YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/13965
KARAR NO : 2023/11649
KARAR TARİHİ : 11.09.2023
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (…) Mahkemesi
SAYISI : 2021/11 E., 2022/513 K.
KARAR : Davanın kabulü
Taraflar arasında görülen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; müvekkilinin davalı … Başkanlığında (Belediye) işçi olarak çalışmakta iken 30…..2009 tarihinde … sözleşmesinin feshedildiğini, açılan işe iade davasının kabul edildiğini ve Yargıtay denetiminden geçerek kesinleştiğini; ancak yasal süresi içerisinde müvekkili tarafından başvuruya rağmen davalı tarafça işe başlatılmadığını, hak kazanılan alacakların eksik ödendiğini ileri sürerek fark kıdem tazminatı alacağı ile yıllık izin ücreti alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı tarafça yasal süresi içerisinde cevap dilekçesi ibraz edilmemiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 26…..2015 tarihli ve 2014/559 Esas, 2015/408 Karar sayılı kararı ile; davacının davalı Belediyede 1999 yılında işe başladığı, … sözleşmesinin davalı tarafından 30…..2009 tarihinde feshedildiği, bunun üzerine davacı tarafça açılan işe iade davasında davacının işe iadesine karar verildiği ve söz konusu kararın Yargıtay denetiminden geçerek kesinleştiği, davacının yasal süresi içerisinde başvurmasına rağmen davalı tarafça işe başlatılmadığı, davacının bakiye kıdem tazminatı ve yıllık izin ücreti alacaklarının bulunduğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizin 27.10.2020 tarihli ve 2017/19063 Esas, 2020/13696 Karar sayılı kararıyla; davacının 10 yıllık çalışma süresi boyunca hiç yıllık izin kullanmadığı hayatın olağan akışına ters olduğundan, davacının beyanı alındıktan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilip, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yıllık izin ücreti alacağının hüküm altına alınmasının hatalı olduğu gerekçesi ile Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; bozma ilâmı doğrultusunda, yargılama sırasında müteveffa davacının vefat ettiği gerekçesi ile mirasçılarının talimat aracılığıyla beyanları alınarak yapılan araştırma neticesinde davanın kabulüne karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; Yargıtay bozma ilâmına uyulmasına rağmen bozma öncesindeki gibi karar verildiğini, davacı asıl vefat etmiş olduğundan konuya ilişkin beyanı alınamamış ise de mirasçıların beyanlarının da soyut ve çelişkili olduğunu, somut bir bilgi içermediğini, söz konusu beyanlara itibar edilerek yıllık izin ücreti alacağının kabul edilmesinin hatalı olduğunu, dosya arasındaki imzasız izin defterine göre davacının 2006 yılında 27 gün, 2008 yılında 30 gün izin kullandığının tespit edildiğini, davacının çalışma süresi ile özellikle bölgede her yıl fındık ve çay toplama sezonlarında genellikle yıllık izin kullanılması, düğün, okul, hastalık vs. nedenlerle yıllık izin ihtiyacının olacağı da dikkate alındığında hesaplanan yıllık izin ücreti alacağından belirli bir oranda hakkaniyet indirimi yapılması gerektiğini, dava ve ıslah tarihi itibarıyla yıllık izin ücreti alacağının zamanaşımına uğradığını, kıdem tazminatına ilişkin kararın dayanağı olan bilirkişi raporlarındaki brüt ücret ve giydirilmiş brüt ücret hesabı ile kıdem süresi hesaplamalarının da hatalı olduğunu ileri sürerek ve resen dikkate alınacak nedenlerle davanın reddi istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, yıllık izin ücreti alacağının hesaplanmasına ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası, 4857 sayılı … Kanunu’nun 53, 56, 57 ve 59 uncu maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun’un 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, ileri sürülen temyiz sebeplerine göre kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
11.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.