Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2023/14017 E. 2023/11637 K. 11.09.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/14017
KARAR NO : 2023/11637
KARAR TARİHİ : 11.09.2023

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 48. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/930 E., 2023/831 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : … 4. … Mahkemesi
SAYISI : 2022/185 E., 2023/61 K.

Taraflar arasındaki yetki tespitine itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda … Anadolu 12. … Mahkemesinin 09.02.2022 tarihli ve 2021/620 Esas, 2022/160 Karar sayılı kararı ile … … mahkemelerinin yetkili olduğundan bahisle davanın yetkisizlik nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir.

Yetkisizlik kararının istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiş, davacı vekilinin dava dosyasının yetkili mahkemeye gönderilmesini talep etmesi sonrası yetkili İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılan yargılamada davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacı Şirketin faaliyet konusunun makina sektörüne parça üretim işi olduğunu, söz konusu işin Kartal/… adresinde bulunan işyerinde gerçekleştirildiğini, davacının Ümraniye/… adresinde bulunan işyerinde ise sektör konusu başkaca ürünlerin tanıtımı ve satış bağlantılarının gerçekleştirilmesi işinin yapıldığını, davalı Sendikanın yetki tespiti için başvuru yaptığı tarih itibarıyla davalı Bakanlık tarafından yapılan tespitte sadece Kartal’da bulunan işyerinin değerlendirmeye alındığını, Ümraniye’de bulunan işyeri dikkate alınmadan işyeri toplu … sözleşmesi kapsamında inceleme yapıldığını ileri sürerek davacı Şirketin aynı işkolunda faaliyet gösteren işyeri dikkate alınmadan işyeri toplu … sözleşmesi kapsamında verilen Bakanlığının 16.11.2021 tarihli ve 60687 numaralı olumlu yetki tespitine dair kararın iptalini talep etmiştir.

II. CEVAP
1. Davalı Bakanlık vekili cevap dilekçesinde; 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu … Sözleşmesi Kanunu’nun (6356 sayılı Kanun) ilgili maddeleri uyarınca davanın, görevli makamın bulunduğu yer mahkemesinde görülmesi gerektiğini, görevli makamın bulunduğu yer itibarıyla davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, yetki tespit başvurusu tarihinde Bakanlığın otomasyon sistemine yansıyan bilgilere göre davacının başvuru yapan Sendika ile aynı işkolunda bir işyeri bulunduğunu, bu işyerinde çalışan 78 işçinin 41’inin başvuru yapan Sendikaya üye olduğunu, dava dilekçesinde belirtilen işyerinde ise başvuru tarihi itibarıyla çalışan işçi bulunmadığını belirterek ve dilekçesinde yazılı diğer sebeplerle davanın reddini istemiştir.

2. Davalı … Metal İşçileri Sendikası vekili cevap dilekçesinde; yetki tespitine itiraz davasının görevli makamın bulunduğu yer … mahkemesinde açılacağını, görevli makamın … Çalışma ve … Kurumu İl Müdürlüğü olduğunu, bu nedenle yetkili mahkeme … Çalışma ve … Kurumu İl Müdürlüğünün bağlı bulunduğu … … mahkemeleri olacağından yetkisizlik kararı verilmesi gerektiğini, işveren ve işveren vekillerinin çalışan sayısından düşülmesi gerektiğini, dava dilekçesinde dikkate alınmadığı ileri sürülen işyerinde, yetki tespit başvurusu tarihinde çalışan işçi bulunmadığını; bu nedenle çoğunluk tespitinde dikkate alıncak bir işyeri niteliği olmadığını, Sendikanın gerekli sayısal çoğunluğu sağladığını, davacının dava dilekçesinde herhangi bir somut delile dayanmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) kayıtlarına göre yetki tespit tarihinde davacı işyerinde toplam çalışan sayısının 78 olduğu ve bu kayıtların davalı Bakanlık tespiti ile örtüştüğü, davacının Ümraniye’de bulunan işyerinin 2022 Şubat ayında … olduğu, yetki tespit tarihinde faaliyette bulunmadığı, Yargıtay içtihadına göre işçi çalıştırılmayan bir yerin işyeri niteliğinde kabul edilemeyeceği, davalı Sendikanın yetki tespit tarihinde %52,56 oranı ile sayısal çoğunluğu sağladığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde; müvekkili Şirketin aynı işkolunda faaliyet gösteren iki işyeri bulunduğunu, Bakanlıkça bunlardan sadece bir tanesinin dikkate alınarak işyeri toplu … sözleşmesi kapsamında değerlendirme yapıldığını, somut olayda yetkinin işyeri toplu … sözleşmesi için mi, yoksa işletme toplu … sözleşmesi için mi alınması gerektiğinin çözüme kavuşturulması gerektiğini belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; işyerinde 78 işçinin çalıştığı, davalı Sendikaya üye işçi sayısının ise 41 olduğu, davalı Sendikanın yetki tespiti talebinde bulunduğu tarih itibarıyla davacı Şirketin dava ve istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü Ümraniye’de bulunan işyerinin henüz faaliyette bulunmadığı, söz konusu işyerinin 2022 yılının Şubat ayı itibarıyla … hâle geldiği, bu nedenlerle yetki tespiti başvurusu yapılan tarih itibarıyla faaliyette bulunmayan şubenin değerlendirmeye alınmasının hukuken mümkün olamayacağı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde; davalı Bakanlıkça yapılan tespitte yalnızca davacı Şirketin Kartal’da bulunan işyerinin değerlendirildiğini, davacı Şirketin Ümraniye bulunan diğer işyerinin değerlendirilmediğini ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, 6356 sayılı Kanun’un 41 inci ve devamı maddeleri kapsamında yetki tespitine itiraz istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1. 2709 sayılı … Cumhuriyeti Anayasası’nın “Toplu … sözleşmesi ve toplu sözleşme hakkı” kenar başlıklı 53 üncü maddesinin birinci fıkrası şöyledir:
“İşçiler ve işverenler, karşılıklı olarak ekonomik ve sosyal durumlarını ve çalışma şartlarını düzenlemek amacıyla toplu … sözleşmesi yapma hakkına sahiptirler.”

2. 6356 sayılı Kanun’un “Yetki” kenar başlıklı 41 inci maddesinin birinci fıkrası da şöyledir:
“Kurulu bulunduğu işkolunda çalışan işçilerin en az yüzde birinin üyesi bulunması şartıyla işçi sendikası, toplu … sözleşmesinin kapsamına girecek işyerinde başvuru tarihinde çalışan işçilerin yarıdan fazlasının, işletmede ise yüzde kırkının kendi üyesi bulunması hâlinde bu işyeri veya işletme için toplu … sözleşmesi yapmaya yetkilidir.”

3. 6356 sayılı Kanun’un “Yetki Tespiti İçin Başvuru” kenar başlıklı 42 nci maddesi ise şöyledir:
“(1) Toplu … sözleşmesi yapmak isteyen işçi sendikası Bakanlığa başvurarak yetkili olduğunun tespitini ister. İşveren sendikası veya sendika üyesi olmayan işveren de Bakanlığa başvurarak yetkili işçi sendikasının tespitini isteyebilir.
(2) Bakanlık, kayıtlarına göre başvuru tarihi itibarıyla bir işçi sendikasının yetkili olduğunu tespit ettiğinde, başvuruyu, işyeri veya işletmedeki işçi ve üye sayısını, o işkolunda kurulu işçi sendikaları ile taraf olacak işveren sendikası veya sendika üyesi olmayan işverene altı … günü içinde bildirir.
(3) İşçi sendikasının yetki şartlarına sahip olmadığının ya da işyerinde yetki şartlarına sahip bir işçi sendikasının bulunmadığının tespiti hâlinde, bu bilgiler sadece başvuruyu yapan tarafa bildirilir.
(4) Sigortalılığın başlangıcı ile sona ermesine ilişkin bildirimlerden yasal süresi içinde Sosyal Güvenlik Kurumuna yapılmayanlar, yetkili işçi sendikasının tespitinde dikkate alınmaz.
(5) Yetki tespiti ile ilgili usul ve esaslar Bakanlıkça çıkarılacak bir yönetmelikle düzenlenir.”

4. 6356 sayılı Kanun’un “Yetki İtirazı” kenar başlıklı 43 üncü maddesi de şöyledir:
“(1) Kendilerine 42 nci madde uyarınca gönderilen tespit yazısını alan işçi veya işveren sendikaları veya sendika üyesi olmayan işveren; taraflardan birinin veya her ikisinin yetki şartlarına sahip olmadığı veya kendisinin bu şartları taşıdığı yolundaki itirazını, nedenlerini de göstererek yazının kendilerine tebliğ edildiği tarihten itibaren altı … günü içinde mahkemeye yapabilir.
(2) İtiraz dilekçesi görevli makama kayıt ettirildikten sonra mahkemeye verilir. Kurulu bulunduğu işkolunda çalışan işçilerin yüzde birinden daha az üyesi bulunan işçi sendikası, yetki itirazında bulunamaz.
(3) İtiraz dilekçesinde veya ekinde somut delillerin yer almaması hâlinde itiraz incelenmeksizin reddedilir. İşçi ve üye sayılarının tespitinde maddi hata ve süreye ilişkin itirazları mahkeme altı … günü içinde duruşma yapmaksızın kesin olarak karara bağlar. (Değişik cümle: 12/10/2017-7036/34 md.) Bunların dışındaki itirazlar için mahkeme, duruşma yaparak karar verir ve bu karar hakkında istinaf yoluna başvurulması hâlinde bölge adliye mahkemesi bir ay içinde kararını verir. (Ek cümle: 12/10/2017-7036/34 md.) Bu karara karşı temyiz yoluna başvurulması hâlinde Yargıtay bir ay içinde kesin olarak karar verir.
(4) 42 nci maddenin üçüncü fıkrası uyarınca kendisine yetki şartlarına sahip olmadığı bildirilen işçi sendikası, altı … günü içinde yetkili olup olmadığının tespiti için dava açabilir. Mahkeme açılan davayı o işkolunda çalışan işçilerin en az yüzde birini üye kaydeden işçi sendikaları ile işveren sendikası veya sendika üyesi olmayan işverene de bildirir. Mahkeme davayı iki ay içinde sonuçlandırır.
(5) İtiraz, karar kesinleşinceye kadar yetki işlemlerini durdurur.”

5. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

11.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.