Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2023/694 E. 2023/1316 K. 25.01.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/694
KARAR NO : 2023/1316
KARAR TARİHİ : 25.01.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/3240 E., 2022/4422 K.
DAVA TARİHİ : 11.08.2021
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Mucur Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/196 E., 2022/124 K.

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı … Başkanlığının müvekkili Sendikanın yıllardır örgütlü olduğu bir işyeri olduğunu, davalı bünyesinde çalışan ve müvekkili Sendikaya üye olan işçilerin, Sendika Ana Tüzüğü’ne göre üyelik aidatı ödemeleri gerektiğini, davalı Belediyenin işçilerden kestiği üyelik ve dayanışma aidatlarını bugüne kadar müvekkiline ödemediğini, yapılan ödeme ihtarlarına rağmen borcunu ödemeyen davalı aleyhine ilgili alacağın tahsili amacı ile Mucur İcra Müdürlüğünün 2020/82 sayılı dosyası üzerinden başlatılan ilâmsız icra takibinin davalı borçlunun haksız itirazı nedeni ile durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini ve alacağın %20’si oranında belirlenecek icra inkar tazminatının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı tarafça 11.08.2016 tarihinden önceki döneme ilişkin talep edilen alacakların zamanaşımına uğradığını, 11.08.2016-11.08.2020 tarihlerini kapsar Kurum kayıtları incelendiğinde davacı tarafın aidat alacağının 318.487,72 TL olduğunu ve bu şekli ile davayı kabul ettiklerini, davacı Sendikanın 318.487,72 TL asıl alacak dışında faiz alacağının bulunmadığını, toplu … sözleşmelerinde kesilen aidatın Sendikaya yatırılacağı tarih düzenlenmediğinden ve dava tarihinden önce müvekkili işveren temerrüde düşürülmediğinden dava ve ıslah tarihi itibari ile faiz talep edilebileceğini, davacının faiz isteminin yersiz olduğunu savunarak işlemiş faiz alacağı isteminin reddine karar verilmesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı her ne kadar dava tarihinden geriye dönük beş yıldan daha önceki alacakların zamanaşımına uğradığından bahisle 11.08.2016-11.08.2020 tarihleri arasındaki asıl alacağı kabul etmiş geriye kalan miktar yönünden zamanaşımı itirazında bulunarak faiz yönünden de davanın reddini talep etmiş ise de davacı tarafından davalı aleyhine icra takibi başlatıldığı tarih olan 14.08.2020 tarihinden geriye dönük beş yıllık süreden önceki alacakların yani 14.08.2015 tarihinden önceki alacakların zamanaşımına uğradığı tespit edilmekle, bu husus nazara alınarak yapılan bilirkişi hesaplamasına göre davacı Sendikanın davalı Kurumdan olan aidat alacağının taleple bağlılık ilkesi de nazara alınarak 373.342,48 TL olduğunun anlaşıldığı, davacı tarafından davalıya ihtarname keşide edilerek temerrüde düşürüldüğü tarihlere göre yapılan faiz hesabına itibar edilerek faizin ise 79.002,60 TL olduğunun anlaşıldığı, yine davalının takibe itiraz ederken zamanaşımı nedeniyle itiraz ettiği, alacağın varlığını inkar etmediği anlaşılmakla davacının icra inkar tazminatı talebi için gerekli şartların oluşmadığı davacının icra takibinde kötüniyetli olduğu ispatlanamadığından davalının kötüniyet tazminatı taleplerinin de yerinde olmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı vekili istinaf dilekçesinde; cevap dilekçesinde ileri sürdüğü savunmalarına tekrar ile işlemiş faiz alacağının hatalı olduğunu ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kanuni düzenlemelere göre, bir işyerinde veya işletmede toplu … sözleşmesi yapmak için yetki belgesi alan işçi sendikasının, yetki belgesine konu işyeri veya işletmede çalışan üyesi işçilerin listesini ve Sendika Tüzüğü’ne göre üyelerin Sendikaya ödemeyi kabul ettikleri üyelik aidatını işverene bildirmesi ve bu listeye göre üyelik aidatının kesilmesini ve Sendikaya ödenmesini istemesi gerektiği, ayrıca taraflar arasında imzalanmış herhangi bir toplu … sözleşmesi bulunmadığından faiz başlangıç tarihlerinin davacının davalıyı temerrüde düşürdüğü tarihler dikkate alınarak belirlenmesi gerektiği, dosya içerisinde mevcut belgelerin incelenmesinden, davacı tarafın davalı … Başkanlığını, biriken aidat borcunun ödenmesi hususunda düzenlediği ihtarnameler ile 25.11.2016, 09.05.2018 ve 27.07.2018 tarihlerinde temerrüde düşürdüğünün anlaşıldığı, hükme esas alınan bilirkişi raporunda, işlemiş faiz alacağı kanuni düzenlemeler ve temerrüt tarihleri dikkate alınarak belirlendiğinden davalının istinaf itirazının yerinde olmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili, dava tarihi ve zamanaşımı def’i nazara alındığında davacı tarafın 11.08.2016 tarihi ile 11.08.2020 tarihlerini kapsayan aidat alacağının 318.487,72 TL olduğunu, faize ilişkin taleplerin hukuka aykırı olduğunu, temerrüt şartlarının gerçekleşmediğini, vekâlet ücretinin yarısına hükmedilmesi gerektiğini, alacağın zamanaşımına uğrayan kısmı da kötüniyetli olarak icraya konulduğundan kötüniyet tazminatı talebinin reddinin yerinde olmadığını ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacının itirazın iptali davasına konu sendika aidat alacaklarına hak kazanıp kazanmadığı ve işlemiş faiz talebinin yerinde olup olmadığı hususlarına ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 2821 sayılı Sendikalar Kanunu’nun 61 inci maddesi ile 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu … Sözleşmesi Kanunu’nun 18 inci maddesi.

3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine ,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

25.01.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.