davalı mirasçı … vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Mahkemece karar başlığında davalı …’in vefat etmesi nedeniyle mirasçıları gösterilmiş ise de hüküm fıkrasının (a), (d) ve (e) bentlerinde hüküm altına alınan alacaklardan vefat eden bu davalının mirasçılarının sorumlu olduğunun açıkça belirtilmemiş olması hatalı olmuştur.

Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden İlk Derece Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 … maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca düzeltilerek onanması gerekir.

VII. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Davalı … ile davalı mirasçı … … vekilinin temyiz itirazlarının reddine,

2. Davalı … ile davalı mirasçı … vekilinin İlk Derece Mahkemesi kararına yönelik temyiz itirazının kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının, hüküm fıkrasının (a), (d) ve (e) bentlerinde yer … “davalı …” ibaresinden sonra gelmek üzere “mirasçıları” ibaresinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde davalılara iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,

05…..2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.