YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/4433
KARAR NO : 2023/4197
KARAR TARİHİ : 22.03.2023
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :… Mahkemesi
SAYISI : 2022/455 E., 2023/12 K.
DAVA TARİHİ : 28.12.2017
KARAR : Davanın reddi
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece … Bölge Adliye Mahkemesi 29. Hukuk Dairesinin kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın reddine karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin 07.03.2012 tarihinden beri … Taşkömürü Kurumu (TTK) Genel Müdürlüğü Karadon İşletmesi Müessesesinde alt işveren bünyesinde filitrasyon bölümünde tamburcu olarak çalıştığını, kömürün yıkanması paketlenmesi gibi hazırlama işlemlerinin hizmet alımı ile alt işverenlere verilmekte olduğunu, alt işveren işçisi olarak çalıştırılan davacının davalı Kurumun asıl işinde davalı Kurum çalışanlarının emir ve talimatları ile çalıştırıldığını, asıl işveren alt işveren ilişkisinin muvazaalı olduğunu ileri sürerek muvazaanın ve buna göre davacının alması gereken ücretin tespiti ile ilave tediye, fark ücret ve akdi ikramiye alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; talep edilen alacakların zamanaşımına uğradığını, davanın mükerrer açıldığını, husumetin yanlış yöneltildiğini, davacının Kurum işçisi olmadığını, Kuruma bağlı Karadon İşletme Müessesesinin kömürlerin arıtılması işinin ihalesinin yapılmış olduğunu, 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu (4734 sayılı Kanun) uyarınca yapım işi ihalesi sonucu dava dışı Acarlar Mühendislik İnş. Tic. San. Ltd. Şti. ile Kurum arasında 30.07.2010 tarih ve 010606 yevmiye nolu sözleşme imzalandığını, Acarlar Mühendislik İnş. Tic. San. Ltd. Şti. ile müvekkili Kurum arasında imzalanan sözleşme gereğince sorumluluğun firmada bulunduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 27.07.2021 tarihli ve 2020/629 Esas, 2021/469 Karar sayılı ilâmıyla; davacının çalıştığı şirketler ile davalı Kurum arasındaki sözleşmelerin muvazaalı olduğu, davacının baştan itibaren Kurum işçisi olarak kabul edilmesi gerektiği, buna göre davacının ilave tediye alacağına hak kazandığı; ancak sendika üyeliğinin olmaması ve dayanışma aidatı ödememesi nedeniyle toplu … sözleşmesi hükümlerinden yararlanamayacağı, Kurum tarafından bildirilen işçilerin davacıya emsal olamayacağı, Kamu İşletmeleri İşveren Sendikası ile Genel Maden … Sendikası arasında davalı işyeri için bağıtlanan toplu … sözleşmelerine ve Sendika ücret skalasına göre ücret tespitinin yapılması gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuşlardır.
B. Gerekçe ve Sonuç
… Bölge Adliye Mahkemesi 29. Hukuk Dairesinin 10.02.2022 tarihli ve 2022/54 Esas, 2022/301 Karar sayılı kararıyla; davalı Kurumca asıl işin bölünerek 4857 … sayılı Kanunu’nun (4857 sayılı Kanun) 2 nci maddesine aykırı olarak alt işverene devredildiği, davacının çalıştığı Şirketler ile davalı Kurum arasındaki sözleşmelerin muvazaalı olduğu davacıya emsal işçinin temel yevmiyesinin tespiti gerektiği, davalı işyerinde sendikasız işçi bulunmadığı, emsal yargı kararları gereği temel yevmiye baz alınarak yani sendikal haklar giydirilmeden hesaplama yapılması gerektiği gerekçesiyle tarafların istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizin 28.09.2022 tarihli ve 2022/9955 Esas, 2022/10580 Karar sayılı ilâmı ile; asıl işverenin alt işverene verilen işlerde personel çalıştırmadığı, aynı işlerde kontrol ve denetim görevi dışında çalışan işçisi bulunmadığı, dava dışı Şirket işçilerinin işi öğrenmeleri ve tecrübe kazanmaları amacıyla kısa bir süre davalı Kurum işçileri ile birlikte çalıştığı ve sonraki dönemde işin tamamen dava dışı Şirket işçileri tarafından yapıldığı, emir ve talimatın Şirket yetkilileri tarafından verildiği, dava dışı Şirketin asıl işverenden ayrı oluşturduğu … organizasyonu kapsamında işi yürüttüğü, asıl işverenin denetim dışında söz konusu işe müdahalesinin bulunmadığı, buna göre davalı Kurum ile dava dışı Şirket arasındaki ilişkinin muvazaalı olmadığı ve taraflar arasında kanunen geçerli bir asıl işveren alt işveren ilişkisinin bulunduğu gerekçesi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesi yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davalı … ile Acarlar Şirketi arasında muvazaa bulunmadığı, geçerli bir asıl alt işveren ilişkisinin bulunduğu, dava konusu alacak taleplerinin muvazaa iddiasına dayalı olduğu, bu nedenle reddi gerektiği, davacı vekilince dava dilekçesinde Hizmet İşleri Şartnamesi’nin 38 inci maddesinden bahsedilmediği ve buna delil olarak dayanılmadığı, sonradan ileri sürülen talebin iddianın genişletilmesi ve değiştirilmesi kapsamında olduğu ve itibar edilmediği gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; davalı ile alt işverenler arasındaki ilişkinin muvazaalı olduğunu, davacının ücretinin Hizmet İşleri Şartnamesi 38 inci maddesi gereğince belirlenmesi gerektiğini, dava dilekçesinde Şartnameye delil olarak dayanıldığını, Mahkemece davacının ücretinin resen tespit edilerek alacaklarının hüküm altına alınması gerektiğini belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; geçerli olduğu kabul edilen asıl işveren alt işveren ilişkisi kapsamında çalışan işçinin ücretin belirlenmesi ile buna göre talep edilen alacaklara hak kazanıp kazanmadığına ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 26 ve 141 inci maddeleri ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ve 371 inci maddesi.
2. 4857 sayılı Kanun’un 2 nci maddesinin yedi ve sekizinci fıkraları ile 32 nci maddesi, 6772 sayılı Devlet ve Ona Bağlı Müesseselerde Çalışan İşçilere İlave Tediye Yapılması ve 6452 Sayılı Kanunla 6212 Sayılı Kanunun 2 nci Maddesinin Kaldırılması Hakkında Kanun
‘un 1 vd. maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,
22.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.