Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2023/13553 E. 2023/15625 K. 23.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/13553
KARAR NO : 2023/15625
KARAR TARİHİ : 23.10.2023

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 30. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/27 E., 2023/1904 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun kabulü ile davanın kabulü
İLK DERECE MAHKEMESİ : … 39. … Mahkemesi
SAYISI : 2021/633 E., 2022/515 K.

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davalı … Müdürlüğüne karşı açılan davanın reddine; diğer davalı Şirketler lehine açılan davanın ise kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı … vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalılar …. İnşaat Temizlik Nakliye Gıda … San. Tic. Ltd. Şti., Bsk Yapı Tekstil Gıda Turizm Madencilik San. Tic. Ltd. Şti. ve …. İnşaat Elektrik Yol Yapım ve Bakım Hizm. San. Tic. Ltd. Şti.nin (davalı Şirketler) oluşturduğu adi ortaklık ile müvekkilinin üyesi olduğu Yol, Yapı, İnşaat İşçileri Sendikası arasında toplu … sözleşmeleri görüşmeleri sırasında Yüksek Hakem Kurulu tarafından 12.09.2019 tarihli ve 2019/255 Esas, 2019/398 Karar sayılı karar ile toplu … sözleşmesinin uygulanmaya başlandığını, davacının sendika üyesi olduğunu, toplu … sözleşmesinde düzenlenen alacakların işverence hiç ödenmediğini iddia ederek yemek yardımı, yakacak yardımı, direksiyon primi alacağı, bayram harçlığı, ikramiye ve ücret farkı alacaklarının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
1. Davalı … vekili cevap dilekçesinde; zamanaşımı def’inde bulunduklarını, Sendikanın işçi adına dava açma yetkisinin araştırılması gerektiğini, dava dilekçesinin usule uygun olmadığını, davacı işçinin üyeliğinin işverene bildirildiği tarihin araştırılması gerektiğini, İdarenin ihale makamı olduğunu, davacının rutin yol bakım ve onarım ile kar ve buz mücadelesi yapılması işine ait ihale kapsamında çalıştığını, ihalenin yapım ihalesi olduğunu, İdarenin ihale makamı olarak hak ediş ilanları ile ilgili tüm yükümlülüklerini yerine getirdiğini, husumet itirazları bulunduğunu, ortak girişimi oluşturan Şirketler ile İdare arasında asıl işveren alt işveren ilişkisi bulunmadığından ve alacağa dayanak olan toplu … sözleşmesinin tarafı olmadıklarından toplu … sözleşmesinden kaynaklı ödeme yükümlükleri bulunmadığını, faizin başlangıç tarihine ve türüne itiraz ettiklerini savunarak davanın reddini istemiştir.

2. Davalı Şirketler vekili cevap dilekçesinde; zamanaşımı def’inde bulunduklarını, davacının … işçisi olduğunu, davalı … Müdürlüğün işçi temini ile davacıyı istihdam ettiğini, müvekkili Şirketlerin işçilik alacaklarından herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını, davacının çalıştığı işyerinin toplu … sözleşmesi kapsamında kalmadığını, davacının sendika üyeliğinin devam edip etmediği, sona ermiş ise hangi tarihte sona erdiğinin tespit edilmesi gerektiğini, davacı tarafça talep edilen faiz türünü kabul etmediklerini savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalı … ile davalı Şirketler arasında muvazaa olmadığından Kurumun davalı Şirketler ile Yol-… Sendikası arasında imzalanan toplu … sözleşmesinden kaynaklanan alacaklardan sorumlu olmayacağı gerekçesi ile … yönünden açılan davanın reddine; diğer davalı Şirketlerin ise Yüksek Hakem Kurulu tarafından 02.10.2019 tarihinde karara bağlanan ve 01.12.2018-17.07.2021 yürürlük süreli toplu … sözleşmesinden kaynaklanan işçilik alacaklarından, dosya kapsamında yer alan bilirkişi raporu doğrultusunda yapılan hesaplamalar doğrultusunda müştereken müteselsilen sorumlu oldukları gerekçesi ile davalı Şirketler hakkındaki davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili; davalı … tarafından diğer davalı Şirketlerin oluşturduğu adi ortaklığa rutin yol bakım ve onarım ile karla buzla mücadele işinin verildiğini, söz konusu işin devamlılık gösterdiğini, davalılar arasında asıl işveren alt işveren ilişkisi bulunması sebebiyle davalı … hakkında davanın reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalılar arasında muvazaa iddiasında bulunulmadığı gibi Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin ….02.2023 tarihli ve 2022/17456 Esas, 2023/1597 Karar sayılı emsal ilâmı da dikkate alındığında davalı … ile diğer davalılar arasında 4857 sayılı … Kanunu’nun (4857 sayılı Kanun) 2 nci maddesi uyarınca geçerli asıl işveren alt işveren ilişkisi bulunduğu, davacının talebinin alt işverenin tarafı olduğu toplu … sözleşmesinden kaynaklandığı, alt işverenin taraf olduğu toplu … sözleşmesinden asıl işverenin sorumluluğunun 4857 sayılı Kanun’un 2 nci maddesinin yedinci fıkrasında açıkça düzenlendiği, buna göre davalılardan Karayolları Genel Müdürlüğünün dava konusu alacaklardan asıl işveren sıfatıyla sorumlu tutulması gerektiği gözetilmeden yazılı gerekçeyle davalı İdare hakkındaki davanın reddine karar verilmesinin isabetli olmadığı gerekçesiyle İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasına ve davalıların işçilik alacaklarından müştereken müteselsilen sorumlu tutulmaları suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı … vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı … vekili; sözleşmenin tarafı olmayan İdarenin sözleşmeden kaynaklı taleplerden sorumlu tutulmasının usul ve kanuna aykırı olduğunu, davacının yapım işi ihalesinde çalıştığını, İdarenin ihale makamı olduğunu, davacının inşaat işkolunda sendika üyeliğinin bulunmasının dahi davacının yapım işinde çalıştığını kanıtladığını, … Bölge Adliye Mahkemesinin 28.02.2022 tarihli ve 2022/522 Esas, 2022/636 Karar sayılı emsal kararında da davanın husumetten reddi gerektiğininin belirtildiğini, 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu … Sözleşmesi Kanunu’nun (6356 sayılı Kanun) 39 uncu maddesine göre üyeliğin işverene bildirildiği tarih araştırılmaksızın hüküm kurulmasının hatalı olduğunu, işçiyi temsilen dava açan sendikanın müvekkili İdare ile görülen birçok davada dava açma yetkisinin bulunmadığı anlaşıldığından dava şartı olmasına rağmen dava açma yetkisi incelenmeksizin karar verilmesinin hatalı olduğunu, davaların seri dosya olarak görülmesi dikkate alınmadan davacı lehine tam vekâlet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğunu ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davalı … ile davalı Şirketler arasındaki ilişkinin asıl işveren alt işveren ilişkisi olarak nitelenip nitelenemeyeceği, davacı işçinin toplu … sözleşmesinden kaynaklanan yemek yardımı, yakacak yardımı, direksiyon primi alacağı, bayram harçlığı, ikramiye ve ücret farkı alacaklarına hak kazanıp kazanmadığı, davalı … Müdürlüğünün bu alacaklardan sorumlu olup olmadığı, yemek ücreti alacağına uygulanan faizin başlangıç tarihi, sendikanın davacıyı temsilen dava açmaya yetkili olup olmadığı ve davacı lehine hükmedilen vekâlet ücreti hususlarındadır.

2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 26, 114 ve 115 inci maddeleri ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 4857 sayılı Kanun’un 2 nci maddesinin yedinci fıkrası, 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun 62 nci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi, 6356 sayılı Kanun’un 39 uncu maddesi, 6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğünün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun’un “Görev ve Yetkiler” kenar başlıklı 4 üncü maddesi.

3. Değerlendirme
1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere ve özellikle temyiz nedenleri ile temyiz edenin sıfatına göre davalı vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Dairemizin yerleşik uygulaması uyarınca, işçi muaccel alacaklarını … … belirtmek kaydıyla ihtarname ile işvereni temerrüde düşürebilir. Söz konusu ihtarnamede alacak miktarlarının belirtilmesi gerekmez. Dava tarihinden önce yürütülen arabuluculuk süreci sonucunda anlaşma yapılamadığına dair düzenlenen son tutanak bu bağlamda değerlendirildiğinde, dava konusu alacakların dava tarihinden önce arabuluculuk aracılığıyla talep edilmesi karşısında davalı işverenin arabuluculuk son tutanak tarihi itibarıyla temerrüde düştüğünün kabulü gerekmektedir. Bu sonuç davalı işverenin usulüne uygun davet edilmesine rağmen arabuluculuk görüşmelerine katılmadığı durumlarda da geçerlidir.

3. Somut uyuşmazlıkta; davacı vekili dava dilekçesinde yemek ücreti alacağına dava tarihinden itibaren faiz işletilmesi talebinde bulunmuş, ıslah dilekçesinde ise arabuluculuk son tutanak tarihinden itibaren faiz işletilmesini istemiştir. İlk Derece Mahkemesince davacının talebini aşar şekilde hüküm altına alınan yemek ücreti alacağının tamamına arabuluculuk son tutanak tarihinden itibaren faiz işletilmesi hatalı olmuştur. Dava dilekçesinde talep edilen alacak miktarı bakımından dava tarihinden, ıslah dilekçesinde talep edilen alacak miktarı bakımından da arabuluculuk son tutanak tarihinden faiz işletilmesi gerekmektedir.

Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca Bölge Adliye Mahkemesi kararının düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Davalı tarafın temyiz itirazlarının reddine,

2. Davalı tarafın Bölge Adliye Mahkemesi kararına yönelik temyiz itirazının kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının, hüküm fıkrasının (2) numaralı bendinin yemek yardımına ilişkin (1) inci alt bendinde yer alan “arabuluculuk son tutanak düzenlenme tarihi olan 13/07/2021 tarihinden itibaren” ibaresinin çıkartılarak yerine “davalı … bakımından 50,00 TL’sine dava tarihinden, kalan kısmına arabuluculuk son tutanak düzenleme tarihi olan 13.07.2021 tarihinden itibaren; diğer davalı Şirketler bakımından tamamına arabuluculuk son tutanak düzenleme tarihi olan 13.07.2021 tarihinden itibaren” ibaresinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

23.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.