Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2023/3267 E. 2023/9416 K. 19.06.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/3267
KARAR NO : 2023/9416
KARAR TARİHİ : 19.06.2023

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1809 E., 2022/856 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun kabulü ile davanın kabulü
İLK DERECE MAHKEMESİ : … 38. … Mahkemesi
SAYISI : 2021/742 E., 2022/203 K.

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı Bakanlığa bağlı işyerinde hizmet alım sözleşmesi kapsamında alt işveren Şirketler nezdinde çalışmakta iken 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (696 sayılı KHK) hükümlerine göre 02.04.2018 tarihinde sürekli işçi kadrosuna geçirildiğini, davalı Bakanlık ile davacı arasında sürekli işçi kadrosuna geçirilirken imzalanan belirsiz süreli … sözleşmesinin 7 nci maddesinde asgari ücretin belirli bir … fazlasının davacının ücreti olarak öngörüldüğünü, sözleşme hükmüne göre ücretin her yıl asgari ücretin belirli bir … fazlası olarak belirlenmesi gerekmesine karşın 01.01.2019 tarihinden itibaren sözleşmeye aykırı ücret belirlendiğini ve eksik ödeme yapıldığını iddia ederek fark ücret, fark ikramiye ve fark ilave tediye alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; dava konusu taleplerin zamanaşımına uğradığını, davanın belirsiz alacak davası olarak açılmasında hukuki yarar bulunmadığını, davacının ücretinin kadroya geçiş sonrası Yüksek Hakem Kurulu kararı ile uygulamaya konulan toplu … sözleşmesi dikkate alınarak ücretin belirlendiğini, hukuka aykırı bir uygulamanın söz konusu olmadığını, faiz oranına ve faiz başlangıç tarihlerine itiraz ettiklerini savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacı ile davalı İdare arasında imzalanan belirsiz süreli … sözleşmesinin 7 nci maddesinde, davacının ücretinin asgari ücretin belirli bir … fazlası olacağına dair düzenleme olduğundan hareketle belirsiz süreli … sözleşmesinin ve toplu … sözleşmesinin ilgili hükümleri uyarınca yapılan hesaplama doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili; davacı ile davalı arasında imzalanan sözleşmenin 7 nci maddesinde ücrete ilişkin hükümde … kısmının boş olduğunu, davacı ile imzalanan … … sözleşmesi ve toplu … sözleşmesi hükümleri karşılaştırıldığında ücret ve ücret ekleri konusunda çelişki olduğu, … … sözleşmesinde belirlenen ücretin üstünde bir ücret almaya başladığını, toplu … sözleşmesi ile ücret artışı olduğunu, bu durumda davacı işçinin bir yandan … … sözleşmesinden günlük brüt ücretinin esas alınmasını, diğer taraftan da toplu … sözleşmesi ile öngörülen ücret kriterlerinin uygulanmasını istemesinin mümkün olmadığını, davacının 31.12.2018 tarihli ücreti korunarak üzerine %4 oranında ücret zammı yapıldığını, ücret indirimine gidilmediğini, aksi yorumda çifte zam yapılması gibi bir durum söz konusu olup bu durumun da eşitsizliğe neden olacağını, ücretin düşürülmesi söz konusu olmadığından davacının dava dilekçesinde talep etmiş olduğu alacaklara hak kazanamayacağını, faiz yönünden de karara itiraz ettiklerini belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ve davanın reddine karar verilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; taraflar arasında imzalanmış belirsiz süreli … sözleşmesinin ve uygulanan toplu … sözleşmesinin ilgili hükümleri dikkate alındığında, İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve esas bakımından hukuka uygun olduğu, arabuluculuk son tutanak tarihinin temerrüt tarihi kabul edilmesinin ve bu tarihten itibaren faiz yürütülmesinin yerinde olduğu; ancak fark ikramiye alacağına bankalarca uygulanan işletme kredisi faizi uygulanmasının yerinde olmadığı gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun bu bakımdan kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; istinaf dilekçesinde belirttiği gerekçelere dayanarak ve resen dikkate alınacak nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacı işçinin, kadroya geçişte düzenlenen belirsiz süreli … sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin tespiti ile talep edilen fark ücret, fark ikramiye ve fark ilave tediye alacağının bulunup bulunmadığı, hüküm altına alınan alacaklara yürütülen faizin türü ile başlangıç tarihi hususlarındadır.

2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 26 ncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 371 … maddesi.

2. 4857 sayılı … Kanunu’nun 22, 32 ve 34 üncü maddeleri, 696 sayılı KHK ile 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’ye (375 sayılı KHK) eklenen geçici 23 üncü madde, 6772 sayılı Devlet ve Ona Bağlı Müesseselerde Çalışan İşçilere İlave Tediye Yapılması ve 6452 Sayılı Kanunla 6212 Sayılı Kanunun 2 nci Maddesinin Kaldırılması Hakkında Kanun’un 1 vd. maddeleri, 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu … Sözleşmesi Kanunu’nun (6356 sayılı Kanun) 39 uncu maddesi ile 53 üncü maddesinin ikinci fıkrası, 7036 sayılı … Mahkemeleri Kanunu’nun 3 üncü maddesi.

3. 696 sayılı KHK kapsamında kadroya geçen işçilerin geçiş aşamasındaki ücretlerinin tespiti ile … … sözleşmesinin ücrete ilişkin hükmünün ileriye etkisine ilişkin ilke ve esaslar, Dairemizin 03.05.2023 tarihli ve 2023/3001 Esas, 2023/6593 Karar sayılı kararında şu şekilde açıklanmıştır:
“…
2. 696 sayılı KHK’nın 127 nci maddesi ile 375 sayılı KHK’ya eklenen geçici 23 üncü madde çerçevesinde sürekli işçi kadrosuna geçirilen işçiler ile işveren arasında imzalanan … sözleşmesinin ücrete ilişkin hükümlerinin doğru değerlendirilmesi son derece önemlidir. Dairemiz uygulamasına göre kadroya geçiş sırasında düzenlenen … sözleşmesinde ücretin sadece asgari ücretin belli bir oranda fazlası yahut geçiş öncesindeki hizmet alım sözleşmesinde öngörülen ücret veya bu ücretin katları olarak belirlenmesi hâlinde, bu ücretin işçinin kadroya geçiş aşamasındaki ilk (…) ücreti olduğu, taraflar arasında sonraki dönemler yönünden işvereni ücret artışı yapmakla yükümlü kılan bir düzenleme olmadığı kabul edilmektedir. Diğer taraftan … sözleşmesinde ücretin her ay için asgari ücretin belli bir oranda fazlası şeklinde ödeneceğine yönelik hükümler ileriye etkili hükümler olarak değerlendirilmeli, bu hükümlerin sonraki dönemlere ilişkin ücret artışları yönünden işvereni bağlayacağı kabul edilmelidir.”

3. Değerlendirme
1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. 375 sayılı KHK’nın geçici 23 üncü maddesinde; “Sürekli işçi kadrolarına geçirilenlerden, geçiş işlemi yapılırken mevcut işyerinin girdiği işkolunda kurulu işyerinden bildirilenlerin ücreti ile diğer mali ve sosyal hakları, bu madde kapsamındaki idarelerde geçişten önce alt işveren işçilerini kapsayan, Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan ve süresi en son sona erecek toplu … sözleşmesinin bitimine kadar bu toplu … sözleşmesinin uygulanması suretiyle oluşan ücret ile diğer mali ve sosyal haklardan fazla olamaz. Sürekli işçi kadrolarına geçirilenlerden; geçişten önce toplu … sözleşmesi bulunmadığından kadroya geçirildiği tarihte yürürlükte olan … … sözleşmesi hükümlerinin geçerli olduğu işçiler ile geçiş işleminden önce yapılan ve geçişten sonra yararlanmaya devam ettiği toplu … sözleşmesi bulunmakla birlikte bu madde kapsamındaki idarelerde alt işveren işçilerini kapsayan, Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan ve süresi en son sona erecek toplu … sözleşmesinin bitiminden önce toplu … sözleşmesi sona … işçilerin ücreti ile diğer mali ve sosyal hakları, bu madde kapsamındaki idarelerde geçişten önce alt işveren işçilerini kapsayan, Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan ve süresi en son sona erecek toplu … sözleşmesine göre belirlenir. Bu madde kapsamındaki idarelerde; 6356 sayılı Kanunun geçici 7 nci maddesinde belirtilen mevcut işyerleri bakımından anılan Kanuna uygun olarak yetki başvurusunda bulunulabilir, ancak geçişi yapılan işçiler için … tescil edilen işyerlerinde, geçişten önce alt işveren işçilerini kapsayan, Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan ve süresi en son sona erecek toplu … sözleşmesinin sona erme tarihinden sonra yetki başvurusunda bulunulabilir.” düzenlemesine yer verilmiştir.

3. 375 sayılı KHK’nın ilgili hükmünün ve bu KHK gereğince 31.10.2020 tarihine kadar uygulanması öngörülen toplu … sözleşmesinin amacı; gerek alt işverenin taraf olduğu ve 31.10.2020 tarihinden önce sona erecek olan toplu … sözleşmesinden yararlanmakta olan, gerekse alt işverenin taraf olduğu herhangi bir toplu … sözleşmesinden yararlanmayan işçileri belli bir süre için toplu … sözleşmesi etkisinden mahrum bırakmamaktır. Bu nedenle 02.04.2018 tarihinde 375 sayılı KHK’nın geçici 23 üncü maddesi uyarınca İdarelerce Sürekli İşçi Kadrolarına Geçirilen İşçilerin Ücret ile Diğer Mali ve Sosyal Haklarının Belirlenmesinde Esas Alınacak Toplu … Sözleşmesi Hükümleri’nden yararlanmaya başlayan yahut alt işveren nezdindeki toplu … sözleşmesinin bitimini müteâkip kanun gereği kendiliğinden yararlanmaya başlayan işçilerin, aynı dönem içinde bir başka toplu … sözleşmesinden yararlanmayı talep etmeleri, 375 sayılı KHK gereği mümkün değildir. Bir toplu … sözleşmesinin geriye etkili olarak yürürlüğe konulabilmesi kural olarak mümkün olsa da sonraki toplu … sözleşmesi hükümlerinin geriye etkili olabileceği en … süre önceki toplu … sözleşmesinin bitim tarihidir. Sürekli işçi kadrosuna geçirilen işçiler yönünden yapılacak değerlendirmede de bu ilkeden ayrılmayı gerektiren bir durum bulunmamaktadır. Buna göre sürekli işçi kadrosuna geçirilen işçilerin kadroya geçirildikleri işyerinde yürürlükte bulunan bir toplu … sözleşmesinden yararlanabilmeleri için en … tarih her hâlükârda 01.11.2020 tarihi olmalıdır.
4. Ancak sürekli işçi kadrolarına geçirilen işçilerin 375 sayılı KHK gereğince üyelik şartı aranmaksızın yararlandıkları toplu … sözleşmesinin süresi 31.10.2020 tarihinde sona erdiğinden, bu tarihten sonra 6356 sayılı Kanun kapsamında işveren ile yetkili sendika arasındaki toplu … sözleşmesinden yararlanmak için bu Kanun’da öngörülen şartların da gerçekleşmesi gerekmektedir. 6356 sayılı Kanun’un 39 uncu maddesine göre toplu … sözleşmesinden, taraf işçi sendikasına üye olmak veya dayanışma aidatı ödemek suretiyle yararlanmak mümkündür. Sendikaya üye olanlar bakımından yararlanma zamanının belirlenmesinde ölçü, sözleşmenin imzalanması tarihinde taraf sendikaya üye olunup olunmamasıdır. Buna göre toplu … sözleşmesinin imza tarihinde sendikaya üye olanlar yürürlük tarihinden, imza tarihinden sonra üye olanlar ise üyeliklerinin taraf işçi sendikasınca işverene bildirildiği tarihten itibaren toplu … sözleşmesinden yararlanır. Sürekli işçi kadrosuna geçirilen işçilerin işyerinde uygulanmaya başlanan toplu … sözleşmesinden yararlanıp yararlanamayacakları belirlenirken 31.10.2020 tarihinden önceki ve sonraki dönem bakımından yukarıda açıklanan ilke ve esaslara göre ayrı ayrı değerlendirme yapılması gerektiği göz önünde bulundurulmalıdır.

5. Somut olayda, taraflar arasında davacının kadroya geçişte düzenlenen belirsiz süreli … sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin tespiti hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır. Davacının davalıya bağlı işyerinde, hizmet alım sözleşmesi kapsamında alt işveren işçisi olarak çalışmakta iken 02.04.2018 tarihi itibarıyla 375 sayılı KHK’nın geçici 23 üncü maddesi kapsamında kamu bünyesinde sürekli işçi kadrosuna geçirildiğinin dosya kapsamından anlaşılmasına göre, hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının 01.01.2019-31.10.2020 tarihleri arasındaki ücretinin kadroya geçiş aşamasında işverenle imzalanan belirsiz süreli … sözleşmesinde belirlenen … ve Yüksek Hakem Kurulu kararı dikkate alınarak belirlenmesinde hata bulunmamaktadır.

6. Yukarıdaki açıklamalar dikkate alındığında, sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının üyesi olduğu … Sağlık ve Sosyal Hizmet İşçileri Sendikası (… SAĞLIK-…) ile … Ağır Sanayii ve Hizmet Sektörü Kamu İşverenleri Sendikası (…) arasında 10.08.2020 tarihinde imzalanan ve 01.01.2019-31.12.2020 yürürlük süreli toplu … sözleşmesinden yararlanması en … 01.11.2020 tarihi itibarıyla mümkündür.

7. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davacının 01.11.2020 tarihi ile 31.12.2020 tarihi arasındaki ücreti tespitinde işyerinde yürürlükte bulunan … SAĞLIK-… Sendikası ile … arasında imzalanmış olan 10.08.2020 imza tarihli ve 01.01.2019-31.12.2020 yürürlük süreli toplu … sözleşmesinin ücret zammına ilişkin hükümleri dikkate alınmıştır. İlgili toplu … sözleşmesi doğrultusunda, davacının 31.10.2020 tarihinde almakta olduğu ücretine 01.11.2020 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere %5,75 oranında zam yapılması gerektiği kabul edilerek davacının 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücreti tespit edilmiştir. Öncelikle sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının işyerinde uygulanmaya başlanan toplu … sözleşmesinden yararlanıp yararlanamayacakları belirlenirken 31.10.2020 tarihinden sonraki dönem bakımından yukarıda açıklanan ilke ve esaslara göre değerlendirme yapılması gerektiği hususu göz önünde bulundurulmalıdır.

8. Diğer yandan 01.01.2019-31.12.2020 yürürlük süreli toplu … sözleşmesinin “İkinci Yıl İkinci Altı Ay Zammı” başlıklı ücret zamlarına ilişkin 2 nci maddesinin (d) bendi “01.07.2020 tarihinde işyerinde çalışmakta olan sendika üyesi işçilerin 30…..2020 tarihi itibariyle almakta oldukları günlük brüt … ücretlerine 01.07.2020 tarihinden geçerli olmak üzere %5,75 (yüzde beş yetmiş beş) oranında ücret zammı yapılacaktır (Bu zamma enflasyon farkı dahil edilmiştir.).” düzenlemesini içermektedir. Buna göre davacının 01.11.2020 tarihi itibarıyla söz konusu toplu … sözleşmesinden yararlanması gerektiği kabul edilse dahi; ilgili düzenleme uyarınca davacıya 01.11.2020 tarihi itibariyle uygulanması öngörülen bir ücret zammına ilişkin düzenleme söz konusu olmadığından, davacının 01.01.2019- 31.12.2020 yürürlük süreli toplu … sözleşmesinin ücret zammı dışındaki diğer hükümlerinden yararlanacağını ancak toplu … sözleşmesinde öngörülen ücrete ilişkin zam oranından yararlanamayacağını kabul etmek gerekir. Buna göre davacının 31.10.2020 tarihi itibarıyla hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının buna göre hesaplanması gerekmektedir.

9. Her ne kadar yukarıdaki şartların varlığı durumunda davacının 01.01.2019-31.12.2020 yürürlük süreli toplu … sözleşmesinin ücret zammı dışındaki diğer hükümlerinden yararlanacağı kabul edilebilir ise de; ikramiye alacağının 01.07.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki dönem bakımından 5 … üzerinden hesaplandığı anlaşılmakta olup davacı vekilinin temyiz talebi bulunmadığı gözetildiğinde bu hususun davalı bakımından usuli kazanılmış hak oluşturduğu da dikkate alınmalıdır.

10. Ayrıca hükme esas alınan bilirkişi raporu incelendiğinde, davacının 2021 yılındaki ücretinin tespiti hususunda, 08.09.2021 imza tarihli ve 01.01.2021-31.12.2022 yürürlük süreli toplu … sözleşmesinin “Ücret Zammı” başlıklı 33 üncü maddesi hükmünün dikkate alındığı anlaşılmaktadır. Buna göre söz konusu toplu … sözleşmesi uyarınca davacının … … sözleşmesi doğrultusunda belirlenen 01.01.2021 tarihindeki … ücretine %12 oranında ücret zammı uygulanmıştır. Ancak arabuluculuğa başvuru 2021 yılının Mart ayında yapılmış olup son tutanak da Nisan ayında imzalandığından bu tarih itibarıyla imzalanmış bir toplu … sözleşmesi mevcut değildir. Bu açıklamalar ışığında arabuluculuk başvuru tarihindeki koşullar değerlendirilmeksizin 01.01.2021 tarihinden sonraya ilişkin fark ücretin hesaplanmasında, … … sözleşmesi doğrultusunda belirlenmiş … ücrete %12 oranında ücret zammı uygulanması hatalıdır. Aynı şekilde arabuluculuk başvuru tarihinde henüz imzalanmamış toplu … sözleşmesinin diğer hükümlerinin de somut olayda uygulanması mümkün olmadığından kararın bu sebeple de bozulması gerekmiştir.

11. Davacı vekili dava dilekçesinde talep ettiği alacak miktarları bakımından dava dilekçesinden itibaren faiz yürütülmesini talep etmiş olmasına rağmen İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesince tüm alacak miktarlarına arabuluculuk son tutanak tarihinden itibaren faize hükmedilmiştir. Dava dilekçesindeki miktarlar bakımından dava tarihinden, ıslah ile artırılan miktarlar bakımından ise arabuluculuk son tutanak tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerekirken taleple bağlılık ilkesine ve 6100 sayılı Kanun’un 26 ncı maddesine aykırılık teşkil edecek şekilde tüm alacak miktarlarına arabuluculuk son tutanak tarihinden itibaren faiz yürütülmesi de hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

19…..2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.