Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2023/14165 E. 2023/15768 K. 24.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/14165
KARAR NO : 2023/15768
KARAR TARİHİ : 24.10.2023

MAHKEMESİ :… Mahkemesi
KARAR : Davanın reddi

Taraflar arasında görülen itirazın iptali davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairemizce Mahkeme kararının ikinci kez bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın reddine karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalının hareket memuru olarak görev yaptığını, 04.01.1999 günü meydana gelen kaza sonucu dava dışı C.T.’nin yaralandığını, C.T. tarafından … 5. Asliye Hukuk (…) Mahkemesinin 2002/262 Esas sayılı dosyası ile açılan maddi ve manevi tazminat istemli davanın Yargıtay denetiminden geçerek onandığını, anılan karara istinaden … 23. İcra Müdürlüğünün 2005/1649 Esas sayılı dosyası ile başlatılan icra takibi sonucu icra dosyasına ….07.2006 tarihinde 464.803,60 TL, 07.07.2006 tarihinde ise 14.662,04 TL ödeme yapıldığını, yapılan bu ödeme sonucu olayda kusurlu bulunan H.K. aleyhine … 14. … Mahkemesinin 2006/765 Esas sayılı dosyası ile açılan rücuan alacak dosyası ile bir kısım alacağın tahsilinin istendiği ve bu davanın yargılaması aşamasında olayın meydana gelmesinde işbu davanın davalısı …’ün %25 oranında kusuru bulunduğunun belirlendiğini, davalı aleyhine … 28. İcra Müdürlüğünün 2011/15888 Esas sayılı dosyası ile başlatılan icra takibine borçlunun itirazı sonucu takibin durdurulmasına karar verildiğini belirterek anılan takibe yapılan itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkilinin olay günü hareket memuru olarak görev yapmadığını ve kendisine kusur izafe edilemeyeceğini, … 5. Asliye Hukuk (…) Mahkemesinin 2002/262 Esas sayılı dosyasında davanın müvekkiline ihbar edilmediğini ve dolayısıyla atfedilen kusuru kabul etmediklerini savunarak davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 11.12.2014 tarihli ve 2012/698 Esas, 2014/988 Karar sayılı kararı ile; zarara sebebiyet veren vakıa incelendiğinde davalının olayın oluşumunda %25 sorumlu olduğunun kesinleşmiş ve davalının taraf olmadığı yargı kararıyla açık olduğu, davalı bahsi geçen dosyada taraf olmadığından kusur oranının işbu dava açısından bağlayıcı olmadığı, ancak yeni aldırılan bilirkişi raporu da bu durumu teyit eder nitelikte olduğundan davalı işçinin %25 oranında kusuru nispetinde zarar miktarından sorumlu olduğu, ne var ki likit olmayan bir alacak açısından icra takibi yapıldığından davacı Şirketin icra inkar tazminatı hususundaki talebinin reddi gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Birinci Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.

2. Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesinin 10.11.2016 tarihli ve 2016/23985 Esas, 2016/25462 Karar sayılı kararı ile; somut olayda davalının, olay tarihinde hareket memuru olarak görevli olmadığını iddia ettiği, Mahkemece olaya ilişkin açılan diğer dosyalardaki raporlar dikkate alınarak davalının o tarihte görevli olduğu sonucuna varıldığı, bu hususa ilişkin olarak davacı işverene yazılan müzekkereye verilen cevapta, o tarihe ilişkin kayıtların imha edildiğinin belirtildiği, ancak dosya içerisinde bulunmayan … 20. Asliye Ceza Mahkemesinin 1999/24 Esas sayılı dosyasındaki ifadelerden hareketle hazırlanan ve … 18. … Mahkemesinin 2008/628 Esas sayılı dosyasında alınan 27.01.2005 tarihli bilirkişi raporunda, davalı …’ün olay tarihinde gerektiğinde araçları kullanma talimatı verdiği İ.A. isimli görevlinin aracı hareket ettirmiş olabileceği ve bu hâlde İ.A.’nın sekizde sekiz kusurlu olacağı ihtimalinden söz edildiği, bu itibarla öncelikle dosya içeriğinde bulunmayan ceza dosyası dosya kapsamına alınarak, davalının ve İ.A. isimli çalışanın olay tarihinde görevli olup olmadıkları, görev ve sorumluluklarının neler olduğunun duraksamaya yer vermeyecek şekilde tespit edilmesi, davalıya verilen eğitimler de göz önünde bulundurularak, bilirkişi tarafından yapılan kusur incelemesinin yeniden değerlendirmeye tâbi tutulması ve oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisinin hatalı olduğu gerekçesiyle Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Birinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin 15.09.2022 tarihli ve 2021/20 Esas, 2022/459 Karar sayılı kararı ile; bozma ilâmına uyulduğundan bahisle aldırılan bilirkişi raporunda sorumlu olduğu hareket sahasında otobüsleri … hâlinde bırakan sürücüleri yeterince izlemediği gibi araçlarını çalışır durumda … etmelerini engellememesi sebebiyle davalının meydana gelen kazada %10 kusurlu olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

C. İkinci Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.

2. Dairemizin 13.12.2022 tarihli ve 2022/16308 Esas, 2022/16537 Karar sayılı kararı ile; davacının tüm, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine karar verilerek, hükme esas alınan bilirkişi raporunda %10 oranında kusur durumu belirlenirken davalının dosyaya ibraz olunan görev tanımı ve sorumluluk alanı ile olayın meydana gelişi arasında hiçbir bağlantı kurulmadığını, davalının mevcut görev tanımı ile olayın olayış şekli dikkate alındığında kusurlu olduğundan söz edilemeyeceğinden davanın reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

D. Mahkemece İkinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; bozma ilâmına uyularak davanın reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; daha önce kesinleşmiş olan Yargı kararları ve kusur oranları mevcut iken yeniden kusur durumunun tespitinin kabul edilemeyeceğini, dosyaya görev tanımları ile alınan eğitimlere ilişkin belgelerin ibraz edildiğini, diğer dosyalarda yapılan kusur incelemelerine göre davanın kabulünün gerektiğini belirterek Mahkeme kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, davalının meydana gelen trafik kazasında kusurunun bulunup bulunmadığı ve bu itibarla dava konusu tazminattan sorumlu olup olmadığına ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası.

2. 6098 sayılı … Borçlar Kanunu’nun “Haksız Fiillerden Doğan Borç İlişkileri
” başlıklı ayrımının 49 uncu maddesi vd. hükümleri.

3. Değerlendirme
1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun’un 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine ,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

24.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.