Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2023/14552 E. 2023/12459 K. 20.09.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/14552
KARAR NO : 2023/12459
KARAR TARİHİ : 20.09.2023

MAHKEMESİ :… Mahkemesi
SAYISI : 2022/732 E., 2023/558 K.
KARAR : Davanın kısmen kabulü

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairemizce … Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildi.

Davacı vekilince temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmiş ise de 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 369 uncu maddesinin ikinci fıkrası gereğince duruşma isteğinin miktardan reddine ve incelemenin dosya üzerinden yapılmasına karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının … Kömür İşletmeleri (…) Genel Müdürlüğüne bağlı linyit kömür üretiminde faaliyet gösteren … Teknik Elektrik Madencilik Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketinin (… Teknik Şirketi) çalışanı olduğunu, en başından beri davalının asıl işçisi olmasına rağmen muvazaalı olarak alt işveren işçisi gibi gösterilerek haklarının kısıtlandığını, toplu … sözleşmesi hükümlerinden yararlanması gerektiğini, davacının işyerinde imzalanan toplu … sözleşmesinin tarafı olan Maden-… Sendikasına üye olduğunu ileri sürerek dava konusu işçilik alacaklarının hüküm altına alınmasını istemiştir.

II. CEVAP
1. Davalı vekili cevap dilekçesinde; zamanaşımı def’i ve husumet itirazında bulunduklarını, müvekkilinin işi anahtar teslim … olarak verdiğini, ihale makamı olan Kurumun herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını, çalışanların emir ve talimatları ihaleyi alan firmadan aldıklarını, davacının Kurum işçisi olmadığını ve Kurumun tarafı olduğu toplu … sözleşmesinden yararlanmak istediğine dair bir talebi bulunmadığını, Kurumda aldatma kastının bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

2. İhbar olunan … Teknik Şirketi vekili cevap dilekçesinde; zamanaşımı def’inde bulunduklarını müvekkilinin İdare tarafından açılan ihaleleri kazanarak kömür üretim işi yaptığını, davalı ile müvekkili Şirket arasındaki ilişkinin ihale usulü ile hizmet alımı işi olduğunu ve muvazaanın söz konusu olmadığını, davacının müvekkili Şirket çalışanı olduğunu, davacının Sendika ile müvekkili arasında imzalanmış olan toplu … sözleşmesi hükümlerinden yararlandığını ve herhangi bir hak kaybının söz konusu olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
… … Mahkemesinin 03.02.2022 tarihli ve 2021/227 Esas, 2022/48 Karar sayılı kararı ile; davacının Maden-… Sendikasına üye olduğu, asıl işveren alt işveren ilişkisinin muvazaalı olduğunun sabit olduğu, davalı Kuruma yazılan müzekkere cevabında davacının sendika üyeliğinin davalı Kuruma bildirilmediğinin; Maden-… Sendikasına yazılan müzekkere cevabında ise işçinin sendika üyeliğinin asıl işverene bildirilmesi usulünün uygulanmadığının belirtildiği, buna göre davacının sendika üyeliğinin davalı Kuruma bildirilmediğinin anlaşıldığı gerekçesiyle davacının toplu … sözleşmesinden doğan alacak taleplerinin reddine; ancak davacı 6772 sayılı Devlet ve Ona Bağlı Müesseselerde Çalışan İşçilere İlave Tediye Yapılması ve 6452 Sayılı Kanunla 6212 Sayılı Kanunun 2 nci Maddesinin Kaldırılması Hakkında Kanun (6772 sayılı Kanun) gereği ilave tediye alacağına hak kazandığından dava konusu ilave tediye alacağının hüküm altına alınması gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuşlardır.

B. Gerekçe ve Sonuç
… Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesinin 05.07.2022 tarihli ve 2022/326 Esas, 2022/1444 Karar sayılı kararıyla; dosya kapsamına göre davalı Kurumun hizmetin yürütülmesine ilişkin teknolojik imkânları, araç, gereç ve ekipmanları itibarıyla alt işverenden daha üstün durumda olduğu, asıl işin alt işverene verilebilmesinin en önemli şartının verilen işin, işin gereği ile teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektiren işlerden olması şeklinde belirlenebileceği; ancak somut uyuşmazlık bakımından 4857 sayılı … Kanunu’na (4857 sayılı Kanun) uygun bir asıl işveren alt işveren ilişkisi kurulmadığından davacının başlangıçtan itibaren … Genel Müdürlüğü işçisi olarak kabulünün doğru olduğu, buna göre İlk Derece Mahkemesinin ilave tediye alacağının kabulüne dair kararının isabetli bulunduğu, davacının toplu … sözleşmesinden yararlandırılması talebi yönünden ise Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 23…..2021 tarihli ve 2021/6396 Esas, 2021/10706 Karar sayılı ilâmının dikkate alınması gerektiği, dosya kapsamına göre davacının sendika üyeliğinin Kuruma bildirilmediğinin anlaşıldığı, bu nedenle toplu … sözleşmesinden yararlanmasının mümkün olmadığı, hükmedilen alacak kaleminde zamanaşımı def’inin gözetildiği, hükme esas alınan bilirkişi raporunun denetime elverişli olduğu; ayrıca dava türü, alacağa hükmedilen faiz, faiz başlangıç tarihleri ve hükmün fer’î sonuçlarına ilişkin harç ve yargılama gideri düzenlemeleri ile alacağın brüt olarak hüküm altına alınması konularında isabetsizlik bulunmadığı gerekçeleriyle taraf vekillerinin istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.

2. Dairemizin 23.11.2022 tarihli ve 2022/12023 Esas, 2022/15062 Karar sayılı ilâmı ile; davacının tüm davalının diğer temyiz nedenlerinin reddine karar verildikten sonra, ilave tediye alacağı bakımından davaya karşı ileri sürülen zamanaşımı def’i dikkate alınarak hesaplama yapıldığı ancak ıslah dilekçesine karşı ileri sürülen zamanaşımı def’inin dikkate alınmadığı gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.

B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesi yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; bozma ilâmı doğrultusunda ıslah dilekçesine karşı ileri sürülen zamanaşımı def’i dikkate alınarak yapılan hesaplama doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı Tarafın Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; asıl işveren alt işveren ilişkisinin muvazaalı olduğunun sabit olduğunu, bu durumda imza tarihinden önce sendika üyesi olan davacının 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu … Sözleşmesi Kanunu’nun (6356 sayılı Kanun) 39 uncu maddesi gereği toplu … sözleşmesinden yürürlük tarihinden itibaren yararlanma hakkı bulunduğunu, ayrıca davalı Kuruma sendika üyeliği bildirimi yapılmasının zorunlu olmadığını, İlk Derece Mahkemesinin kararı ile tüm mevzuatın, Anayasa Mahkemesi kararlarının ve uluslararası sözleşmelerdeki hükümlerin yok sayıldığını, davalı Kurumun davacı asılın sendikalı olduğunu bildiğini, davacı asılın talebinin tam ıslah tutarı dâhilinde kabul edilmesi gerektiğini, lehe ve aleyhe hükmedilen vekâlet ücretinin hatalı olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması ve davanın kabulüne karar verilmesi istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

2. Davalı Tarafın Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; muvazaa tespitine, husumete, zamanaşımına yönelik itirazlarının dikkate alınmadığını, davanın hukuki yarar yokluğundan reddi gerektiğini, muvazaa tespitinin hatalı olduğunu, davacının ilave tediye ücretine hak kazanmadığını, brüt ücret üzerinden karar verilmesinin ve yürütülen faiz türü ile başlangıç tarihinin doğru olmadığını, hesaplamanın, yargılama gideri, harç ve vekâlet ücretinin hatalı olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması ve davanın reddine karar verilmesi istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; hüküm altına alınan ilave tediye alacağına karşı ileri sürülen zamanaşımı def’inin değerlendirilmesine, yargılama gideri ile vekâlet ücretine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 6772 sayılı Kanun’un 1 vd. maddeleri, 6098 sayılı … Borçlar Kanunu’nun 146 ila 161 inci maddeleri, 6100 sayılı Kanun’un 326 ncı maddesi, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi.

3. Değerlendirme
1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderlerinin temyiz edenlere yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,

20.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.