Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2023/8418 E. 2023/7576 K. 23.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/8418
KARAR NO : 2023/7576
KARAR TARİHİ : 23.05.2023

MAHKEMESİ :… Mahkemesi

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davalı vekilinin başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmiş ve Dairemizin 14.01.2021 tarihli ve 2020/6653 Esas, 2021/996 Karar sayılı kararı ile dava konusu 10.01.2018-01.10.2018 tarihleri arası dönem yönünden muvazaa kabulünün hatalı olduğu, davacının davalının taraf olduğu toplu … sözleşmelerinden yararlanması için sendikaya üye olması, üyeliğin işverene bildirilmesi veya dayanışma aidatı kesilmesini talep etmesi gerektiği, davacının muvazaa nedeniyle … itibaren davalı Belediyenin işçisi sayılmasının başkaca bir işleme gerek kalmaksızın davalı Belediyenin tarafı olduğu toplu … sözleşmelerinden yararlandırılmasına imkân vermeyeceği gerekçesi ile bozulmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince bozma kararına uyulmasına karar verilmesi sonrası yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmiş ve Dairemizin 20…..2022 tarihli ve 2022/7409 Esas, 2022/8032 Karar sayılı kararı ile davacının sendika üyeliğinin davalı Belediyeye bildirilmediği, bu hâlde uyulan bozma ilâmının gereği olarak davacının toplu … sözleşmesinden yararlanamayacağı gerekçesiyle İlk Derece Mahkemesi kararının yeniden bozulmasına karar verilmiştir.

Dairemiz bozma kararına İlk Derece Mahkemesince direnilmesi üzerine, karar davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; 6100 sayılı Hukuk Mahkemeleri Kanunu’nun 373 üncü maddesinin beşinci fıkrası gereğince Dairemizce yapılan incelemede;

6356 sayılı Sendikalar ve Toplu … Sözleşmesi Kanunu’nun (6356 sayılı Kanun) 42 nci maddesinde toplu … sözleşmesi yapmaya yetkili sendikanın başvuru süreci ana hatları ile düzenlenmiş olup ikinci fıkrasında Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının, kayıtlarına göre başvuru tarihi itibarıyla bir işçi sendikasının yetkili olduğunu tespit ettiğinde; başvuruyu, işyeri veya işletmedeki işçi ve üye sayısını işverene bildireceği düzenlenmiştir. Bu bildirim ile 6356 sayılı Kanun’un 43 üncü maddesine göre yetki itirazı sürecinin işletilmesi mümkün olmaktadır.

6356 sayılı Kanun’un 39 uncu maddesinde ise yetkili sendikanın bağıtladığı toplu … sözleşmesinden yararlanma koşulları düzenlenmiştir. Buna göre sözleşmenin imzalanması tarihinde taraf sendikaya üye olanlar yürürlük tarihinden, imza tarihinden sonra üye olanlar ise üyeliklerinin taraf işçi sendikasınca işverene bildirildiği tarihten itibaren toplu … sözleşmesinden yararlanabilirler.

6356 sayılı Kanun’un yukarıda belirtilen maddeleri birlikte değerlendirildiğinde; 39 uncu maddede, imza tarihinde üye olan işçilerin toplu … sözleşmesinden yararlanmaya başlama tarihlerinin yürürlük tarihi olarak belirtilmesinin esasen 42 nci madde ile bağlantılı olduğu sonucuna ulaşılmaktadır.

Şöyle ki işveren, toplu … sözleşmesinin tarafı olan sendikaya üye olan işçileri ve sayısını Kanun’un 42 nci maddesi doğrultusunda yetki sürecinde öğrenmektedir. Dolayısıyla işveren, toplu … sözleşmesinin imza tarihinde üye olan işçileri zaten bilmekte olduğundan ayrıca bir bildirime gerek bulunmaksızın bu işçiler, toplu … sözleşmesinden yürürlük tarihinden itibaren yararlanabilmektedir. Toplu … sözleşmesinin imza sürecinden sonra üye olanların işverence bilinebilmesi ise üyeliğin işverene bildirilmesi ile mümkün olabilmektedir. Bu sebeple toplu … sözleşmesinin imza tarihinden sonra taraf sendikaya üye olan işçilerin toplu … sözleşmesinden yararlandırılmaları, işverene üyeliğin bildirilmesi şartına bağlanmıştır.

Ne var ki toplu … sözleşmesi yapmaya yetkili sendikanın tespitinde alt işveren işçileri hesaba katılmadığından; asıl işverene, alt işveren işçilerinin sendikaya üyeliklerinin de bildirilmesi şeklinde bir usul bulunmamaktadır. Şu durumda asıl işveren, yetki sürecinde de alt işveren işçilerinin sendikaya üyeliklerinden haberdar olamamaktadır.

Davacı tarafça emsal olduğu bildirilen dosyalarda farklı sonuca ulaşılmış ise de konunun yukarıda açıklanan durumlar da dikkate alınarak yeniden değerlendirilmesinde; somut uyuşmazlıkta olduğu gibi asıl alt işveren ilişkisinin muvazaaya dayandığının ya da geçerli olarak kurulmadığının ve işçinin çalışma süresinin en başından itibaren asıl işverenin işçisi olduğunun belirlendiği durumlarda; işçi, toplu … sözleşmesinin imza tarihinde yetkili sendikaya üye olsa da … işveren olan asıl işverenin toplu … sözleşmesinden yararlanabilmesi; ancak taraf sendika üyeliğinin … işverene bildirildiği tarihten itibaren mümkündür. Somut uyuşmazlık dönemi için davacının sendika üyeliği, toplu … sözleşmesinin tarafı Sendika tarafından davalı Belediyeye bildirilmediği gibi davacının da toplu … sözleşmesinden yararlanma talebi ile davalı Belediyeye bir başvurusu olmamıştır.

Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 16.03.2022 tarihli ve 2021/(22)9-310 Esas, 2022/331 Karar sayılı kararı ile işçinin sendika üyeliğinin davalı Belediyeye bildirilmemesinin Belediyenin muvazaalı işleminden kaynaklandığı, davalının bildirim yapılmasını engellediği, bu durumda kendi kusuruna dayanarak bir hak elde edemeyeceği, sendika üyeliğinin bildirilmesi şartı aranmaksızın işçinin toplu … sözleşmesi hükümlerinden yararlanabileceği şeklindeki görüşün tartışıldığı ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu çoğunluğunca benimsenmediği de görülmektedir.

20…..2022 tarihli ve 2022/7409 Esas, 2022/8032 Karar sayılı bozma kararına direnilmesine karar verilmiş ise de belirtilen sebeplerle Dairemiz kararının usul ve kanuna uygun olduğu anlaşıldığından, dosyanın temyiz incelemesi için Yargıtay Hukuk Genel Kuruluna gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.

KARAR
Açıklanan sebeple;
Dosyanın YARGITAY HUKUK GENEL KURULUNA GÖNDERİLMESİNE,

23.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.