Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2023/9478 E. 2023/13738 K. 04.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/9478
KARAR NO : 2023/13738
KARAR TARİHİ : 04.10.2023

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/2167 E., 2022/2067 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun kabulü ile davanın kabulü
İLK DERECE MAHKEMESİ : … 8. … Mahkemesi
SAYISI : 2021/119 E., 2022/110 K.

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak esas hakkında yeniden hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin hizmet alım sözleşmeleri kapsamında davalı Bakanlığa bağlı hastanede çalıştığını, 02.04.2018 tarihinde 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (696 sayılı KHK) kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirildiğini, alt işveren bünyesinde çalışmakta iken ücretinin asgari ücretin %40 oranında fazlası olarak belirlenerek ödendiğini, kadroya geçerken … … sözleşmesi imzaladığını ve ücretinin yine asgari ücretin %40 oranında fazlası olarak belirlendiğini, ancak davalı tarafından eksik ödeme yapıldığını, ikramiye ve ilave tediyelerinin de eksik ödendiğini ileri sürerek ödenmeyen ücret, ilave tediye, ikramiye, fazla çalışma, … bayram ve genel tatil ücreti fark alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; zamanaşımı def’inde bulunduklarını, kadroya geçiş sonrası Yüksek Hakem Kurulu kararı ile uygulamaya konulan toplu … sözleşmesi hükümleri dikkate alınarak davacının ücretinin belirlendiğini, ücrette indirimin veya hukuka aykırı bir uygulamanın söz konusu olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının kadroya geçişi sırasında imzalamış olduğu 02.04.2018 tarihli belirsiz süreli … sözleşmesinin 7 nci maddesinde davacının ücretinin yıllara göre asgari ücretin yüzdelik oransal fazlası olarak kararlaştırılmasına karşın bu şekilde ödeme yapılmadığı, her dönem bir önceki döneme göre %4 zamlar üzerinde tahakkuklar yapılarak ödendiğinin anlaşıldığı ve belirsiz süreli … sözleşmenin ücrete ilişkin 7 nci maddesinin uygulanmadığı, 01.01.2021 tarihli ücret tutarının 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin Geçici 23. Maddesi Uyarınca İdarelerce Sürekli İşçi Kadrolarına Geçirilen İşçilerin Ücret ile Diğer Mâli ve Sosyal Haklarının Belirlenmesinde Esas Alınacak Toplu … Sözleşmesi’nin uygulama süresinin 31.10.2020 tarihinde son bulması, 2020 yılı Kasım ayına ilişkin ücret bordrosunda yapılan Sendika aidat kesintisinden davacının … Sağlık … Sendikası üyesi olduğunun tespit edildiği, … Ağır Sanayii ve Hizmet Sektörü Kamu İşverenleri Sendikası ile … Sağlık … Sendikası arasında bağıtlanmış olan 01.01.2019-31.12.2020 döneminde geçerli toplu … sözleşmesi hükümlerinden yararlandırıldığının belirgin olduğu, alacak hesabına ilişkin bilirkişi raporunun denetime elverişli ve hüküm kurmaya yeterli olduğu belirtilerek uyuşmazlık konusu alacakların bilirkişi raporda yer alan tutarlarda hüküm altına alınması ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağını, davacının … sözleşmesinde belirlenen ücretin çok üzerinde ücret aldığını, toplu … sözleşmesiyle davacının ücretinde artış olduğunu, bordrolardan da görüleceği üzere 31.12.2018 tarihindeki ücreti korunarak bu ücretin üzerine %4’lük zam yapıldığını, herhangi bir ücret indirimine gidilmediğini, davacının dava dilekçesinde talep etmiş olduğu gibi her yıl belirlenen asgari ücrete … sözleşmede yer alan oranın eklenmesi, bu şekilde belirlenen miktarın üzerine toplu … sözleşmesinde belirlenen oran eklendikten sonra bir de toplu … sözleşmesinde belirlenen tüm kalemlerin eklenmesinin davacının sebepsiz zenginleşmesine yol açacağını, davacı iddiasının aksine ücret ve zamlar konusunda sözleşmenin esaslı unsurlarında asıl işveren müvekkili Kurumun bilgisi dışında ve rızası hilafına yapılan değişikliklerin müvekkilini bağlamayacağını, zira davacı iddiasına dayanak yapılan sözleşmenin Bakanlığın çeşitli birim ve taşra müdürlüklerince Sağlık Bakanlığının bilgisi ve iradesi dışında düzenlendiğini, kanuna aykırı ilave tediye alacağı talebinin de reddi gerektiğini, bilirkişi raporunun denetime elverişli olmadığını ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması ve davanın reddine karar verilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının kadroya geçirilirken imzalanan … sözleşmesinde ücret miktarının asgari ücretin belli oranda fazlası olarak belirlendiği ve bu kuralın her asgari ücret artış dönemi için işvereni bağlayacağı, davacıya toplu … sözleşmesi uyarınca her dönem için %4 zam uygulanarak hesaplanan miktar nazara alındığında davacının kadroya geçtikten sonraki ücretinin taraflar arasında düzenlenen … sözleşmesine uygun olarak ödenmediği, konuya ilişkin emsal içtihat gereğince de kadroya geçiş aşamasında imzalanan … sözleşmesinde, ücretin her ay için ileriye etkili olarak asgari ücretin belli bir oranda fazlası şeklinde ödeneceği kararlaştırılmışsa sözü edilen kuralın her asgari ücret artış dönemi için işvereni bağlayacağı, buna göre taraflar arasında düzenlenen … sözleşmesi hükmü dikkate alındığında dava konusu alacakların hüküm altına alınmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, ancak ilave tediye alacağına uygulanması gereken faiz oranının yasal faiz olduğu, bankalarca mevduata uygulanan en yüksek faize hükmedilmesinin hatalı olduğu gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasına ve esas hakkında yeniden hüküm kurulma suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz başvuru dilekçesinde; istinaf başvurusundaki sebepleri tekrar etmiş ve müvekkili Bakanlık tarafından mevzuat ve sözleşme hükümlerine göre uygulama yapıldığını, davacının ücretinde herhangi bir indirime gidilmediğini savunarak Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacı işçinin, kadroya geçişte düzenlenen belirsiz süreli … sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin tespiti ile fark alacaklarının bulunup bulunmadığı ile hüküm altına alınan alacaklara işletilen faiz türü ve oranının doğru belirlenip belirlenmediği konularına ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 4857 sayılı … Kanunu’nun 22 ve 32, 34 üncü maddeleri, 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu … Sözleşmesi Kanunu’nun 53 üncü maddesinin ikinci fıkrası, 6772 sayılı Devlet ve Ona Bağlı Müesseselerde Çalışan İşçilere İlave Tediye Yapılması ve 6452 Sayılı Kanunla 6212 Sayılı Kanunun 2 nci Maddesinin Kaldırılması Hakkında Kanun’un 1 vd. maddeleri, 696 sayılı KHK ile 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’ye eklenen geçici 23 üncü madde.

3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davalı … harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

04.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.