YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/13847
KARAR NO : 2023/11639
KARAR TARİHİ : 11.09.2023
MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/1084 E., 2023/1028 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : … 4. … Mahkemesi
SAYISI : 2023/4 E., 2023/87 K.
Taraflar arasındaki yetki tespitine itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda Aliağa 2. … Mahkemesinin 09.09.2022 tarihli ve 2022/36 Esas, 2022/177 Karar sayılı kararı ile … … Mahkemesinin yetkili olduğundan bahisle davanın yetkisizlik nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir.
Yetkisizlik kararının istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiş, davacı vekilinin dava dosyasının yetkili mahkemeye gönderilmesini talep etmesi sonrası yetkili İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılan yargılamada davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; … Çalışma Genel Müdürlüğünün 21.02.2022 tarihli ve E-74038328-553.02-97831 numaralı yetki tespit yazısının müvekkiline 08.03.2022 tarihinde bildirildiğini, davalı Sendikanın işkolu barajını aşamadığını bu nedenle toplu … sözleşmesi yetki belgesi alma hakkının bulunmadığını, davalı Sendikanın yetki tespiti için aranan sayısal çoğunluğu sağlamadığını beyanla Bakanlığın 21.02.2022 tarihli ve E-74038328-553.02-97831 numaralı yetki tespitinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1. Davalı Bakanlık vekili cevap dilekçesinde; yetki tespitinin iptaline ilişkin açılacak davaların görüleceği mahkemelere ilişkin özel hükümlere yer verildiğini, bu davaların görevli makamın bulunduğu yer mahkemesinde görüleceğinin düzenlendiğini, bu düzenlemeye göre mahkemenin yetkili olmadığını, 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu … Sözleşmesi Kanunu’nun (6356 sayılı Kanun) 41 inci maddesi uyarınca davalı Sendikanın yetki tespiti için başvurduğu tarih itibarıyla bulunduğu işkolundaki işçilerin %2,74 oranında üyeye sahip olduğu ve işkolu barajını aştığını, sendika üyeliklerinin ve sendikadan istifaların e-Devlet sistemi üzerinden yapıldığını, yetki başvuru tarihi olan 15.02.2022 tarihinde davacı işyerinde çalışan 56 işçinin 33’ünün davalı Sendika tarafından üye kaydedildiğini belirterek ve dilekçesinde yazılı diğer sebeplerle davanın reddini istemiştir.
2. Davalı …-… Sendikası vekili cevap dilekçesinde; davanın asıl amacının Sendikanın toplu … sözleşmesi yapma sürecini uzatmak olduğunu, işkolu tespitine ilişkin itirazlar ayrı bir yargılama konusu olduğunu, yetki tespitine itiraz davalarında sadece yetki belgesini alan sendikanın üye sayısının kanunun aradığı sayıda olup olmadığı ve toplu … sözleşmesinin düzeyinin tartışılabileceğini, davacı işverenin işkoluna yönelik bir itirazı varsa da süresinde ve başlayan yetki sürecinden önce bir işkolu itirazı bulunmadığını, ayrıca müvekkili Sendikanın ülke barajı olan %1’lik barajı aşmadığını iddia eden davacı işverenin bu beyanının gerçeği yansıtmadığını beyanla hiçbir araştırma yapılmaksızın kötüniyetle açılan davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalı Sendikanın 15.02.2022 tarihinde yetki tespit başvurusunda bulunduğu, davalı Sendikanın yetki başvuru tarihi itibarıyla davacıya ait işyerinde 56 işçi çalıştığı ve 33 işçinin davalı Sendika üyesi olduğu, işyerinde davalı Sendikanın yarıdan fazla üyeye sahip olduğu, davacı tarafın iddiasını 6356 sayılı Kanun’un 43 üncü maddesinin üçüncü fıkrasında belirttildiği üzere ispatlayamadığı, davalı işyerinde çalışan işçi ve üye sayısı itibarıyla davalı Sendikanın davacı işyerinde toplu … sözleşmesi yapmaya yetkili olduğunun tespitine ilişkin kararda usul ve kanuna aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde; yetki talebinde bulunan Sendika ile toplu … sözleşmesi yapmak istenilen işyeri veya işletmenin aynı işkolunda faaliyet göstermesi gerektiğini, kaldı ki aynı işkolunda faaliyet gösterildiğini kabul anlamına gelmemek kaydıyla talepte bulunan …-… Sendikasının, müvekkili Şirketin faaliyet gösterdiği işkolunda yeterli üye sayısına sahip olmadığını beyanla İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; yetki tespiti için başvuru tarihi itibari ile davacı işyerindeki işçi ve üye sayısının esas alınması gerektiği, davacı işyerinde çalışan işçi sayısının 56 olduğu, bunlardan 33’ünün davalı Sendikanın üyesi olduğu, sendika üye çoğunluğunun yarıdan fazla olduğu ve İlk Derece Mahkemesi kararında usul ve kanuna aykırı bir husus bulunmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekilli temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeler ve resen dikkate alınacak nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, 6356 sayılı Kanun’un 41 inci ve devamı maddeleri kapsamında yetki tespitine itiraz istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 2709 sayılı … Cumhuriyeti Anayasası’nın “Toplu … sözleşmesi ve toplu sözleşme hakkı” kenar başlıklı 53 üncü maddesinin birinci fıkrası şöyledir:
“İşçiler ve işverenler, karşılıklı olarak ekonomik ve sosyal durumlarını ve çalışma şartlarını düzenlemek amacıyla toplu … sözleşmesi yapma hakkına sahiptirler.”
2. 6356 sayılı Kanun’un “Yetki” kenar başlıklı 41 inci maddesinin birinci fıkrası da şöyledir:
“Kurulu bulunduğu işkolunda çalışan işçilerin en az yüzde birinin üyesi bulunması şartıyla işçi sendikası, toplu … sözleşmesinin kapsamına girecek işyerinde başvuru tarihinde çalışan işçilerin yarıdan fazlasının, işletmede ise yüzde kırkının kendi üyesi bulunması hâlinde bu işyeri veya işletme için toplu … sözleşmesi yapmaya yetkilidir.”
3. 6356 sayılı Kanun’un “Yetki Tespiti İçin Başvuru” kenar başlıklı 42 nci maddesi ise şöyledir:
“(1) Toplu … sözleşmesi yapmak isteyen işçi sendikası Bakanlığa başvurarak yetkili olduğunun tespitini ister. İşveren sendikası veya sendika üyesi olmayan işveren de Bakanlığa başvurarak yetkili işçi sendikasının tespitini isteyebilir.
(2) Bakanlık, kayıtlarına göre başvuru tarihi itibarıyla bir işçi sendikasının yetkili olduğunu tespit ettiğinde, başvuruyu, işyeri veya işletmedeki işçi ve üye sayısını, o işkolunda kurulu işçi sendikaları ile taraf olacak işveren sendikası veya sendika üyesi olmayan işverene altı … günü içinde bildirir.
(3) İşçi sendikasının yetki şartlarına sahip olmadığının ya da işyerinde yetki şartlarına sahip bir işçi sendikasının bulunmadığının tespiti hâlinde, bu bilgiler sadece başvuruyu yapan tarafa bildirilir.
(4) Sigortalılığın başlangıcı ile sona ermesine ilişkin bildirimlerden yasal süresi içinde Sosyal Güvenlik Kurumuna yapılmayanlar, yetkili işçi sendikasının tespitinde dikkate alınmaz.
(5) Yetki tespiti ile ilgili usul ve esaslar Bakanlıkça çıkarılacak bir yönetmelikle düzenlenir.”
4. 6356 sayılı Kanun’un “Yetki İtirazı” kenar başlıklı 43 üncü maddesi de şöyledir:
“(1) Kendilerine 42 nci madde uyarınca gönderilen tespit yazısını alan işçi veya işveren sendikaları veya sendika üyesi olmayan işveren; taraflardan birinin veya her ikisinin yetki şartlarına sahip olmadığı veya kendisinin bu şartları taşıdığı yolundaki itirazını, nedenlerini de göstererek yazının kendilerine tebliğ edildiği tarihten itibaren altı … günü içinde mahkemeye yapabilir.
(2) İtiraz dilekçesi görevli makama kayıt ettirildikten sonra mahkemeye verilir. Kurulu bulunduğu işkolunda çalışan işçilerin yüzde birinden daha az üyesi bulunan işçi sendikası, yetki itirazında bulunamaz.
(3) İtiraz dilekçesinde veya ekinde somut delillerin yer almaması hâlinde itiraz incelenmeksizin reddedilir. İşçi ve üye sayılarının tespitinde maddi hata ve süreye ilişkin itirazları mahkeme altı … günü içinde duruşma yapmaksızın kesin olarak karara bağlar. (Değişik cümle: 12/10/2017-7036/34 md.) Bunların dışındaki itirazlar için mahkeme, duruşma yaparak karar verir ve bu karar hakkında istinaf yoluna başvurulması hâlinde bölge adliye mahkemesi bir ay içinde kararını verir. (Ek cümle: 12/10/2017-7036/34 md.) Bu karara karşı temyiz yoluna başvurulması hâlinde Yargıtay bir ay içinde kesin olarak karar verir.
(4) 42 nci maddenin üçüncü fıkrası uyarınca kendisine yetki şartlarına sahip olmadığı bildirilen işçi sendikası, altı … günü içinde yetkili olup olmadığının tespiti için dava açabilir. Mahkeme açılan davayı o işkolunda çalışan işçilerin en az yüzde birini üye kaydeden işçi sendikaları ile işveren sendikası veya sendika üyesi olmayan işverene de bildirir. Mahkeme davayı iki ay içinde sonuçlandırır.
(5) İtiraz, karar kesinleşinceye kadar yetki işlemlerini durdurur.”
5. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
11.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.