YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/7206
KARAR NO : 2023/13826
KARAR TARİHİ : 05.10.2023
MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/887 E., 2023/236 K.
KARAR : Ek karara yönelik istinaf başvurusunun kabulü ile asıl karara yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : … 4. … Mahkemesi
EK KARAR TARİHİ : 19.03.2021
SAYISI : 2020/327 E., 2020/959 K.
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, İlk Derece Mahkemesince kararın miktar itibarı ile kesin olduğu belirtilerek 19.03.2021 tarihli ek karar ile istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesinin 19.03.2021 tarihli ek kararı ile asıl kararına karşı davalı vekilince istinaf yoluna başvurulmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesince, İlk Derece Mahkemesinin ek kararının yerinde olmadığı sonucuna varılarak 19.03.2021 tarihli ek kararın kaldırılması ile asıl karar yönünden yapılan istinaf incelemesinde istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı Bakanlığa bağlı işyerinde çalıştığını, 02.04.2018 tarihinde 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (696 sayılı KHK) kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirildiğini, alt işveren bünyesinde çalışmakta iken ücretinin asgari ücretin belirli bir oran fazlası olarak belirlendiğini ve ödendiğini, kadroya geçerken … … sözleşmesi imzaladığını ve ücretinin yine asgari ücretin belirli bir oran fazlası olarak belirlendiğini, ancak 01.01.2019 tarihinden itibaren davalı tarafından … … sözleşmesindeki oran uygulanmaksızın eksik ödeme yapıldığını iddia ederek ücret farkı, ilave tediye farkı ile … bayram ve genel tatil ücret farkı alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; yargı yolu itirazında ve zamanaşımı def’inde bulunmuş, kadroya geçişi yapılan işçilerin ücret ile mali ve sosyal haklarının Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan ve 31.10.2020 tarihine kadar uygulanacak olan toplu … sözleşmesi hükümlerine göre belirlenmesi gerektiğini, bu hükme göre davacının ücretine 31.12.2018 tarihli ücreti korunarak %4 zam yapıldığını, herhangi bir ücret indirimine gidilmediğini ve takip eden dönemlerde de Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının yazısındaki zamların uygulandığını, davacının alacaklarının eksiksiz ödendiğini, işçilerin sözleşmesinde belli oranların yazılmış olması hâlinde dahi oranların geçersiz olduğunu, davacı tarafça istenen faiz oranına ve faiz başlangıç tarihine de itiraz ettiklerini belirterek davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
1. İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacı ile davalı İdare arasında imzalanan belirsiz süreli … sözleşmesinde davacının ücretinin asgari ücretin belirli bir oran fazlası olacağına dair düzenleme olduğundan hareketle belirsiz süreli … sözleşmesinin ve toplu … sözleşmesinin ilgili hükümleri uyarınca yapılan hesaplama doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
2. Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine İlk Derece Mahkemesinin 19.03.2021 tarihli ek kararı ile davalının istinaf başvurusunun, hükmün kesin olduğu gerekçesiyle reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına ek kararı ile asıl kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili istinaf dilekçelerinde; kararın ileriye yönelik etkisi bulunduğunu ve kesin olmadığını, davacının Bakanlık nezdinde sürekli işçi kadrosuna 696 sayılı KHK ile değişik 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin (375 sayılı KHK) geçici 23 üncü maddesi uyarınca 02.04.2018 tarihinde geçirildiğini, bundan önceki dönemlerde Bakanlıktan hizmet alım yoluyla ihale alan şirketlerle akdettiği … … sözleşmelerine göre çalışan davacının sürekli işçi kadrosuna geçirildikten sonra da hizmet alım sözleşmelerinin devam ettiği döneme ilişkin kural, uygulama ve ücretleri isteme beklentisi içinde olmasının doğru olmadığını, davalı İdare ile davacı arasında asgari ücretin belli oranda fazlasının ödeneceğine dair … … sözleşmesi hükmü olmayıp davacı işçinin tümüyle 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin Geçici 23. Maddesi Gereğince İdarelerce Sürekli İşçi Kadrolarına Geçirilen İşçilerin Ücret ile Diğer Mali ve Sosyal Haklarının Belirlenmesinde Esas Alınacak Toplu … Sözleşmesi hükümlerine tâbi olduğunu, bu kapsamda davacıya ücret ve mali haklarına ilişkin Bakanlıkça yapılan ödemelerin Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının görüşü alınarak bu doğrultuda yapıldığını, hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davacının 2019 yılı Ocak ayı için ücretinin artık geçerliliği olmayan hizmet alım sözleşmesi ekindeki zam oranının uygulanması ve üzerine Yüksek Hakem Kurulu zammının ilave edilmesi suretiyle hesaplanmasının hatalı olduğunu, bu durumun Kamu Denetçiliği Kurumuna yapılan başvuru üzerine verilen 17.07.2020 tarihli karar ile de açıkça teyit edilmiş olduğunu, yanı sıra bir an için davanın kabulüne hükmedileceği düşünülse bile davacı vekilinin aynı konuda seri olarak açılmış yüzlerce davası olduğu hâlde tam vekâlet ücretine hükmedilmesinin açıkça kanuna aykırı olduğunu ileri sürerek Mahkeme kararının kaldırılması ile davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; her ne kadar hükmedilen alacak miktarı karar tarihi itibarıyla kesinlik sınırının altında ise de davacının çalışmaya devam ettiği ve verilecek kararın diğer aylardaki ücret alacağını da etkileyeceği, buna göre kesinlik sınırı nazara alınarak istinaf başvurusunun reddine ilişkin ek kararın yerinde olmadığının anlaşılması sebebiyle davalı vekilinin esasa ilişkin istinaf itirazlarının incelendiği, taraflar arasında imzalanmış belirsiz süreli … sözleşmesinde açıkça davacı işçiye her ay brüt asgari ücretin belli oranda fazlası üzerinden günlük ödeme yapılacağının kararlaştırılarak artış oranının açıkça tespit edilmiş olduğu ve sözü edilen kuralın her asgari artış dönemi için işvereni bağlayacağı, bu durumda davacının fark alacak talebinin haklı bulunduğu, davacı vekilinin aynı nitelikte yüzlerce dosyası olduğu iddiasıyla tam vekâlet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğu iddiasının ise İlk Derece Mahkemesine yazılan yazıya aynı gün üç dosyanın duruşmasının yapıldığı yönünde cevap verilmesine göre yerinde olmadığı gerekçesiyle İlk Derece Mahkemesinin ek kararının kaldırılmasına ve asıl karara yönelik yapılan istinaf incelemesinde davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekilince, istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeler ve resen dikkate alınacak nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması talep edilmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacı işçinin, kadroya geçişte düzenlenen belirsiz süreli … sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin tespiti ile talep edilen fark alacaklarının bulunup bulunmadığı ve davacı lehine hükmedilen vekâlet ücretinin doğru belirlenip belirlenmediğine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 696 sayılı KHK’nın 127 inci maddesi ile 375 sayılı KHK’ya eklenen geçici 23 üncü madde, 4857 sayılı … Kanunu’nun 22 ve 34 üncü madde hükümleri, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 22 nci maddesi, 6772 sayılı Devlet ve Ona Bağlı Müesseselerde Çalışan İşçilere İlave Tediye Yapılması ve 6452 Sayılı Kanunla 6212 Sayılı Kanunun 2 nci Maddesinin Kaldırılması Hakkında Kanun’un 1 vd. maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Davalı … harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
05.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.