Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2023/257 E. 2023/6791 K. 09.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/257
KARAR NO : 2023/6791
KARAR TARİHİ : 09.05.2023

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 30. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verilmiştir.

Davalı vekilince temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasının istenilmesi üzerine, işin duruşmaya tâbi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 09.05.2023 Salı günü tayin edilerek taraflara tebligat gönderilmiştir.

Duruşma günü davalı adına vekili Avukat … … ile karşı taraf adına vekili Avukat … … … geldiler.

Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verildi.

Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının 10.10.2008- 24.08.2011 tarihleri arasında davalı Şirketin Irak şantiyelerinde işçi olarak çalıştığını, en son aylık net 1.200,00 USD ücret aldığını, her … 07.00-21.00 saatleri arasında çalıştığını, hafta tatili yapmadığını, dinî bayramların ilk günü hariç ulusal … ve genel tatillerde de çalıştığını, iş sözleşmesinin işveren tarafından feshedildiğini, tazminatlarının ödeneceği belirtilerek ibraname alındığını ancak kısmi ödeme yapıldığını ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatları ile fazla çalışma, hafta tatili ve ulusal … ve genel tatil ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının 2008-24.08.2011 tarihleri arasında çalıştığını ve kıdem tazminatının ödendiğini, davacının en son 600,00 USD ücret aldığını, işyerinde haftada 6 … 08.00-17.00 saatleri arasında çalışma olduğunu, Irak’ta cuma günleri tatil olduğu için çalışma yapılmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının iş sözleşmesinin işin bitimi sebebiyle feshedildiği, kıdem ve ihbar tazminatlarına hak kazandığı, haftalık 15 saat fazla çalışma yaptığı, Türkiye’de bulunduğu anlaşılan 04.09.2010-21.09.2010 ve 26.12.2010-23.01.2011 tarihleri arası dönemlerin dışlandığı, tanıkların ortak anlatımlarından davacının 2 haftada 1 cuma günü hafta tatili çalışması yaptığı, dinî bayramların ilk günleri dışındaki diğer dinî bayramlar ve genel tatil günlerinde çalıştığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili; İlk Derece Mahkemesi tarafından davacının ücretinin yanlış tespit edildiğini, davalı Şirkete karşı davaları bulunan tanıkların beyanlarına itibar edilemeyeceğini, kıdem ve ihbar tazminatlarının hatalı şekilde belirlenen 1.200,00 USD ücret üzerinden hesaplandığını, ancak davacının … ücretinin brüt 600,00 USD olduğunu, … ücrete göre davacının davalı Şirketten alacağının bulunmadığını belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının yurt dışında çalıştığı ve Yargıtay içtihatlarında yurt dışında çalışan işçilerin ücretlerinin yurt içinde aynı işi yapan işçilere nispeten daha yüksek olabileceği hususları da gözetildiğinde hesaplamaya esas alınan aylık ücretin net 1.200,00 USD olduğu kabulünün dosya kapsamına uygun olduğu, ödenen kıdem tazminatının mahsubu ile tarafların da kabulünde olduğu üzere 24.08.2011 olan fesih tarihinde ödeme yapıldığından ve fesihten önce ödeme yapıldığı ispatlanamadığından bu bedelin faizsiz olarak mahsup edilmesi ile kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin hüküm altına alınmasının dosya kapsamına uygun olduğu, işçilik alacaklarının hesabında davacının Türkiye’de bulunduğu günlerin yurda giriş çıkışları dikkate alınarak dışlandığı, tanık beyanları ile davacının 2 haftada bir hafta tatili yaparak haftada 15 saat fazla çalışma yaptığı, dinî bayramların ilk günü dışında diğer dinî … günleri günleri ile genel tatil günlerinde çalıştığı, davalı tarafından Irak ülkesinde tatil olan günlerde çalışma olmadığı iddia edilmişse de tanıkların Irak’ta tatil kabul edilen günlerde çalışma olmadığına dair bir beyanlarının bulunmadığı, davanın belirsiz alacak davası olarak açıldığı, davalı tarafın ıslah dilekçesine karşı ileri sürdüğü zamanaşımı def’inin yerinde bulunmadığı gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeleri tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması ve davanın reddine karar verilmesi istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, aylık ücret miktarı ile dava konusu alacakların ispatı, hesaplanması ve karşılığının ödenip ödenmediği noktalarında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 107 nci maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 … maddeleri.

2. 4857 sayılı İş Kanunu’nun 8, 17, 25, 32, 41, 44, 46, 47 ve 63 üncü maddeleri ile aynı Kanun’un 120 nci maddesi atfıyla hâlen yürürlükte bulunan mülga 1475 sayılı İş Kanunu’nun 14 üncü maddesi.

3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 … maddesinde yer … sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 … maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davacı yararına takdir edilen 8.400,00 TL duruşma vekâlet ücretinin ve aşağıda yazılı temyiz giderinin davalı tarafa yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

09.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.