YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/1610
KARAR NO : 2023/6788
KARAR TARİHİ : 09.05.2023
MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 51. Hukuk Dairesi
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildi.
Davacı vekili tarafından temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasının istenilmesi üzerine, işin duruşmaya tâbi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 09.05.2023 Salı günü tayin edilerek taraflara tebligat gönderilmiştir.
Duruşma günü davacı vekili Avukat Merve … Başaran geldi. Davalı adına gelen olmadı.
Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verildi.
Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı işyeri yetkilisi ile 01.09.2012 tarihinde bir araya gelerek davalı Şirketin …’de şube açması ve açılacak şubede müvekkilinin de sorumlu müdür olarak çalışması yönünde anlaşarak … sözleşmesi imzaladıklarını, müvekkiline çalışabileceği ofisin kiralanması ve sözleşmede kararlaştırılan asistanın işe alınması işlerinin verildiğini, müvekkilinin sözleşme gereği yapılması gereken tüm işleri eksiksiz olarak yerine getirdiğini, sözleşmenin ilk döneminde davalı tarafından ücret ve harcamalar için 10.000,00 USD gönderildiğini, ancak Şirketin kuruluş aşamasına gelindiğinde sözleşmeye aykırı davranıldığını, sözleşme süresinin dolması üzerine müvekkilinin sözleşmeyi feshettiğini bildirdiğini, davalı işverenlikçe bu ihbara … sözleşmesinin 01.03.2013 tarihinde feshedildiği bildirilmek suretiyle cevap verildiğini, ancak söz konusu tarihte herhangi bir fesih bildirimi yapılmadığını beyanla 60.000,00 USD ücret, 5.750,00 USD asistan ücreti ve 15.137,00 TL masraf alacağının faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili tarafından cevap dilekçesi sunulmamıştır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
… 6. … Mahkemesinin 26.09.2019 tarihli 2013/573 Esas 2019/388 Karar sayılı kararı ile; taraflar arasında imzalanan 01.09.2012 tarihli sözleşme uyarınca, davacının davalıya ait temsilcilik ofisinde … satış müdürü olarak aylık 5.000,00 USD ücretle işe alındığı, davalı işverence 01.03.2013 tarihinde davacıya teslim olunan mektup ile fesih bildiriminin yapılmış olduğu, 01.09.2012-01.03.2013 tarihleri arasında geçen altı aylık süre esas alınarak hesaplama yapıldığı, davacının aylık net 5.000,00 USD ücretinin … sözleşmesi ile ispatlandığı, davacıya ….12.2012 tarihinde 2012 Eylül ve Ekim ayları ücretleri karşılığında 10.000,00 USD ödendiği, 28.11.2012 tarihinde ofis ekipmanları için yapılan 10.000,00 USD ödemeye ilişkin olarak davacı yanın herhangi bir masraf belgesi ibraz etmediği, bu nedenle ofis ekipmanları için yapılan ödeme de dikkate alınarak davacıya toplamda 20.000,00 USD ödeme yapıldığı, davalı Şirketin davacı ve yanında çalıştırdığı asistanın ücretlerini göndermediği gerekçesi ile davacının hak ettiği ücret alacağı ile asistanlık alacağına yönelik taleplerinin kabulüne, masraf alacağı talebinin ise reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ve davalı vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuşlardır.
B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 29.12.2021 tarihli 2021/1492 Esas 2021/448 Karar sayılı kararı ile; davalı Şirket tarafından sunulan belgelerden davacının davalı Şirkete bağlı olarak … ofisinde satış müdürü sıfatı ile 01.09.2012-01.03.2013 tarihleri arasında fiilen altı ay süre ile aylık net 5.000,00 USD ücret karşılığı çalıştığı, davalı Şirket tarafından davacıya ücret olarak 10.000,00 USD, ofis ekipmanları için 10.000,00 USD ödeme yapıldığı; davacı tarafından, ofis ekipmanları için ödeme yapıldığı ve asistan F.E’ye Şirket adına ücret ödendiği hususlarının kanıtlanamadığı, davalı Şirketin bu yöndeki istinaf sebeplerinin yerinde olduğu, davacının altı ay çalışma dönemi için 10.000,00 USD ücret alacağı için havale edilen miktar, yine ofis ekipmanları için havale edilip harcandığı kanıtlanamayan 10.000,00 USD olmak üzere toplam 20.000,00 USD ödeme, 30.000,00 USD ücret alacağından mahsup edildiğinde davacının bakiye ücret alacağı olarak net 10.000,00 USD’ye hak kazandığı, tarafların bu yönlere ilişkin istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı, İlk Derece Mahkemesince yabancı para üzerinden hüküm altına alınan ücret alacağı için mevduata uygulanan en yüksek banka faizi işletilmesine karar verilmişse de Kanunî Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun’un 4 üncü maddesinin (a) bendi gereğince devlet bankaların USD olarak açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranının uygulanması gerektiği, davalı Şirketin bu yöndeki istinaf sebeplerinin yerinde olduğu gerekçesi ile davacı tarafın istinaf başvurusunun esastan reddine, davalı tarafın istinaf başvurusunun ise kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Birinci Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ve davalı vekilleri vekili temyiz isteminde bulunmuşlardır.
2. Dairemizin 17.05.2022 tarihli ve 2022/3240 Esas, 2022/6215 Karar sayılı ilâmı ile; davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi ile davalı tarafından 28.11.2012 tarihinde “Ofis ekipmanı için ödeme” açıklaması ile yapılan ödemenin dava dışı Şirketin banka hesabına yapıldığı hususunun dosyada mübrez banka dekontu ile … olduğu, davalı tarafından ofis ekipmanı için dava dışı şirkete yapılan 10.000,00 USD’lik ödemenin davacının ücret alacağından mahsup edilmesinin isabetli olmadığı gerekçesi ile karar bozularak dosya kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; Yargıtay bozma ilâmında da belirtildiği üzere ofis ekipmanı için yapılan 10.000,00 USD’lik ödemenin davacının ücret alacağından mahsubunun mümkün olmadığı, davacının ücret alacağının 20.000,00 USD olduğu, davacının kanıtlanamayan asistan ücreti ve masraf alacağı taleplerinin reddi gerektiği gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; … sözleşmesinin belirli süreli olduğunu, belirsiz süreli … sözleşmesi hükümlerine göre değerlendirilmesinin yasal düzenlemelere aykırı olduğunu, davalı Şirketin … temsilciliğini resmî olarak açamadığından dava dışı Şirket üzerinden devam ettiğini ve ödemelerin de hukuki zorunluluk nedeniyle dava dışı bu Şirket üzerinden yapıldığını, … sözleşmesinin işveren tarafından haklı bir sebep olmaksızın feshedildiğini, sözleşme sonuna kadar elde edilecek tüm ücretlerinin davacıya ödenmek zorunda olduğunu ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyetine ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacının ücret alacağının hesaplanması noktasındadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 … maddeleri, 4857 sayılı … Kanunu’nun 32 nci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 … maddesinde yer … sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
09.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.