YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/1531
KARAR NO : 2023/5020
KARAR TARİHİ : 05.04.2023
MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 24. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddi, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı Şirkette 1989 yılı Eylül ayında muhasebe biriminde işe başladığını, en son … mağazalar bölge temsilcisi olduğunu, son ücretinin net 4.200,00 TL olduğunu, ek olarak 400,00 TL tutarındaki yemek kartı, 1 kilo sucuk, 1 kilo salam ve 3 kilo kıyma olarak yemek yardımı, bir ücretine tekabül eden senede bir kez ikramiye ödendiğini, müvekkiline araç tahsis edildiğini, dinî bayramların ilk iki günü hariç çalıştığını, resmî bayramlarda çalıştığını, fazla çalışma yaptığı hâlde ücretlerinin ödenmediğini, 2012 yılından sonra her ay ücret bordrosunda 22-22,5 saatlik fazla çalışma ücretlerini de kapsıyormuş gibi ödemelerin gösterildiğini ancak ödenen ücretin sadece aylık ücretine ilişkin olduğunu iddia ederek kıdem tazminatı, manevi tazminat ile fazla çalışma ücreti, … … ve genel tatil ücreti ve yıllık izin ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; alacakların zamanaşımına uğradığını, davacının hizmet süresinin resmî kayıtlarda ve bordrolarda gösterilen tarihler arasında olduğunu, davacının ücretinin de bordrolarda gösterildiği şekilde olduğunu, davacıya giriş ve çıkışlarda kıdem tazminatı ödemesi yapıldığını, davacının satış temsilcisi olarak çalıştığını ve satış yaptığı yerlerin mal kabul bölümlerinin, … … ve genel tatil günlerinde kapalı olduğunu, davacının çalışma süresini kendisinin ayarladığını, yıllık izinlerini kullandığını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının … sözleşmesini emeklilik … sayısını doldurması nedeni ile sona erdirdiği, ödenen miktarların mahsup edildiği, tanık beyanlarına göre davacının haftada 10 saat fazla çalışma yaptığı, davacıya bordro ile ödenen fazla çalışma ücretlerinin mahsubunun gerektiği, yine davacının genel tatil günlerinde çalıştığı, kullanmadığı 149 günlük yıllık izin ücreti alacağının bulunduğu gerekçeleriyle davanın kısmen kabulüne karar vermiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuşlardır.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı vekili; müvekkilinin ücretinin düşük kabul edildiğini, bu nedenle alacaklarının eksik hesaplandığını, bilirkişi raporuna karşı yapılan itirazların dikkate alınmadığını, müvekkilin manevi baskı, ruhsal şiddet ve mobbing (psikolojik taciz) uygulamasına maruz kaldığının ispat edilmesine karşın bu yöndeki taleplerinin reddedildiğini, İlk Derece Mahkemesince uygulanan indirim oranları da eklenmek suretiyle vekâlet ücreti ve yargılama gideri hesaplanmasının hatalı olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ve davanın kabulüne karar verilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
2. Davalı vekili; ıslah dilekçesi 1 haftalık kesin süre içerisinde yapılmadıysa kabul etmediklerini, davacının hizmet süresinin, resmî kayıtlarda ve bordrolarda gösterilen tarihler arasında olduğunu, ücretinin de bordroda gösterildiği şekilde olduğunu, davacıya da kıdem tazminatı ödendiğinden bu talebin reddi gerektiğini, davacı tarafın … … ve genel tatil ücreti ve fazla çalışma talep etmesinin de hatalı olduğunu, yıllık izin talebinin reddi gerektiğini, davacı ile menfaat birliği içerisinde olan tanık beyanlarına itibar edilemeyeceğini belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ve davanın reddine karar verilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; kıdem tazminatından mahsubun yerinde olduğu, bilirkişi raporundaki çalışma saatlerine ilişkin tespitlerin tüm tanık beyanları ve dosya kapsamı ile uyumlu olduğu, davacı ile menfaat birliği olmayan tanıkların beyanlarının dikkate alındığı, manevi tazminata ilişkin Mahkeme gerekçesinin yerinde olduğu, ıslahın süresi içerisinde sunulduğu, 2013 yılı Mayıs ayından sonraya ait ücret bordroları incelendiğinde, her ay karşılığı rutin şekilde 22 veya 22,5 saat fazla çalışma tahakkuk edildiği, ancak bir kısım aylarda 22 saat fazla çalışma karşılığı tahakkuk ettirilen ücretin bir kısım aylarda 22,5 saat karşılığı tahakkuk ettirilen ücretten daha fazla olduğu, bu nedenle bu ücret bordolarının … durumu yansıtmadığı ve ödemelerin mahsup edilmemesi gerektiği, yıllık izin ücreti yönünden 4 günlük sürenin bilirkişi raporunda mükerrer şekilde hesaba katıldığı, davacı aleyhine vekâlet ücreti ve yargılama gideri hesap edilirken yapılan indirimlerin hesaplama dışında tutulduğu gerekçeleriyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddi, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
2. Davalı vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacının aylık ücret miktarı ile davaya konu alacakların ispatı ve hesaplanması, vekâlet ücret ve yargılama gideri noktalarındadır.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 326 ncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 … maddeleri.
2. 4857 sayılı … Kanunu’nun 32, 41, 47, 53, 59 ve 63 üncü maddeleri, aynı Kanun’un 120 nci maddesi atfıyla hâlen yürürlükte bulunan mülga 1475 sayılı … Kanunu’nun 14 üncü maddesi, 6098 sayılı … Borçlar Kanunu’nun 58 … maddesi.
3. Dairemizce; fazla çalışma, hafta tatili, … … ve genel tatil ücreti alacaklarından yapılan uygun bir indirim ile ilgili olarak Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nde bir kurala yer verilmediğinden ve ayrıca mahkemece ne miktarda indirim yapılacağı bilinemediğinden, fazla çalışma, hafta tatili, … … ve genel tatil ücreti alacaklarından yapılan indirimlerden dolayı reddine karar verilen miktar bakımından kendisini vekille temsil ettirmiş olan davalı yararına vekâlet ücretine ve yargılama giderine hükmedilemeyeceği kabul edilmektedir (Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 20.04.2022 tarihli ve 2022/4477 Esas, 2022/4842 Karar sayılı; 08.03.2022 tarihli ve 2022/2273 Esas, 2022/2899 Karar sayılı kararları).
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 … maddesinde yer … sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerince temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 … maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
05.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.