YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/4589
KARAR NO : 2023/8982
KARAR TARİHİ : 12.06.2023
MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 29. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/3381 E., 2022/2946 K.
KARAR : İstinaf başvurularının esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : … 15. … Mahkemesi
SAYISI : 2017/297 E., 2022/35 K.
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın reddine, karşı davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince İlk Derece Mahkemesinin istinaf başvurularının süreden reddine dair ek kararının kaldırılmasına ve esastan yapılan incelemede tarafların istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı-karşı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
1. Davacı-karşı davalı vekili dava dilekçesinde; davalı işçinin davacı Şirkete ait işyerinde 05.01.2017-31.07.2017 tarihleri arasında çalıştığını, çalışma süresi boyunca davacı Şirket tarafından düzenlenen eğitim programlarına katılımlarda zorluk çıkardığını, … planında aksamalara neden olduğunu, davalı işçinin kasıtlı olarak Şirket yetkilisine zarar verme saikiyle hareket ettiğini, davalı işçinin tavır ve davranışlarından kaynaklı birçok potansiyel müşterinin davacı Şirketten uzaklaştığını ve … yapmadıklarını ileri sürerek maddi ve manevi tazminat ile cezai şart alacaklarının davalı işçiden tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
2. Davalı-karşı davacı vekili karşı dava dilekçesinde; işyerinde yaşadığı sıkıntıları, kötü muameleleri ileri sürerek maddi ve manevi tazminat alacakları ile eksik ödenen ücret alacağı, masraf alacağı, danışmanlık ücreti ve koçluk ücreti alacaklarının davacı-karşı davalı Şirketten tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1. Davalı-karşı davacı vekili cevap dilekçesinde; müvekkili davalı işçinin 31.07.2017 tarihinde haklı sebeplerle … sözleşmesini feshettiğini, davalı işçinin çalışma süresi boyunca davacı Şirket ortaklarından M. S. E.’nin sözlü ve fiziksel tacizlerine uğradığını, davalı işçinin bu tacizlerden ötürü psikolojik travma geçirdiğini, kendi çalışma alanı dışında birçok alanda çalışmaya zorlanarak … şartlarının aleyhine ağırlaştırıldığını, davacı Şirketin cezai şart talep edebilmesinin hukuki şartlarının oluşmadığını, davacı Şirket menfaatine aykırı hiçbir paylaşım yapılmadığını, eğitim programlarına katıldığını, hiçbir zorluk çıkarmadığını, kendi alanına girmeyen, sertifikasına sahip olmadığı alanlarla ilgili talep geldiğinde katılamayacağını söylediğini savunarak haksız davanın reddini talep etmiştir.
2. Davacı-karşı davalı vekili karşı davaya cevap dilekçesinde; iddiaların asılsız olduğunu, davalı işçinin ödenmeyen bir ücret alacağı bulunmadığını savunarak karşı davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
1. İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; asıl davada davacı Şirketin davalı işçinin kendi … ve hesabına çalışmalar yürüterek haksız rekabet yaptığını, davalı işçinin sözleşmenin 8 nci maddesi uyarınca çalışma süresi boyunca ve sonrasında LİVE bünyesinde hizmet verdiği firmaları kendi kişisel referansı olarak kullanmayacağı, kişisel bilgileri, kişisel-kurumsal web sitesi ve sosyal mecralarda kendi kişisel referansı olarak konumlandırmayacağı, hiçbir şekilde söz konusu firmaların logosunu kullanmayacağını kabul etmesine rağmen Linked İn profilinde eskiden Live C&A Akademi Direktörü olan unvanını geçmişe yönelik olarak Free Lance … olarak değiştirdiği ancak Live C&A partneri olan European Sechool of Economics’le birlikte Live C&A programı olarak yürütülen Master İn Leadership eğitim programını kendi kişisel referansı olarak lanse ettiği, bu şekilde … sözleşmesini ihlal eden davalı işçi tarafından sözleşmede belirttiği cezai şart bedelinin ödenmesi gerektiğini iddia ettiği, taraflar arasında imzalanan protokolün 7 nci maddesinde, davalı işçinin çalıştığı süre boyunca davacı Şirket kurumsal kimliğine uygun iletişim malzemeleri kullanacağının taahhüt edildiği, aynı protokolün 8 nci maddesinde ise davalı işçinin çalıştığı süre boyunca ve sonrasında ise davacı Şirket bünyesinde hizmet verdiği firmaları kendi kişisel referansı olarak kullanmayacağının, kişisel bilgileri, CV, otobiyografi, kişisel-kurumsal web sitesi ve sosyal mecralarda kendi kişisel referansı olarak konumlandırmayacağının, hiçbir şekilde söz konusu firmaların logolarını kullanmayacağının kabul edildiği, son olarak protokolün 9 uncu maddesinde davalı işçinin işten ayrıldıktan sonra 1 yıl süresince davacı Şirket bünyesinde faaliyet gösterdiği ve hizmet verdiği Live müşterileri ile hiçbir … altında kişisel ve/veya başka bir kurum kimliği altında hizmet vermeyeceğinin, ticari kazanç sağlayacak faaliyetlerde bulunmayacağının kabul edildiği, davacı Şirket tarafından sunulan davalı işçiye ait Linked İn profilinde … Başlığı altında European Economis ve Master in Leadership Programlarını Yönetme ifadesine yer verildiği, bu hususun … başlığı altında yer aldığı ve bunun davacı Şirket bünyesinde hizmet verdiği firmaları kendi kişisel referansı olarak kullanma anlamına gelmeyeceği, bu şekilde davalı işçinin protokolün 7, 8 ve 9 uncu maddesinde öngörülen yükümlülüklere aykırı bir işlem veya eyleminin tespit edilemediği, asıl davada davacı Şirket maddi tazminat talep etmiş olup; dosya kapsamında dinlenen davacı Şirket tanıklarının anlatımları haricinde davalı işçinin eylem, işlem ve davranışları sebebiyle maddi zarar oluştuğuna ve oluşan maddi zararın miktarına dair bir bilgi, belge ve kayıt bulunmadığı, manevi tazminat talebi yönünden; davacı işyerinin uğradığı manevi zararı ispatlayamadığı, karşı davada davalı işçinin maddi ve manevi tazminat talepleri yönünden işçinin maddi bir zararı oluştuğunu ve manevi olarak zarar gördüğünü ispatlayamadığı, karşı davada işçinin ödenmeyen ücret alacağının ve masraf alacağının bulunduğu, taleple bağlılık ilkesi gereği 13 günlük fazladan danışmanlık ücreti alacağı ve ödendiği ispatlanamayan koçluk ücreti alacaklarının bulunduğu gerekçesiyle asıl davanın ispatlanamadığından reddine, karşı davanın ise kısmen kabulüne karar verilmiştir.
2. İlk Derece Mahkemesinin 17.10.2022 tarihli ek kararı ile; gerekçeli kararın davacı vekiline 23.07.2022 tarihinde, davalı vekiline 23.07.2022 tarihinde tebliğ edildiği, kararın 09.08.2022 tarihinde kesinleştiği, kesinleşme şerhi düzenlendiği, davacı vekili tarafından tebliğden 2 haftalık süre geçirildikten sonra 05.09.2022 tarihinde, davalı vekili tarafından tebliğden itibaren 2 haftalık süre geçirildikten sonra 30.09.2022 tarihinde katılma yoluyla kararın istinaf edildiği, süresinde istinaf dilekçesi verilmediği gerekçesiyle davacı ve davalı vekillerinin istinaf taleplerinin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen asıl ve ek kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davalı-karşı davacı vekili istinaf dilekçesinde; karşı davada talep edilen maddi manevi tazminat taleplerinin reddinin hatalı olduğunu ileri sürerek istinaf yoluna başvurmuştur.
2. Davacı-karşı davalı vekili ek karara yönelik istinaf dilekçesinde; ek kararın hatalı olduğunu ileri sürerek ek karar kaldırılarak esas yönünden istinaf sebeplerinin incelenmesini talep etmiştir.
3. Davacı-karşı davalı vekili asıl karara yönelik istinaf dilekçesinde; bilirkişinin uzmanlık alanına girmeyen bir konuda verdiği yetersiz rapor ile hüküm kurulduğunu, davalının aralarında imzalanan … sözleşmesinin 8 … maddesine aykırı davrandığını, cezai şart alacağının kabulü gerektiğini, müvekkilinin maddi zararının olmadığına dair gerekçeye katılmadıklarını, davalı işçinin müvekkili Şirket yetkilisine yüz kızartıcı iftirada bulunduğunu, Şirketin tüm itibarına zarar verdiğini, manevi tazminat talebinin de kabulü gerektiğini, karşı dava yönünden ise davalının ücrete hak kazanacak bir çalışması olmadığını, karşı davadaki ücret alacağının reddi gerektiğini ileri sürerek istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesi tarafından 17.10.2022 tarihli ek kararda tarafların istinaf taleplerinin reddine karar verilmiş ise de; davanın işveren Şirket tarafından açıldığı, davanın 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 103 üncü maddesinde sayılan adli tatilde görülecek dava ve işlerden olmadığı, bu nedenle taraf vekillerinin istinaf başvurularının süresinde olduğu, ek kararın Kanuna aykırı olduğu gerekçesiyle 17.10.2022 tarihli ek kararın kaldırılmasına ve taraf vekillerinin esasa yönelik istinaf sebeplerinin incelenmesine karar verilmiştir.
2. Esasa yönelik incelemede, davacı-karşı davalı, karşı dava yönünden davalı-karşı davacının ücret alacağı bulunmadığını ileri sürse de İlk Derece Mahkemesinin karar tarihi olan 15.02.2022 tarihinde istinaf kanun yoluna başvurma kesinlik sınırının 8.000,00 TL olduğu, karşı davada hükmedilen ücret alacağının 6.500,00 TL olması karşısında verilen kararın kesinlik sınırı altında kaldığı, davacı-karşı davalı vekilinin karşı dava yönünden yaptığı istinaf talebinin kesinlik nedeniyle reddi gerektiği, taraflar arasında imzalanan … sözleşmesi dikkate alındığında davacı-karşı davalı tarafından dosyaya sunulan davalı-karşı davacı işçiye ait Linked İn profilinde … başlığı altında European Economist ve Master İn Leadership programlarını yönetme ifadesine yer verildiği, bu hususun … başlığı altında yer aldığı ve bunun davacı Şirket bünyesinde hizmet verdiği firmaları kendi kişisel referansı olarak kullanma anlamına gelmeyeceği, davalı karşı davacının bu eyleminin taraflar arasında yapılan protokolün 7, 8 ve 9 uncu maddelerinde öngörülen yükümlülüklere aykırı bir eylem olarak kabul edilemeyeceği bu nedenle cezai şart alacağının reddine karar verilmesinin yerinde olduğu, tarafların birbirlerinden karşılıklı olarak talep ettikleri maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddedilmesinin de dosya kapsamına uygun olduğu gerekçesiyle tarafların istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-karşı davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı-karşı davalı vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeleri tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması isteminde bulunmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davalı-karşı davacı işçinin rekabet etmeme borcuna aykırı davranıp davranmadığı, işverene zarar verme kastı ile hareket … etmediği, bu bağlamda davacı-karşı davalının cezai şart alacağı ile uğradığını iddia ettiği zararlar nedeniyle maddi ve manevi tazminata hak kazanıp kazanmadığı noktalarında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Kanun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 … maddeleri.
2. 6098 sayılı … Borçlar Kanunu’nun 49, 50, 51, 56, 396, 400 üncü maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 … maddesinde yer … sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı-karşı davalı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 … maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
12…..2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.