Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2023/4576 E. 2023/6799 K. 09.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/4576
KARAR NO : 2023/6799
KARAR TARİHİ : 09.05.2023

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verilmiştir.

Davalılar vekilince temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasının istenilmesi üzerine, işin duruşmaya tâbi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 09.05.2023 günü tayin edilerek taraflara tebligat gönderilmiştir.

Duruşma günü davalılar vekili Avukat … ile davacı vekili Avukat … duruşmaya katıldılar.

Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verildi.

Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının davalılara ait işyerinde çalıştığını, ücretinin sözleşmede de kararlaştırıldığı üzere USD üzerinden olduğunu, ancak ödemelerin çıplak ücretten az tutarda ve Euro olarak yapıldığını, … sözleşmesine davalılar tarafından son verildiğini, davacının haftanın 7 günü 08.00-20.00 saatleri arası çalıştığını, ayrıca haftanın 4 günü çalışmasının 21.00’e kadar sürdüğünü, puantaj kayıtları ile bu çalışmaların tespit edilebileceğini, davacının bir kısım fazla çalışmalarının tahakkuk ettirilerek ödendiğini ancak kalan fazla çalışmalarının ödenmediğini, davacıya hafta tatilinin kullandırılmadığını, ayda 2 Cuma çalışma yaptığını ancak ücretinin zamlı ödenmediğini, dinî bayramların ilk günü hariç diğer … … ve genel tatil günlerinde çalıştığını, ücretlerinin ödenmemiş olduğunu belirterek fazla çalışma, hafta tatili, … … genel tatil alacakları ile bu alacakların fark kısmının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalılar vekili cevap dilekçesinde; davacının belirsiz alacak davası açmasında hukuki yararı olmadığını, davacının ücretinin 1.650,00 Euro olduğunu, … … Kurumu (İŞKUR) yurt dışı … sözleşmesinin sehven USD olarak doldurulduğunu ve akabinde 1.650,00 Euro tutarın USD karşılığının yazıldığını, davacının … sözleşmesinin feshi ile işçilik alacaklarının ve tazminatlarının ödenmiş olduğunu, davacının hak ve alacağının olmadığını kabul ettiğini, davacının haklarından feragat ettiğini bu nedenle dava açılamayacağını, davacının bordrolara ve hesap pusulalarına ihtirazî kayıt düşmeden imzaladığını, alacakları bu belgelerde yazılı tutarlara göre aldığını, davacının ücret hesap pusulasında belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile kanıtlaması gerektiğini, … sözleşmesinde fazla çalışma ücretinin asıl ücrete dâhil olduğunun belirlendiğini, davacının müvekkili şirketleri ayrı ayrı ibra ettiğini, davacının ibranameyi ihtirazî kayıt olmadan imzaladığını, davacının çalıştığı ülke mevzuatına göre tatil olan Cuma gününde genel olarak çalışma yapılmadığını, çalışma yapılmışsa da bu sürelerin toplanarak yıllık izin sürelerine eklendiğini savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının ücretinin tüm çalışma döneminde davacının bildirdiği Euro hesabına ve Euro para birimi ile ödendiğini, davacının imzasını havi ibranamede ücretin 1.650,00 Euro olarak belirtildiği, davacının imzasını havi ikinci sözleşmenin işin devamı müddetince baskı altında imzalandığına dair bir iddiasının bulunmadığı dikkate alındığında aylık ücretin net 1.650,00 Euro olduğu, dosya kapsamında bir kısım imzalı bordrolarda fazla çalışma tahakkukunun bulunduğu tespit edilmişse de bordroların TL para birimi üzerinden düzenlenmiş olması, bahse konu tahakkukların davacıya bordrodaki miktarlar uyarınca ödenmediğinin ve davacıya Euro üzerinden … ücret ödemeleri yapıldığının tespit edilmesi itibarıyla bordrolara itibar edilmediği, dosyada bulunan İŞKUR onayı bulunmayan, “Belirsiz Süreli … Sözleşmesi” başlıklı sözleşmede “yılda 270 saate kadar olan fazla çalışmaların aylık ücrete dahil olduğuna” dair bir hüküm bulunduğu, buna göre 270 saate kadar olan fazla çalışmaların aylık ücrete dâhil olduğu kabul edilerek yapılan bilirkişi raporundaki hesaplamaya göre indirim yapılmak suretiyle karar verildiği, genel tatil ve hafta tatili alacakları bakımından da dinlenen tanık beyanlarına göre yapılan dosya kapsamına uygun hesaplamadan indirim yapılmak suretiyle bu taleplerin de kabulüne karar verildiği, davacı vekili ücret alacağı farkı, fazla çalışma alacağı farkı, genel tatil alacağı farkı, hafta tatili alacağı farkı taleplerinde de bulunmuş ise de, aylık ücretin net 1.650,00 Euro olarak tespit edilmesi itibarıyla davacının talep etmiş olduğu bu alacakların bulunmadığı gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davalılar vekili istinaf dilekçesinde; davacının iddialarını ispat edemediğini, ıslak imzalı bordroların kesin delil niteliğinde olduğunu ancak dikkate alınmadığını, işverene karşı davası bulunan tanık beyanlarının dikkate alınamayacağını, yurt dışında çalışan davacının ücretinin netten brüte çevrilmesinin hatalı olduğunu, bu çeviri sırasında hesaplama hatası yapıldığını, davanın USD’den Euro’ya ıslah edilmesinde hukuki yarar bulunmadığını ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesince dinlenen tanık beyanları doğrultusunda davacının bilirkişi raporunda belirtildiği gibi fazla çalışma yaptığı ancak karşılığının ödendiğinin davalı işverence ispatlanamadığı gerekçesiyle bu alacağa hak kazandığına ilişkin kabulde herhangi bir isabetsizlik olmadığı, yine … … ve genel tatil ücreti alacağı ile hafta tatili alacağı yönünden işyerinde bugünlerde çalışma yapıldığının tanık beyanlarıyla ispatlanmış olması karşısında bu taleplerin kabulünde de herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı, davalı vekilince beyanlarına itibar edilen tanıkların davalı işverene karşı davaları olduğuna dair istinaf sebebi ileri sürülmüşse de bu kapsamda davalı tarafça dosyaya sunulmuş somut delil bulunmadığı, davalı vekilince tanıkların gerçeği söylemediklerine dair ciddi ve inandırıcı delil dosyaya sunulmadığından davacı tanıklarının beyanlarına itibar edilmesinde herhangi bir isabetsizlik olmadığı, davacının dava dilekçesinde yabancı para üzerinden ödeme talep ettiği dikkate alındığında yabancı para olan Euro üzerinden hüküm kurulmasında hata olmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalılar vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek kararı temyiz etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; davacının fazla çalışma, hafta tatili ile … … ve genel tatil ücreti alacaklarına hak kazanıp kazanmadığı, hak kazanmışsa bu alacakların hesabı ve işverence karşılığının ödenip ödenmediği noktalarında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 371 … maddesi.

2. 4857 sayılı … Kanunu’nun 32, 41, 44, 46, 47 ve 63 üncü maddeleri.

3. Değerlendirme
1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalılar vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş ve işyerinden çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.

3. Fazla çalışmanın yazılı delil ya da tanıkla ispatı imkân dahilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez.

4. Çalışma sürelerinin ispatı noktasında işverene karşı dava açan tanıkların beyanlarına ihtiyatla yaklaşılması gerekir. Fazla çalışma alacağının ispatında salt menfaat birlikteliği olan tanık beyanlarıyla sonuca gidilemez. Bununla birlikte başkaca delil ya da olgularla desteklenen bu tür tanık beyanlarına itibar edilmelidir. Bu çerçevede; işin ve işyerinin özellikleri, davalı tanıklarının anlatımları, … müfettişinin düzenlediği tutanak veya raporlar ve aynı çalışma dönemi ile ilgili olarak söz konusu alacağın varlığına ilişkin kesinleşmiş mahkeme kararları gibi hususlar başkaca delil ya da olgular olarak değerlendirilebilir.

5. Somut uyuşmazlıkta davacı, davalı işyerinde fazla çalışma yaparak çalışmasına rağmen karşılığı ücretin ödenmediğini iddia etmiş, iddiasını ispat amacıyla tanık deliline dayanmıştır. İlk Derece Mahkemesince hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacı tanık beyanlarına göre davacının fazla çalışma süresi tespit edilmiştir. Dinlenen davacı tanıklarının davalı işverene karşı işçilik alacakları ile ilgili dava açtığı konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Menfaat birlikteliği bulunan tanık beyanlarına ihtiyatla yaklaşılması ve yukarıda belirtilen ilke uyarınca tanık beyanlarının başkaca delil ya da olgularla desteklenmesi aranmalıdır. Bu kapsamda davacı tarafın dava dilekçesi ekinde davacının çalışma saatlerine ilişkin sunduğu bir kısım imzalı puantaj kayıtlarının değerlendirilmesi gerekmektedir.

6. Öncelikle puantaj kaydı bulunan dönem bakımından tanık beyanlarına göre dava konusu alacak taleplerinin tespit edilmesi hatalıdır. Buna göre puantaj kayıtlarının bulunduğu dönem bakımından bu kayıtlara göre hesaplama yapılması gereklidir.

7. Puantaj kaydı bulunmayan dönem bakımından ise davacının yaptığı işin niteliği, işin gerektirdiği çalışma düzeni, puantaj kayıtları ve davacı tanıklarının beyanları hep birlikte değerlendirildiğinde; davacının ayda iki hafta haftanın altı günü, diğer iki hafta ise haftanın yedi günü ara dinlenme süresinin düşülmesi ile günlük 9 saat fiili çalışmasının bulunduğunun kabulü dosya kapsamına uygun düşecektir. İlk Derece Mahkemesince davacının bu çalışma düzenine göre tespit edilecek fazla çalışma süresi üzerinden fazla çalışma ücretinin hesaplanması gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Davalılar yararına takdir edilen 8.400,00 TL duruşma vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine,

Peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde ilgililere iadesine,

Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

09.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.