Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2023/12363 E. 2023/11946 K. 13.09.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/12363
KARAR NO : 2023/11946
KARAR TARİHİ : 13.09.2023

MAHKEMESİ :… Mahkemesi
SAYISI : 2022/273 E., 2023/74 K.
KARAR : Davanın kısmen kabulü

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece … Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının davalı işverene ait işyerinde, 15.05.2003 – 31.12.2015 tarihleri arasında çalıştığını, son ücretinin aylık net asgari geçim indirimi hariç 2.500,00 TL olduğunu, ancak sigorta primlerinin asgari ücretten yatırıldığını, ücretinin son 1 yıldır sürekli geç ödendiğini, davacının bu durumu sıkça dile getirdiğini, bu sebeple tartışma yaşandığını, fesihten önceki son 6 aya kadar yazın haftada 7 gün, 08.00-18.30 saatleri arasında çalışıp son 6 ayda ise 15 günde bir izin kullandığını, kış aylarında 07.30-18.00 saatleri arasında çalıştığını, fazla çalışma ücretlerinin ödenmediğini, ücretlerin geç ödenmesi, gerçek ücreti üzerinden prim yatırılmaması ve fazla çalışma ücretlerinin verilmemesi konusundaki şikayetlerini söylediğinde, “bizim şartlarımız böyle, işine gelmiyorsa bırak git” denilerek … sözleşmesine son verildiğini, alacaklarının ödenmesi için Karşıyaka 5. Noterliğinden 31.12.2015 tarih ve 37778 yevmiye no.lu ihtarname gönderildiğini, ödeme yapılmaması üzerine dava açtıklarını ileri sürerek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, resmî tatil ücreti, genel tatil ücreti ile fazla çalışma ücreti alacaklarının faizi ile tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının … makinası operatörü olarak çalıştığını, ücretlerinin eksiksiz ödendiğini, 04.01.2016 ve ….01.2016 tarihlerinde izinsiz ve mazeretsiz olarak işe gelmediğini, … sözleşmesinin 4857 sayılı … Kanunu’nun (4857 sayılı Kanun) 25 inci maddesinin (II) numaralı bendinin (g) alt bendi gereğince devamsızlık sebebi ile feshedildiğini, davacının işe gelmediği dönemde yeni bir işe başladığının öğrenildiğini, işe gelmemesinin asıl sebebinin bu olduğunu, fazla çalışma ile … bayram ve genel tatil ücretlerinin bordrolar ile ödendiğini, yıllık izinlerin kullanıldığını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 01.11.2018 tarihli ve 2016/521 Esas, 2018/437 Karar sayılı kararıyla; davacının kıdem tazminatı ile yıllık izin, fazla çalışma ve genel tatil ücret alacaklarının kabulüne, ihbar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuşlardır.

B. Gerekçe ve Sonuç
… Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesinin 15.04.2021 tarihli ve 2019/341 Esas, 2021/689 Karar sayılı kararı ile; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 355 inci maddesi uyarınca istinaf sebepleriyle sınırlı olarak ve resen kamu düzeni yönünden yapılan inceleme sonucu, İlk Derece Mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden kanuna aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle tarafların istinaf başvurularının esastan reddine karar vermiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Birinci Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizin 22.09.2021 tarihli ve 2021/8422 Esas, 2021/12565 Karar sayılı ilâmı ile; davacı temyiz yönünden, temyiz konusu miktar itibarıyla kesinlik sınırı kapsamında kaldığından temyiz isteminin reddine karar verilmiş, davalı temyizi yönünden ise gerekçeli karar ile hüküm arasında çelişki olduğu gerekçesiyle karar bozularak dosya kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmiştir.

B. İlk Derece Mahkemesince Birinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin 13.01.2022 tarihli ve 2021/308 Esas, 2022/10 Karar sayılı kararıyla; bozma ilâmı doğrultusunda gerekçeli karar ile hüküm çelişkisi giderilerek davacının 01.11.2003-31.03.20210 ve 16.09.2010-31.12.2015 tarihleri arasındaki toplam hizmetinin 11 yıl 8 ay 15 gün olduğu, emsal ücret bilgilerinin ortalaması alındığında ücretinin brüt 2.563,99 TL olarak kabul edildiği, davalı taraf davacının izinsiz ve mazeretsiz olarak işe gelmediğini iddia etmekte ise de davacının 31.12.2015 tarihli ihtarnamesinde Sosyal Güvenlik Kurumuna (SGK) gerçek ücretinin bildirilmemesi, fazla çalışma ücretlerinin ödenmemesi ve ücretlerinin geç ödenmesi sebebiyle, bu durumların düzeltilmesini talep edince işten çıkarıldığını belirttiği, bu ihtarnameye göre … sözleşmesinin davacının taleplerinin kabul edilmemesi üzerine davacı tarafça eylemli olarak feshedilmiş olduğu, davacının haklı fesih nedeni ile kıdem tazminatına hak kazandığı ancak ihbar tazminatına hak kazanmadığı, davacının 70 günlük yıllık izin ücreti alacağı bulunduğu, fazla çalışma ile … bayram ve genel tatil günlerinde çalışma iddiasının tanık anlatımları ile ispat edildiği kabul edilerek bu alacaklardan 1/3 oranında indirim yapıldıktan sonra davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

C. İkinci Bozma Kararı
1. İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.

2. Dairemizin 01…..2022 tarihli ve 2022/5961 Esas, 2022/6904 Karar sayılı ilâmı ile; davacı vekilinin tüm davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine karar verilerek yıllık izin ücreti talebine yönelik kararın kendi içinde çelişkili olduğu, 11 yıl boyunca yıllık izin kullanıp kullanmadığı hususunun davacı asıla açıklattırıldıktan ve çelişki giderildikten sonra davacı asılın beyanı ile tüm deliller birlikte değerlendirilmek suretiyle varılacak sonuca göre yıllık izin ücreti talebi ile ilgili bir karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.

D. İlk Derece Mahkemesince İkinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; bozma ilâmı doğrultusunda davacının yıllık izin konusunda beyanı alınarak 190 gün izin alacaklısı olduğu, davalı taraf davacının izinsiz ve mazeretsiz olarak işe gelmediğini iddia etmekte ise de davacının 31.12.2015 tarihli ihtarnamesinde SGK’ya gerçek ücretinin bildirilmemesi, fazla çalışma ücretlerinin ödenmemesi ve ücretlerinin geç ödenmesi sebebiyle, bu durumların düzeltilmesini talep edince işten çıkarıldığını belirttiği, bu ihtarnameye göre … sözleşmesinin davacının taleplerinin kabul edilmemesi üzerine davacı tarafça eylemli olarak feshedilmiş olduğu, davacının haklı fesih nedeni ile kıdem tazminatına hak kazandığı ancak ihbar tazminatına hak kazanmadığı, fazla çalışma ile … bayram ve genel tatil günlerinde çalışma iddiasının tanık anlatımları ile ispat edildiği kabul edilerek bu alacaklardan 1/3 oranında indirim yapıldıktan sonra davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince temyiz isteminde bulunmuşlardır.

B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı vekili temyiz dilekçesinde; tazminatlara esas ücret miktarı ve ihbar tazminatının reddine dair kararın hukuka aykırı olduğunu, feshin davalı tarafından taleplerinin kabul edilmemesi suretiyle eylemli olarak yapıldığını, bu nedenle davacı ihbar tazminatına hak kazandığı hâlde talebinin reddedildiğini, ayrıca davacının 2.500,00 TL net ücretle çalıştığına dair tanık beyanına göre davacının ücretinin eksik tespit edildiğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz başvurusunda bulunmuştur.

2. Davalı vekili temyiz dilekçesinde; davacının 11 yıl boyunca hiç izin kullanmamasının hayatın olağan akışına aykırı olduğu, feshin davalı tarafından devamsızlık nedeniyle haklı nedene dayalı olarak yapıldığını, davacının kıdem tazminatı talebinin reddi gerektiğini, davacının ücretinin yüksek belirlendiğini; davacının genel tatil ve fazla çalışma alacakları bulunmadığını, husumetli tanık anlatımlarına itibar edilemeyeceğini, zamanaşımı def’inin dikkate alınmadığını ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, yıllık izin ücretine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 4857 sayılı Kanun’un 59 uncu maddesi, 6100 sayılı Kanun’un 31, 194 ve 297 nci maddeleri.

3. Değerlendirme
1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR
Açıklanan sebeple;
Taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,

13.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.