Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2023/4556 E. 2023/4883 K. 03.04.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/4556
KARAR NO : 2023/4883
KARAR TARİHİ : 03.04.2023

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin, davalı Bakanlığa bağlı olarak sürekli işçi kadrosunda istihdam edildiğini, kadroya geçişinin 02.04.2018 tarihinde 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (696 sayılı KHK) ile sağlandığını, hâlen davalı Bakanlığın kadrolu işçisi olarak çalışmaya devam ettiğini, alt işveren bünyesinde çalışmakta iken ücretinin asgari ücretin belirli bir … fazlası olarak belirlendiğini ve ödendiğini, kadroya geçerken … … sözleşmesi imzaladığını ve ücretinin yine asgari ücretin belirli bir … fazlası olarak belirlendiğini; ancak davalı tarafından eksik ödeme yapıldığını ileri sürerek ödenmeyen ücret, ikramiye ve ilave tediye ücreti fark alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; husumet itirazında bulunduklarını, taraflar arasında davacının asgari ücretin fazlasını almasını gerektirir bir … sözleşmesi bulunmadığını, kadroya geçen işçilerin ücretine kadroya geçmeden önce 01.01.2018 tarihinden itibaren alt işveren tarafından veya başka bir şekilde artış yapılması hâlinde bu artışın toplu … sözleşmesinde yer … %4 oranında zamdan mahsup edilmesi gerektiğini, faiz türü ve başlangıç tarihlerine de itiraz ettiklerini savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı ile davalı İdare arasında imzalanan belirsiz süreli … sözleşmesinin 7 nci maddesinde, davacının ücretinin asgari ücretin belirli bir … fazlası olacağına dair düzenleme olduğundan hareketle davacının fark alacaklarının bulunduğunun anlaşıldığı, arabuluculuk son oturum tutanağının imzalandığı tarihte 2021 yılında işyerinde uygulanacak toplu … sözleşmesinin henüz karara bağlanmamış olması karşısında bilirkişi ek raporunda 2021 yılına kadar yapılan hesaplamalar doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı vekili; müvekkilin fark ücret, fark ikramiye ve fark ilave tediye alacaklarının hesabında 01.01.2021 tarihi ile arabuluculuk son tutanak tarihi olan 20.04.2021 arası dönemin için de hesaplama yapılması gerektiğini, çerçeve toplu … sözleşmesinin yürürlükte olduğu dönem itibarıyla müvekkiline 10 günlük ikramiye, çerçeve sözleşmenin sonlanmasını müteakip ise işyerinde uygulanan 01.01.2019 – 31.12.2020 yürürlük tarihli toplu … sözleşmesi itibariyle 60 günlük ücretli tutarında ikramiye ödenmesi gerektiğini belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ve davanın kabulüne karar verilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

2. Davalı vekili; Bakanlık uygulamasının yerinde olduğunu, ücretin düşürülmesi söz konusu olmadığından davacının dava dilekçesinde talep ettiği alacaklara hak kazanamayacağını belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ve davanın reddine karar verilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile taraflar arasında imzalanmış belirsiz süreli … sözleşmesinin ve uygulanan toplu … sözleşmesinin ilgili hükümleri dikkate alındığında davacının fark alacaklarının bulunduğunun anlaşıldığı, ancak davacının ücretsiz izinde olduğu sürelerin hesaplamalardan dışlanmamasının hatalı olduğu, ayrıca fark ücret ve fark ilave tediye alacakları yönünden 01.01.2021 tarihi ve sonrası için ücret farkı hesaplanırken davacının geçiş sırasında imzalanan … … sözleşmesinin 7 nci maddesine göre sadece asgari ücretin belirlenen … fazlası ücretin dikkate alınması ve bu şekilde uygulama yapılarak karar verilmesi gerektiği, ancak … sözleşmesinin 7 nci maddesinde belirlenen ücrete göre davacının 01.01.2021 tarihi ile arabuluculuk son tutanak tarihi arasındaki ücretinin miktarı bilirkişi … raporunda ödenen ücret olarak yer … ve toplu … sözleşmesine dayanan günlük 153,07 TL brüt ücretin altında kaldığından ve taraflarca ödenen tutarlara itiraz edilmediği de dikkate alındığında bu dönem için fark ücret çıkmadığından, hükme esas alınan rapor yöntem ve dönem itibarıyla hatalı ise de sonuç olarak yerinde olduğu gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine ve davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.

B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı vekili; fark ücret hesaplanırken; ödenmesi gereken ücret bakımından toplu … sözleşmesi dikkate alınmamışsa ödenen ücret bakımından da toplu … sözleşmesine bağlı olarak yapılan ödemenin de dikkate alınmaması gerektiğini, Bölge Adliye Mahkemesince yapılan hesaplamada/değerlendirmede, 2021 yılında imzalanan toplu … sözleşmesi uygulanmadığından “ödenen” ücretin 153,07 TL olarak dikkate alınması ve mahsup edilmesinin hatalı olduğunu, hatalı hesaplama sonucu hükmedilen vekâlet ücretleri ve yargılama giderlerinin de hatalı olduğunu ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

2. Davalı vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeler ile benzer sebepleri tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması ve davanın reddine karar verilmesi istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacı işçinin, kadroya geçişte düzenlenen belirsiz süreli … sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin tespiti ile talep edilen fark alacaklarının bulunup bulunmadığı, hükmedilen faiz türü ve vekâlet ücretleri ile yargılama giderlerinin doğru hesaplanıp hesaplanmadığı hususundadır.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ve 371 … maddesi, 4857 sayılı … Kanunu’nun 22 nci ve 34 üncü maddeleri, 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu … Sözleşmesi Kanunu’nun 39 uncu ve 53 üncü maddeleri, 6772 sayılı Devlet ve Ona Bağlı Müesseselerde Çalışan İşçilere İlave Tediye Yapılması ve 6452 Sayılı Kanunla 6212 sayılı Kanunun İkinci Maddesinin Kaldırılması Hakkında Kanun hükümleri, 696 sayılı KHK ile 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’ye eklenen geçici 23 üncü madde.

3. Değerlendirme
1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. İlk Derece Mahkemesi kararının taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine ve davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararının hüküm fıkrasının (2) numaralı bendinde; “2- Davacı vekili istinaf başvurusunun KISMEN KABULÜYLE” ibaresinin yazılması hatalı ise de bu hususun maddi hatadan kaynaklandığının ve her zaman mahallinde düzeltilebileceğinin anlaşılmasına göre bozma sebebi yapılmamıştır.

3. Somut uyuşmazlıkta Bölge Adliye Mahkemesince, 08.09.2021 imza tarihli ve 01.01.2021 – 31.12.2022 dönemini kapsayan toplu … sözleşmesi arabuluculuk tarihi itibarıyla henüz imzalanmamış olduğundan 2021 yılı yönünden yeniden hesaplama yapılarak hüküm kurulmuştur. Toplu … sözleşmesinin 08.09.2021 tarihinde imzalanması karşısında, arabuluculuk başvuru tarihinde henüz mevcut olmayan bir toplu … sözleşmesinin uygulanmasının talep edilmesi fiilen mümkün değildir. Kaldı ki dava dilekçesinde de bu toplu … sözleşmesinin ücret ve ikramiyeye ilişkin düzenlemelerinden yararlandırılmaya yönelik bir talep bulunmamaktadır. Bu hâlde Bölge Adliye Mahkemesinin, davacının anılan toplu … sözleşmesinden yararlanamayacağına ilişkin kabulünde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak davacının 01.01.2021 tarihinden sonraki dönem yönünden fark alacakları hesaplanırken 08.09.2021 imza tarihli toplu … sözleşmesi hükümleri uygulanmaksızın, … … sözleşmesinde belirtilen asgari ücretin belirli bir … fazlası dikkate alınarak ücretin tespiti ile arabuluculuk tarihi itibarıyla uygulanması mümkün olmayan toplu … sözleşmesinden kaynaklı olup davalı tarafça yapılan ödemeler dikkate alınmadan davacıya ödenen tutarların mahsubu ile hüküm kurulması gerekir. Arabuluculuk tarihi itibarıyla uygulanması mümkün olmayan toplu … sözleşmesinden kaynaklı ödemelerin de mahsubunun, sonucu itibarıyla isabetli olduğu belirtilerek yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı olmuştur.

4. Nitekim … Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesinin 28…..2022 tarihli ve 2022/1664 Esas, 2022/2202 Karar sayılı ilâmında davacının 2021 yılı fark alacakları belirlenirken uygulanmamasına karar verilen toplu … sözleşmesinden kaynaklanan ödemeler dikkate alınmaksızın hesaplama yapan bilirkişi raporu doğrultusunda verilen karar, Dairemizin 17.10.2022 tarihli ve 2022/12578 Esas, 2022/12517 Karar sayılı ilâmı ile davalı vekilinin temyizi üzerine onanmıştır.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde davacı tarafa iadesine,

Dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

03.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.