Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2023/8647 E. 2023/8520 K. 05.06.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/8647
KARAR NO : 2023/8520
KARAR TARİHİ : 05.06.2023

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (…) Mahkemesi

Taraflar arasında görülen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesince Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin 15.07.1998-13.09.2011 tarihleri arasında en son şef garson olarak çalıştığını, müvekkilinin … sözleşmesini sigorta primlerinin … ücret üzerinden bildirilmemesi ve fazla çalışma, … … ve genel tatil ve hafta tatili ücretlerinin ödenmemesi nedeni ile haklı sebeple feshettiğini belirterek kıdem tazminatı, yıllık izin ücreti, fazla çalışma ücreti, hafta tatili ücreti, … … ve genel tatil ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı iddialarının gerçeği yansıtmadığını, davacının fazla çalışma yapmadığını, hafta içi tatil izni kullandığını, resmî tatillerde çalışma yapılmadığını, davacının davalı Şirketi ibra ettiğini savunarak davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının ödenmeyen fazla çalışma ücreti, … … ve genel tatil ücreti ile yıllık izin ücreti alacaklarının bulunduğu, davalı işveren tarafından prime esas kazançlarının Sosyal Güvenlik Kurumuna (SGK) eksik bildirildiği, bu nedenle davacı feshinin haklı sebeple feshedildiği gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesinin 01.11.2017 tarihli ve 2017/9132 Esas, 2017/23755 Karar sayılı ilâmı ile; davacının asgari ücret ve bahşişten oluşan … ücreti ile giydirilmiş ücrete eklenen yemek bedelinin açıklığa kavuşturularak kıdem tazminatına esas ücretin belirlenmesi gerektiği, mülga 1475 sayılı … Kanunu’nun (1475 sayılı Kanun) uygulandığı dönem içerisinde, davacının hak kazandığı izin sürelerinin anılan Kanun’a göre hesaplanması gerekirken, tüm hesaplamanın 4857 sayılı … Kanunu (4857 sayılı Kanun) doğrultusunda yapılmasının hatalı olduğu, yıllık izne ilişkin ücret hesaplanırken ayrıca davacı asılın beyanının da alınması gerektiği, dinlenilen tanık beyanları ve dosya kapsamına göre davacının kış döneminde fazla çalışma yapmadığı, yazın ise haftalık 15 saat fazla çalışma yaptığı kabulü ile fazla çalışma ücretinin hesabı gerekirken yanılgılı değerlendirme ile hüküm kurulmasının hatalı olduğu, 22.09.2011 tarihli ibranamenin makbuz olduğu kabul edilerek yazılı miktarların kıdem ve ihbar tazminatı alacaklarından mahsubu gerektiği, ayrıca davacının 31.12.1998–03.08.1999 ve 31.12.2001-02.04.2002 tarihleri arasında davalı işyerinde sigortalı çalışması bulunmadığından bu husus tanıklara sorulmaksızın kesintisiz çalışma olgusuna dayanılarak ilgili alacakların hesabının hatalı olduğu gerekçesi ile Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; bozma ilâmı doğrultusunda kapsama alınan ek rapor doğrultusunda; davacının giydirilmiş ücreti 1.785,00 TL kabul edilerek, hizmet süresi bakımından SGK kayıtları esas alınarak, ibranamede yazılı miktarlar kıdem ve ihbar tazminatından mahsup edilmek suretiyle, yıllık izin ücreti alacağı bakımından 1475 sayılı Kanun hükümleri dikkate alınarak, fazla çalışma ücreti alacağı bakımından yazın haftalık 15 saat fazla çalışma yaptığı kabulü ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ve davalı vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.

B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı vekili; davacının brüt ücreti 1.785,00 TL olarak kabul edildiği hâlde fazla çalışma ücreti ile yıllık izin ücreti alacaklarının asgari ücret üzerinden hesaplanmasının hatalı olduğunu, savunma ve işverenin diğer kayıtlarıyla çelişen, ödendiği banka kaydı yahut işverence sunulan kayıtla ispatlanmayan ibranamenin makbuz hükmünde dahi sayılmaması gerektiğini belirterek Mahkeme kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

2. Davalı vekili; davacının asgari ücret ile çalıştığını, 31.12.1998-03.08.1999 ile 31.12.2001-02.04.2022 tarihleri arasında müvekkil nezdinde sigortalı çalışması bulunmadığını, davacıya yapılan ödeme nedeniyle kıdem tazminatı alacağının reddi gerektiğini, davacının yıllık izinlerinin kullandırıldığının tanık beyanı ile … olduğunu, davacının fazla çalışma süresinin davacı tarafından fiilen yapılan … ve işyerinin özelliği dikkate alınarak hesap edilmesi gerektiğini, … … ve genel tatil ücreti yönünden davalı tanıklarının beyanlarının dikkate alınmamasının hatalı olduğunu belirterek Mahkeme kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacının hizmet süresi, kıdem tazminatı hesabında dikkate alınacak giydirilmiş ücretin miktarı, yıllık izin ücreti ile fazla çalışma ücreti alacaklarının miktarı ile ibranamenin makbuz hükmünde değerlendirilip değerlendirilemeyeceğine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 sayılı Kanun) 428 … maddesi, 438 … maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası.

2. 4857 sayılı Kanun’un 32, 41, 44, 53, 57, 59 uncu maddeleri ile aynı Kanun’un 120 nci maddesi atfıyla hâlen yürürlükte bulunan mülga 1475 sayılı Kanun’un 14 üncü maddesi, mülga 49 uncu maddesi, mülga 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 23 ila 31 … maddeleri.

3. Değerlendirme
1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan 1086 sayılı Kanun’un 428 … maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer … sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında özellikle temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenlere göre bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davacı ve davalı vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin davalı tarafa yükletilmesine,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

05…..2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.