Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2023/9598 E. 2023/8427 K. 31.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/9598
KARAR NO : 2023/8427
KARAR TARİHİ : 31.05.2023

MAHKEMESİ :… Mahkemesi

Taraflar arasında görülen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davacı vekili ile davalılar … Sanayi AŞ (Mesa Şirketi) ve … İnşaat ve Ticaret AŞ (… Şirketi) vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin 13.09.2006-01.11.2012 tarihleri arasında davalı işverenlerin değişik işyerlerinde plastik doğrama ve montaj ustası olarak çalıştığını, … sözleşmesinin haksız ve bildirimsiz olarak feshedildiğini, ücretinin net 1.200.00 TL olduğunu, ancak Sosyal Güvenlik Kurumuna (SGK) … ücreti üzerinden bildirim yapılmadığını, ücretinin asgari ücret tutarının bankaya yatırılıp kalan kısmın elden ödeneceği taahhüt edilmesine rağmen çalıştığı süre boyunca ücret farklarının ödenmediğini, işyerinde ve gösterilen montaj alanlarında fazla çalışma yaptığını, hafta tatili ve genel tatil günlerinde de çalışmasına devam etmek zorunda kaldığını ancak bu çalışmaları karşılıklarının ödenmediğini ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatları ile ücret alacağı, yıllık izin ücreti, fazla çalışma ücreti ile … … ve genel tatil ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
1. Davalı … vekili cevap dilekçesinde; davacının müvekkili Şirket işçisi olmadığını ve husumet itirazında bulunduklarını, davacının işvereni olan diğer davalı MR Yapı ve Taahhüt Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti.nin (MR Yapı Şirketi) 2012 yılı Mart ve Nisan aylarında ve 2012 Temmuz ve … ayları arasında toplam 7 ay müvekkiline ait işyerinde doğrama kör kasası ve panjur kutusu imalat ve montajı işini üstlendiğini, talep konusu alacakların zamanaşımına uğradığını, davacının müvekkili Şirketten hiçbir hak ve alacağı bulunmadığını, taleplerin haksız ve dayanaksız olduğunu beyanla davanın reddini istemiştir.

2. Davalılardan … Şirketi vekili cevap dilekçesinde; müvekkili Şirket ile diğer davalı MR Yapı Şirketi arasında asıl işveren alt işveren ilişkisi bulunmadığını, her iki Şirketin iştigal konularının farklı olduğunu, iki ayrı ve bağımsız Şirket bulunduğunu ve diğer davalı Şirketin yaptığı işin belirli uzmanlık gerektiren kör kasa ve doğrama işlerinin yapılması işi olup bu ilişkinin asıl işveren alt işveren ilişkisi değil hizmet alımı ilişkisi olduğundan müvekkili Şirket hakkındaki davanın husumet yönünden reddi gerektiğini savunarak davanın reddini istemiştir.

3. Davalılardan MR Yapı Şirketi davaya cevap vermemiş,, dava ve duruşmalara da katılmamıştır.

III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 22.12.2015 tarihli ve 2014/101 Esas 2015/507 Karar sayılı kararı ile; davacının davalı … ile … Şirketinin oluşturduğu işyerlerinde kör kasa ve plastik doğrama işini üstlenen davalı MR Yapı Şirketinin işçisi olarak çalıştığı ve … sözleşmesinin … bitimi gerekçesi ile feshedildiği, taraflar arasında 4857 sayılı … Kanunu’nun (4857 sayılı Kanun) 2 nci maddesinin yedinci fıkrasındaki tanıma uygun bir asıl işveren alt işveren ilişkisi kurulduğu ve Mesa-… Adi Ortaklığının davacının talep konusu alacaklarından asıl işveren olarak alt işverenle birlikte sorumlu olacağı, davacının … sözleşmesinin haklı nedenle feshedildiği davalılarca savunulmadığı gibi herhangi bir fesih bildiriminin de sunulmadığı, tanık beyanlarından … bitimi gerekçesi ile … sözleşmelerinin sona erdirildiğinin anlaşıldığı, işin bitiminin işverene haklı fesih hakkı veren bir hâl olmadığı, emsal ücrete ilişkin kabulün dosya kapsamına uygun olduğu, davacıya izin kullandırıldığının imzasını taşıyan ücretli izin defteri veya eş değer belge ibrazı suretiyle kanıtlanmadığı, davacının 6 tam yıl hizmet süresine göre hak ettiği 90 günlük ücretli izin süresine ilişkin ücret alacağı olduğu, davacıya çalışma dönemine ilişkin ücretlerinin tam olarak ödendiğinin imzasını taşıyan bordro, makbuz ve benzeri yazılı delil veya banka kaydı ibrazı suretiyle kanıtlanmadığı gerekçeleriyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Birinci Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar Mesa Şirketi ile … Şirketi vekilleri tarafından temyiz yoluna başvurulmuştur.
2. Dairemizin 13.10.2019 tarihli ve 2016/6796 Esas, 2019/17273 Karar sayılı kararıyla; davalıların diğer temyiz itirazlarının reddine karar verilerek, davacının kabul edilen hizmet süresi içinde SGK belgelerine göre temyiz eden davalılar … Şirketi ve Mesa Şirketi ile ilgisi tespit edilemeyen … işyerinin 20.09.2006-18.11.2006 ve 01.12.2008-26…2012 tarihleri arasında çalıştığı görünen 1076207 sicil numaralı alt işveren MR Yapı Şirketine ait görünmekle birlikte diğer davalılar ile bu işyerinin ilgisinin dosya kapsamından tespit edilemediği, davacı asılın konuya ilişkin beyanın alınması gerektiği, aynı hususların tarafların vekillerinden ve MR Yapı Şirketinden de sorularak ilgili belgelerin gönderilmesi, belgeler ellerinde değilse nereden celbedileceğinin bildirilmesinin istenmesi gerektiği, yapılacak araştırma ve inceleme sonucunda belirtilen tarih aralıklarındaki sürenin hizmet süresine dâhil edilip edilmeyeceğinin açıklığa kavuşturulması gerektiği, davanın belirsiz alacak davası değil, kısmi dava olarak açıldığı, davaya karşı zamanaşımı gözetildiği, ancak davacı … Şirketi vekili tarafından ıslaha karşı süresinde içinde ileri süren zamanaşımı savunmasının değerlendirilmemesi gerektiği, müteselsil sorumluluk ilkesi gereği davalı … bakımından da ıslaha karşı zamanaşımı savunmasının gözetilmesi gerektiği gerekçeleriyle bozma kararı verilmiştir.

C. Mahkemece Birinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin 30.11.2021 tarihli ve 2019/374 Esas, 2021/455
Karar sayılı kararı ile; davacının, asıl işveren davalılar Mesa Şirketi ve … Şirketinin oluşturduğu ortak girişime (adi ortaklığa) ait inşaat işyerlerinde alt işveren MR Yapı Şirketi işçisi olarak 20.09.2006-15.11.2012 tarihleri arasında çalıştığı ve tüm çalışma döneminde Adi Ortaklığın asıl işveren konumunda olduğu, asıl işverenin sorumluluğu alt işverenin o işyeri ile ilgili … yükümlülükleri ile sınırlı olduğundan davacının tüm döneme ilişkin talep konusu alacaklarından adi ortaklığı oluşturan davalı Şirketlerin, adi ortaklığın tüzel kişiliği olmaması nedeniyle 6098 sayılı … Borçlar Kanunu’nun (6098 sayılı Kanun) 468 … maddesi uyarınca müteselsilen sorumlu oldukları belirtilerek ve bozma ilâmı doğrultusunda aldırılan bilirkişi raporuna itibar edilip ıslaha karşı zamanaşımı savunması gözetilerek davanın kısmen kabulüne ilişkin aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

D. İkinci Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili ve davalılardan Mesa Şirketi ile … Şirketi vekilleri tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

2. Dairemizin 15…2022 tarihli ve 2022/7054 Esas, 2022/7885 Karar sayılı kararıyla; hükmü temyiz eden davalılar vekillerinin tüm, davacı vekilinin ise diğer temyiz itirazlarının reddine karar verilerek, dosya içeriğinde yer … SGK kayıtlarına göre davacının davalı MR Yapı Şirketi nezdinde iki dönem hâlinde olmak üzere; 20.09.2006-18.11.2006 ve 01.12.2008-26…2012 tarihleri arasında çalıştığının anlaşıldığı, davalı Şirketler Mesa-… Adi Ortaklığının ise belirtilen dönemden, davalı MR Yapı Şirketi ile aralarında organik bağ veya asıl işveren alt işveren ilişkisi bulunmadığı gerekçesiyle sorumlu tutulmadığı, ancak bozma sonrası yapılan yargılama aşamasında celbedilen ve dosyada mevcut SGK belgelerinin incelenmesinden, davalı MR Yapı Şirketinin 01.10.2005-31.10.2008 tarihleri arasında Mesa-… Adi Ortaklığının alt işvereni olarak adı geçen Adi Ortaklıktan … aldığı; 01…2011 tarihinde kapsama alınıp 20.03.2013 tarihinde kapsamdan çıkış tarihleri arasında söz konusu Adi Ortaklığın alt işvereni olarak Kurum kayıtlarında yer aldığının görüldüğü, dava dilekçesindeki açıklamalar ve tanık Y.A’nın beyanları birlikte değerlendirildiğinde; davacı işçinin MR Yapı Şirketi çalışanı olarak göründüğü 20.09.2006-18.11.2006 tarihleri arasında diğer davalıların asıl işveren olduğu projelerde çalıştığı, keza yine davacı işçinin MR Yapı Şirketinin çalışanı olarak göründüğü 01.12.2008-26…2012 tarihleri bakımından ise 01…2011 tarihinden itibaren davacı işçinin yine diğer davalılardan oluşan Adi Ortaklığın asıl işveren olduğu projelerde çalıştığı; sonuç olarak davalılar Mesa Şirketi ile … Şirketinin sorumlu tutulmadıkları 20.09.2006-18.11.2006 ve 01…2011-26…2012 tarihleri arasındaki dönem için asıl işveren sıfatıyla sorumlu oldukları gerekçesiyle bozma kararı verilmiştir.

E. Mahkemece İkinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; bozma öncesi gerekçeler tekrar edilerek, bozma ilâmına uyulduğu ve bozma ilâmı doğrultusunda sorumlu oldukları tespit edilen Mesa Şirketi ile … Şirketinin, ilâmda belirtilen sorumluluk tarihlerini kapsayan şekilde … bilirkişi raporu aldırıldığı, bilirkişi raporundaki hesaplamalar ve değerlendirmeler bozma ilâmı gerekçesine ve dosyaya uygun bulunmakla, bilirkişi tarafından hesap edilen fazla çalışma ücreti, hafta tatili ücreti, … … ve genel tatil ücretinden dosya kapsamı ve davacının yaptığı işe göre takdiren 1/3 oranında indirime gidilerek davanın kısmen kısmen kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili ve davalılardan … Şirketi ile … Şirketi vekilleri tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı vekili temyiz başvurusunda; davalılar Mesa Şirketi ile … Şirketlerinin talep konusu yapılan alacak kalemlerinin bir kısmından sorumlu tutularak hüküm kurulmasının kanuna aykırı olduğunu, davalı MR Yapı Şirketinin diğer davalı Şirketlerin oluşturduğu … ortaklığının alt işvereni olduğunun dosya kapsamına celbedilen resmî yazılarla tespit edildiğini, müvekkili lehine hükmedilen vekâlet ücretinin hatalı hesaplandığını, zira ilâmda 9.200,00 TL vekâlet ücretinin 4.796,88 TL’ sinden MR Yapı Şirketinin … başına sorumlu olduğunun tespitine ve 4.403,12 TL’sinden tüm davalıların sorumlu olduğunun tespitine yönelik hüküm kurulduğu, ancak tüm davalıların sorumlu olduğu miktarlar toplamı hesaplandığında zaten hükmedilen 9.200,00 TL’yi aştığı; bu nedenle vekâlet ücretinin tamamından tüm davalıların müştereken ve müteselsilen sorumlu oldukların, bozma ilâmının dışına çıkılarak vekâlet ücretinin bölünerek davalıların sorumluluğunun tespitinin yerinde olmadığını belirterek kararın bu yönlerden bozulmasını talep etmiştir.

2. Davalı … Şirketi
vekili temyiz başvurusunda; davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağı, zamanaşımı savunmasına Mahkemece itibar edilmediğini, ücret alacaklarının 6098 sayılı Kanun’un 147 nci maddesi ve 4857 sayılı Kanun’un 32 nci maddesine göre beş yıllık zamanaşımına tâbi olduğu, müvekkili Şirket ile diğer davalı MR Yapı Şirketi arasında asıl işveren alt işveren ilişkisi bulunmadığını, müvekkil Şirket açısından davanın husumet yönünden reddi gerektiği, davacı müvekkili Şirket çalışanı olmadığından; müvekkili Şirketin, davacının işçilik alacakları bakımından fazla çalışma yapıp yapmadığını, …-tatil vs. çalışmasının olup olmadığını, bu çalışmaları gerçekten diğer davalı işverenin talebiyle ve usulüne uygun şekilde mi yoksa hakkın kötüye kullanılması suretiyle mi yaptığını, yaptıysa da çalışmalarının karşılığının kendisine ödenip ödenmediğini bilebilecek durumda olmadığını, davacının, ödenenin üzerinde fazla çalışma yaptığını yazılı delil ile ispat etmesi gerektiğini davacının yıllık izin ücreti alacağı konusunda isticvap edilmesi gerektiğini belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

3. Davalı … vekili temyiz başvurusunda; davada işveren sıfatlarının bulunmadığını, zira davacı işçinin 20.09.2006-18.11.2006 ve 01…2011-26…2012 tarihleri arasında müvekkili Şirkete ait işyerinde çalışmadığını, davanın zamanaşımından reddi gerektiğine ilişkin savunmasının göz önüne alınmadığını beyanla kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, davalılardan Mesa Şirketi ile … Şirketinin dava konusu alacaklardan sorumlu oldukları dönemin belirlenmesi ile davacı lehine hükmedilen vekâlet ücretinin miktarına ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 sayılı Kanun) 428 … maddesi, 438 … maddesinin yedinci fıkrası ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası,

2. Mülga 1475 sayılı … Kanunu’nun, 4857 sayılı Kanun’un 120 nci maddesi atfıyla hâlen yürürlükte olan 14 üncü maddesi.

3. 4857 sayılı Kanun’un 2 … maddesi ve ilgili diğer hükümleri.

4. Karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin (AAÜT) 13 üncü maddesinin “Tarifelerin üçüncü kısmına göre ücret” kenar başlıklı 13 üncü maddesinin birinci fıkrası şöyledir:
” (1) Bu Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, davanın görüldüğü mahkeme için bu Tarifenin ikinci kısmında belirtilen maktu ücretlerin altında kalmamak kaydıyla (7 nci maddenin ikinci fıkrası, 10 uncu maddenin üçüncü fıkrası ile 12 nci maddenin birinci fıkrası, 16 ncı maddenin ikinci fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla) bu Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir.”

3. Değerlendirme
1. Temyizen incelenen Mahkeme kararında ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı ve bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; hükmü temyiz eden davalıların tüm, davacının aşağıda yer … paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Somut uyuşmazlıkta; Mahkemece davalıların müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulmaları suretiyle hüküm altına alacak tutarı toplamda, 18.579,92 TL olup karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT’nin 13 üncü maddesinin birinci fıkrasında yer … düzenleme gereği davacı lehine hükmedilmesi gereken vekâlat ücreti 9.200,00 TL olmalıdır. Bun rağmen Mahkemece yanılgılı değerlendirme sonucu, davalı Şirketlerin vekâlet ücreti yönünden sorumluluğu ayrıştırılarak yazılı şekilde hüküm tesis edilmesi hatalı olup bozma sebebidir.

Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 6100 sayılı Kanun’un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun’un 438 … maddesinin yedinci fıkrası hükmü uyarınca Mahkeme kararının düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Davalılar … AŞ ve … İnşaat ve Ticaret AŞ vekillerinin tüm, davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,

2. Davacı vekilinin Mahkeme kararına yönelik temyiz itirazının kabulü ile Mahkeme kararının, hüküm fıkrasında yer … davacı lehine hükmedilen vekâlet ücretine ilişkin “Davacı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT ne göre 9.200,00-TL vekalet ücretinin 4.796,88 TL’sinin …’nden, ‭4.403,12‬ TL’sinin tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen alınmasına davacıya verilmesine,” şeklindeki bendinin hükümden tamamen çıkartılarak yerine “Davacı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre 9.200,00 TL vekâlet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,” bendinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde davacı tarafa iadesine,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlerden davalılar Mesa Şirketi ve … Şirketine yükletilmesine,

Dosyanı Mahkemesine gönderilmesine,

31.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi