Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2023/13014 E. 2023/14146 K. 11.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/13014
KARAR NO : 2023/14146
KARAR TARİHİ : 11.10.2023

MAHKEMESİ :… Mahkemesi
SAYISI : 2021/190 E., 2022/505 K.
KARAR : Asıl davanın kısmen kabulü ile birleşen davanın kabulü
BİRLEŞEN DAVA MAHKEMESİ : … 18. … Mahkemesi
SAYISI : 2019/352 E., 2019/10 K.

Taraflar arasında görülen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
1. Davacı vekili asıl dava ile; müvekkilinin davalı Şirkette bölge müdürü olarak çalışmakta iken … sözleşmesinin 31.05.2010 tarihinde haksız sebeple feshedildiğini, bunun üzerine işveren aleyhine açılan işe iade davasının … 1. … Mahkemesinin 02.10.2013 tarihli ve 2013/157 Esas, 2013/578 Karar sayılı kararıyla kabul edildiğini, kararın Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesinin 17.01.2014 tarihli ve 2013/37872 Esas, 2014/310 Karar sayılı ilâmıyla onanarak kesinleştiğini kanuni süresi içerisinde işe başlatılması için davalı işverene ihtarname gönderildiğini, davalı tarafından işe başlama isteğinin kabul edildiğinin bildirilmesi üzerine davacının işe başlama istek ve iradesiyle işyerine gittiğini, ancak işverenin işe başlatmadığını, işe iadenin mali sonuçlarına ilişkin tazminat ve ücret alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatı ile işe güvencesi tazminatı ile boşta geçen süre ücretine ilişkin alacaklarına hükmedilmesini talep etmiştir.

2. Davacı vekili birleşen dava ile, asıl davada ileri sürdüğü gerekçelerle ihbar tazminatı ve … güvencesi tazminatının davalıdan tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili, davacının işe iade davası süresince başka işlerde çalıştığını, herhangi bir ücret kaybının söz konusu olmadığını, boşta geçen süre yönünden ücrete hak kazanamayacağını, davacının gerçek bir işe başlama iradesinin olmaması nedeniyle … güvencesi tazminatına da hak kazanamadığını, davacının işe başlaması için çağrıldığı gün işyerine gittiğini fakat sebepsiz olarak işyerini kendisinin terk ettiğini, alacak taleplerinin haksız olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 11…..2015 tarihli ve 2014/444 Esas, 2015/295 Karar sayılı kararıyla; davacının işe iade başvurusunda bulunduğu tarih itibarıyla ve hatta işe davet edilmesine rağmen davalı işveren tarafından tanınan süre içerisinde çalıştığı dava dışı işyerinden ayrılmadığından … başı yapma isteğinde samimi olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Birinci Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Yargıtay (Kapatılan) 22.Hukuk Dairesinin 02.10.2018 tarihli ve 2017/14975 Esas, 2018/20775 Karar sayılı ilâmı ile; Mahkemenin subjektif yorumuna bağlı olarak verilen davanın reddine dair kararının hatalı olduğu, yasal süresi içinde başvuran davacının, davalı işveren tarafından işe başlatılmadığının kabulüyle alacak taleplerinin delil durumuna göre yeniden değerlendirilip belirlenmesi gerektiği gerekçesiyle Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Birinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin 23.02.2021 tarihli ve 2018/545 Esas, 2021/62 Karar sayılı kararı ile; davacının … sözleşmesinin haksız ve geçersiz olarak feshinden sonra işe iadesine dair verilen kararın kesinleşmesi üzerine işe başlamak için müracaat ettiği ancak davalı tarafından işe başlatılmadığı, bu nedenle işe başlatmama ve 4 aylık boşta geçen ve diğer ücretlere hak kazandığı, bununla birlikte bakiye kıdem ve ihbar tazminatı alacaklarının bulunduğu gerekçesiyle asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın ise kabulüne karar verilmiştir.

C. İkinci Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizin 03…..2021 tarihli ve 2021/5463 Esas, 2021/9885 Karar sayılı ilâmı ile; diğer temyiz itirazlarının reddine karar verilerek davacının talep ettiği 4 aylık boşta geçen süre ücretinin hesabı hususunda net hesaplamalar içeren, karar vermeye ve denetime elverişli rapor temini ile sonuca gidilmesi gerektiği gerekçesiyle Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

D. Mahkemece İkinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; geçersiz sayılan fesih tarihinden sonra boşta geçen en çok dört aylık sürede işçinin çalışması devam ediyormuş gibi ücret ve diğer hakların belirlenmesi gerektiği, boşta geçen sürenin en çok dört aylık kısmı içinde gerçekleşen diğer haklar kavramına, ikramiye, gıda yardımı, yakacak yardımı gibi para ile ölçülebilen hakların dâhil edilmesi gerektiği, işçinin ancak fiili çalışması ile ortaya çıkabilecek olan fazla çalışma ücreti, hafta tatili ile … bayram ve genel tatil günlerinde çalışma karşılığı ücret ile satışa bağlı prim gibi ödemelerinin, en çok dört aya kadar boşta geçen süre içinde ödenmesi gereken diğer haklar kavramında değerlendirilmesinin mümkün olmadığına ilişkin ilkeler ve bozma ilâmına uygun olarak yapılan hesaplama doğrultusunda asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; davacının başka bir işyerinde çalıştığını, maddi kaybının olmadığını, boşta geçen süre ücretinin reddi gerektiğini, davacının hesaplamada dikkate alınan ücretinin hatalı belirlendiğini, davacının gerçekte işe başlama iradesinin bulunmadığını, vekâlet ücretinin hatalı belirlendiğini belirterek Mahkeme kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; boşta geçen süre ücretinin hesaplanmasına ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası.

2. 4857 sayılı … Kanunu’nun 21 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun’un 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

11.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.