Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2023/16360 E. 2023/16192 K. 26.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/16360
KARAR NO : 2023/16192
KARAR TARİHİ : 26.10.2023

MAHKEMESİ :… Mahkemesi
SAYISI : 2021/62 E., 2023/69 K.
KARAR : Davanın kısmen kabulü

Taraflar arasında görülen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda gereği düşünüldü:

Miktar ve değeri temyiz kesinlik sınırını aşmayan taşınır mal ve alacak davalarına ilişkin nihai kararlar 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 sayılı Kanun) 427 nci maddesi uyarınca temyiz edilemez. Kesinlik sınırı kamu düzeni ile ilgilidir. Temyiz kesinlik sınırı belirlenirken yalnız dava konusu edilen taşınır malın veya alacağın değeri dikkate alınır. Faiz, icra (inkar) tazminatı, vekâlet ücreti ve yargılama giderleri hesaba katılmaz.

Dosya içeriğine göre davacı aleyhine reddedilen ve temyize konu edilen toplam miktar 3.888,87 TL olup karar tarihi itibarıyla 12.950,00 TL olan kesinlik sınırı kapsamında kaldığından davacı vekilinin temyiz isteminin 6100 sayılı Kanun’un geçici 3 üncü maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun’un 427 ve 432 nci maddeleri uyarınca reddine karar vermek gerekmiştir.

Davalı vekilinin gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin 29.04.2010 tarihinden 16…..2015 tarihine kadar davalıya ait Kurumda hemşire olarak çalıştığını, … sözleşmesinin haksız feshedildiğini, en son net 1.500,00 TL ücret aldığını iddia ederek kıdem ve ihbar tazminatı, hafta tatili ücreti, fazla çalışma ücreti, … bayram ve genel tatil ücreti alacağının işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; alacakların zamanaşımına uğradığını, davacının kendisinin … sözleşmesini feshettiğini, fazla çalışma ücreti alacağı bulunmadığını, tüm ücretlerinin tam ve düzenli olarak kendisine ödendiğini savunarak davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 24.05.2016 tarihli ve 2015/813 Esas, 2016/508 Karar sayılı kararı ile; davacının … sözleşmesinin davalı işveren tarafından haksız şekilde feshedildiği kabul edilerek davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairenin 26.10.2020 tarihli ve 2017/17763 Esas, 2020/13268 Karar sayılı ilâmıyla; hizmet döküm cetveli incelendiğinde; 29.04.2010-14.10.2011 tarihleri arasında çalışmasının görüldüğü 1127523 numaralı işyerinin davalıyla bir ilgisinin olup olmadığının araştırılması gerektiği şeklindeki gerekçe ile Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; bozma ilâmı doğrultusunda yapılan araştırma doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili, … sözleşmesini haksız şekilde fesheden tarafın davacı olduğunu, bu nedenle kıdem ve ihbar tazminatına hükmedilmemesi gerektiğini, ayrıca davacının fazla çalışma, … bayram ve genel tatil çalışması ve hafta tatili çalışması yapmadığını ileri sürerek Mahkeme kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacının hizmet süresinin tespiti ile buna göre hesaplanacak alacakların miktarına ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Kanun’un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun’un 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası.

2. 4857 sayılı … Kanunu’nun 17, 41, 44, 46 ve 63 üncü maddeleri ile 120 nci maddesindeki atıf uyarınca yürürlükte bulunan mülga 1475 sayılı … Kanunu’nun 14 üncü maddesi.

3. Değerlendirme
1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun’un 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
A. Davacı Temyizi Yönünden
Davacı vekilinin temyiz dilekçesinin miktardan REDDİNE,

Peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde davacıya iadesine,

B. Davalı Temyizi Yönünden
Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden davalıya yükletilmesine,

Dosyanın kararı veren Mahkemeye gönderilmesine,

26.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.