Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2023/4505 E. 2023/4377 K. 27.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/4505
KARAR NO : 2023/4377
KARAR TARİHİ : 27.03.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :… Mahkemesi
SAYISI : 2022/461 E., 2022/505 K.

DAVA TARİHİ : 12.01.2010
KARAR : Davanın reddi

Taraflar arasında görülen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın reddine karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı dava dilekçesinde; davalı nezdinde 03.09.2005 tarihinde genel müdür yardımcısı olarak çalışmaya başladığını, 3.200,00 TL net ücret aldığını, altı aylık dönemler için performans primi ve proje primi ödemesi yapıldığını, … sözleşmesinin 05.01.2010 tarihinde işverence haksız feshedildiğini, kıdem ve ihbar tazminatlarının ödenmediğini, bunun üzerine Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı … Bölge Müdürlüğüne müracaatta bulunduğunu, maddi ve manevi yönden mağdur olduğunu ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatları ile fazla çalışma, hafta tatili, proje ve performans primi alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili, davacının ücret miktarı ve prime ilişkin iddialarının gerçeği yansıtmadığını, davacının … sözleşmesinin haklı nedenle feshedildiğini, davacının üst düzey yönetici olması ve mesaisini kendisinin ayarlaması sebebiyle fazla çalışma ücretine hak kazanamadığını, ayrıca alacaklarının zamanaşımına uğradığını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 09.08.2011 tarihli ve 2010/37 Esas, 2011/464 Karar sayılı kararı ile; davacının Şirket ana bilgisayarına erişerek Şirketin ticari işleri ile ilgili dosyalarını kendi zimmetinde olan bilgisayara ve başka taşınabilir aygıta kaydetme şeklinde gerçekleşen davranışının taraflar arasında imzalanmış gizlilik sözleşmesini, bilgisayar zimmet sözleşmesini, e-posta zimmet tutanağını ve Bilgi İşlem Güvenliği Yönetmeliği’ni ihlal ettiği gerekçesiyle işverence yasal süresi içinde yapılan feshin haklı sebebe dayandığı, buna göre davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanamadığı, işyerinde pazar günü çalışma olmadığından davacının hafta tatili ücretine hak kazandığını ispatlayamadığı, davacının üst düzey yönetici olarak görev yapması, tanık beyanları ve giriş çıkış kayıtlarına göre de kendi mesaisini kendisinin belirlediği anlaşıldığından fazla çalışma ücreti talebinin reddi gerektiği, ayrıca davacı gerekli performansı yakalayamadığı gibi proje primine hak kazandığını da ispatlayamadığından performans ve proje primi alacaklarının reddi gerektiği gerekçeleri ile davanın reddine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Birinci Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizin 23.12.2013 tarihli ve 2011/49350 Esas, 2013/34229 Karar sayılı ilâmı ile; davaya konu olayla ilgili ceza davasının sonucunun beklenilmesi ve neticeye göre bir karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle sair temyiz itirazları incelenmeksizin Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Birinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin 08.02.2022 tarihli ve 2014/109 Esas, 2022/50 Karar sayılı kararı ile; toplanılan kanıtlar ve davacının üzerine atılı suçları işlediğine dair yeterli kanaat oluşmaması nedeniyle beraatına dair kesinleşen Ceza Mahkemesi kararına göre işveren feshinin haklı sebebe dayanmadığı, davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazandığı, üst düzey yönetici olan davacının tanık beyanlarına göre çalışma saatini kendisi belirlediğinden fazla çalışma ücretine ve işyerinde pazar günü çalışılmadığından hafta tatili ücretine hak kazanamadığı, gerekli performansı yakalayamadığı gibi proje primine hak kazandığını da ispatlayamadığından performans ve proje primi alacaklarının da reddi gerektiği gerekçeleriyle kıdem ve ihbar tazminatlarının kabulüne diğer alacakların reddine karar verilmiştir.

C. İkinci Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ve davalı vekili temyiz isteminde bulunmuşlardır.

2. Dairemizin 26.09.2022 tarihli ve 2022/11208 Esas, 2022/10410 Karar sayılı ilâmı ile; 03.09.2005 tarihinden itibaren genel müdür yardımcısı olarak çalışan davacının … sözleşmesinin Şirkete ait gizli bilgileri izinsiz olarak haricî diske kopyalama şeklinde gerçekleşen eylemi nedeniyle 4857 sayılı … Kanunu’nun (4857 sayılı Kanun) 25 inci maddesinin (II) numaralı bendinin (e) alt bendi uyarınca haklı sebeple feshedildiği, davacının davalı Şirkete ait gizli bilgileri izinsiz olarak haricî diske kopyaladığı hususunun … 3. … Mahkemesinin 2009/12 Değişik … sayılı dosyası ile tespit edildiği, davacının bu eylemi nedeniyle başlatılan ceza yargılamasında, … 6. Asliye Ceza Mahkemesinin 27.02.2020 tarihli ve 2019/876 Esas, 2020/184 Karar sayılı kararı ile katılan Şirkete ait ticari bilgileri izinsiz kopyalamaktan ibaret eyleminin 6102 sayılı … Ticaret Kanunu’nda düzenlenen haksız rekabet suçu olarak tanımlanamayacağı gerekçesiyle atılı suçun yasal unsurları oluşmadığından sanığın beraatine karar verildiği, söz konusu kararın Yargıtay 15. Ceza Dairesinin 18.05.2021 tarihli ve 2020/10598 Esas, 2021/5292 Karar sayılı ilâmı ile onandığı; ancak Ceza Mahkemesince davacı tarafından izinsiz kopyalanan verilerin davalı Şirketin zararına olarak kullanılıp kullanılmadığı ve davacı üzerine atılı suçun yasal unsurlarının oluşup oluşmadığı hususunun araştırıldığı, davacının suçun unsurları oluşmadığından beraatine hükmedilmesinin, dosya kapsamı ile sabit olan izinsiz kopyalama eylemini ortadan kaldırmayacağı, haklı nedenle feshin yasal süre içerisinde yapıldığı da gözetildiğinde, kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin reddi yerine kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğu gerekçesiyle Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

D. Mahkemece İkinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda bozma kararı, toplanan kanıtlar ve dosya kapsamına göre, … sözleşmesinin işverence yasal süre içerisinde haklı nedenle feshedildiği, fazla çalışma ücreti, hafta tatili ücreti, proje primi ile performans primi alacaklarının ise davacı tarafça ispatlanmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; 07.03.2022 tarihli temyiz taleplerinin yeterince incelenmediğini, ıslah dilekçesindeki talepleri incelenmeden hüküm tesis edildiğini, … sözleşmesinin davacı tarafından feshine yönelik yasal şartların mevcut olmadığını, Mahkemeye sunulan 14.12.2022 tarihli beyanları incelenmeden karar verildiğini, davanın reddine ilişkin şartların mevcut olmadığını belirterek Mahkeme kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; … sözleşmesinin işverence feshinin haklı nedene dayanıp dayanmadığı ile buna bağlı olarak davacının kıdem ve ihbar tazminatları alacaklarına hak kazanıp kazanmadığına ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası.

2. 4857 sayılı Kanun’un 25 inci maddesinin (II) numaralı bendinin (e) alt bendi ve 26 ncı maddesi, aynı Kanun’un 120 nci maddesi atfı ile hâlen yürürlükte bulunan mülga 1475 sayılı … Kanunu’nun 14 üncü maddesi.

3. Değerlendirme
1.Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun’un 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

27.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.