Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2023/9457 E. 2023/8503 K. 01.06.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/9457
KARAR NO : 2023/8503
KARAR TARİHİ : 01.06.2023

MAHKEMESİ :… Mahkemesi

Taraflar arasında görülen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalıya ait işyerinde işçi olarak çalışırken fazla çalışma ücretlerini alamaması nedeniyle … sözleşmesini haklı sebeple feshettiğini,, son ücretinin net 2.400,00 TL olduğunu kıdem tazminatı, yıllık izin, fazla mesai alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek söz konusu alacaklarının tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili yasal süresi içinde cevap dilekçesi sunmamıştır.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 10.09.2015 tarihli 2014/131 Esas, 2015/548 Karar sayılı kararı ile; işverenin haklı fesih nedenlerini ispatlayamadığı, davacı işçinin fazla çalışma alacakları nedeniyle … sözleşmesini haklı nedenle feshettiği, işverenin yıllık izinlerinin tamamının kullanıldığını ispatlayamadığı ve yıllık izin ücretinin ödenmesi gerektiği, davacı işçinin tanık beyanları ile fazla çalışma yaptığını ispatladığı, davalı tarafın süresinde zamanaşımı definde bulunmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizin 22.05.2019 tarihli 2016/2295 Esas, 2019/11820 Karar sayılı kararıyla; hükme esas alınan bilirkişi raporunda tanıkların kesintili çalışmayı açıklamadıkları gerekçesiyle 2005-2013 yılları arasında toplam 7 yıl, 7 ay, 25 … süreyle çalıştığı kabul edilerek hesaplama yapıldığı, ancak çalıştığı süre bakımından ispat yükü üzerinde olan davacı işçinin kesintisiz çalıştığını yöntemince kanıtlayamadığından kayıtlarda geçen süre ile sınırlı olarak hesaplamaya gidilmesi yönünde hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; bozma ilâmına uyulmasına karar verilerek davacı tarafça kesintisiz çalışmaya dair somut delil sunulmadığından bozma ilâmı doğrultusunda hesaplama yapılması için dosya bilirkişiye gönderilmiş, sunulan ek rapora göre karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; hukuki yarar yokluğundan davanın reddi gerektiğini, davacının dava konusu alacaklara hak kazanamayacağını, reddedilen kısım yönünden vekâlet ücreti takdir edilmemesinin, faiz türünün ve faiz başlangıç tarihinin hatalı olduğunu belirterek temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık davacının çalışma süresinin tespiti ve vekâlet ücretine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 sayılı Kanun) 428 … maddesi, 438 … maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası.

3. Değerlendirme
1. Temyizen incelenen Mahkeme kararında ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı ve bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; davalı vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Bozma ile davalı lehine oluşan usuli kazanılmış hak gözetildiğinde, bozma sonrası yargılama sonucunda bozma öncesinde hüküm altına alınan miktarın üstünde bir miktara hükmedilemez. Mahkemece kazanılmış hak ihlal edilemeyeceği gerekçesiyle bozma öncesi miktarla sınırlı olarak hüküm kurulması gerekirken taleple bağlılık gerekçesiyle hüküm kurulması hatalı ise de karar sonucu itibarıyla yerindedir.

3. Fazla çalışma alacağından yapılan indirim nedeniyle reddedilen kısım dışında 5.911,76 TL alacak talebi reddedilmiş olmasına rağmen davalı lehine vekâlet ücreti hükmedilmemesi hatalı olup bu husus bozmayı gerektirir.

Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun’un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun’un 438 … maddesinin yedinci fıkrası hükmü uyarınca Mahkeme kararının düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeple ;
Davalı vekilinin Mahkeme kararına yönelik temyiz itirazının kabulü ile Mahkeme kararının hüküm fıkrasının (7) nolu bendine … bir cümle olarak; “Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 5.100,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,” ibaresinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Peşin alınan harcın talep halinde ilgilisine iadesine,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

01…2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.