YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/11298
KARAR NO : 2023/15410
KARAR TARİHİ : 19.10.2023
MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/2929 E., 2023/818 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : … 23. … Mahkemesi
SAYISI : 2020/581 E., 2022/395 K.
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; davalı Bakanlığa bağlı … Ağız ve Diş Sağlığı Merkezinde 08.10.2018 tarihinden 07.07.2020 tarihine dek sterilizasyon personeli olarak en son aylık net 2.915,00 TL ücret karşılığında çalıştığını, yol ve yemek yardımının davalı işveren tarafından karşılandığını, düzenli olarak prim ödemesi yapıldığını, bunun haricinde sosyal yardımlarda da bulunduğunu, davacının her ne kadar alt işveren işçisi olarak görülmekteyse de davalı Bakanlığın kadrolu işçilerinin yaptığı işleri bu işçilerle birlikte yaptığını, buna karşın kadrolu işçilerin almış oldukları ücret ve sosyal haklardan yararlandırılmadığını, teknik ve idari şartnameye göre ödenmesi gereken ücret ve sosyal hakları ile diğer ücretlerinin de eksik ödendiğini belirterek, ücret farkı, ilave tediye, eşit işlem borcuna aykırılık tazminatı ve sosyal hak farkı alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili; zamanaşımı def’inde bulunarak, sterilizasyon ve dezenfeksiyon hizmeti işinin usulüne uygun hizmet satın alınması yolu ile gördürüldüğü, davacının davalı Bakanlık çalışanı olmadığı, bu nedenle ilave tediye alacağına hak kazanamayacağını, davacının … bir alacak kalemi adı altında birden fazla alacak talep etmesi veya terditli alacak talebinde bulunmasının hukuken mümkün olmadığını, dava konusu talepler ile ilgili davalı Bakanlığın hiçbir sorumluluk ve kusurunun bulunmadığını savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacının ve davacı ile aynı konumda bulunan diğer işçilerin hastanede alt işveren işçisi olarak sterilizasyon sorumlusu ve personeli görevinde çalışmak üzere işe alındıkları ve sterilizasyon temizlik işi haricinde başka bir işte çalıştırılmadıklarının anlaşıldığı, davacı vekilince davalı Bakanlık bünyesinde kadrolu olarak kendisi ile aynı işi yaptığı gerekçesiyle ismi verilen işçinin İl Sağlık Müdürlüğü tarafından Kurum çalışanı olmadığının dosyaya bildirildiği, dosya kapsamına göre davacının hizmet alım sözleşmesine konu … kapsamında 4857 sayılı … Kanunu’nun (4857 sayılı Kanun) 2 ve 3 üncü maddeleri ile Alt İşverenlik Yönetmeliği’ne uygun olarak çalıştırıldığı ve davacının gerçek işvereninin dava dışı Lotez Sağlık Hizmetleri Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi olduğunun belirlendiği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili; İlk Derece Mahkemesinin davacı işçinin çalıştığı sterilizasyon işinin yardımcı … kapsamında bir … olmakla muvazaalı bir durumun söz konusu olmadığı yönündeki tespitinin hukuka aykırı bulunduğunu, sterilizasyon işinin teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektirmeyip hastanenin … organizasyon bütünlüğü içinde yer aldığını, davacı gibi davalı işyerinde aynı işi yapan başka bir işçinin muvazaalı olarak alt işveren nezdinde çalıştırıldığının belirlendiğini, davacının alt işverenler değişse bile davalı Bakanlıkta çalışmaya devam ettiğini, ilave tediye ücretine hak kazandığını, hastanelerde çalışan ara elemanların asıl işin bir parçasını yaptıklarını ve alt işveren nezdinde çalıştırılmalarının muvazaa teşkil ettiğini, en başından beri asıl işveren işçisi sayılmaları gerektiğini davanın kabulü gerekirken reddinin hatalı olduğunu ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ve davanın reddine karar verilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacının alt işveren işçisi olarak davalı … Bakanlığına ait hastane işyerinde, yapılan ihale sonucu davalı ile dava dışı alt işveren Şirket arasında imzalanan sterilizasyon ünitesi hizmet alım sözleşmesi kapsamında alt işveren işçisi olarak sterilizasyon personeli sıfatı ile çalıştığı, sterilizasyon işinin davalı … Bakanlığının yaptığı asıl işin bir parçası olmadığı ve davalı … ile dava dışı Şirket arasındaki ilişkinin muvazaalı olmadığı, … Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesinin 2021/2117 Esas, 2021/2413 Karar sayılı kararında sterilizasyon işinin davalı … Bakanlığının yaptığı asıl işin bir parçası olmadığı ve davalı … ile dava dışı şirket arasındaki ilişkinin muvazaalı olmadığı yönünde verilen kararın Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 23.6.2022 tarihli ve 2022/7233 Esas, 2022/8223 Karar sayılı ilâmı ile onandığı, bu kapsamda davacının fark ücret alacaklarına, ilave tediye alacağına, sosyal hak farkı alacağı ve eşit işlem borcuna aykırılık tazminatına hak kazanamadığı, İlk Derece Mahkemesinin bu yöndeki gerekçesi ile davanın reddinde isabetsizlik bulunmadığı belirtilerek davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davalı Bakanlık ile alt işveren şirket arasındaki hizmet alım sözleşmesinin kanuna uygun kurulup kurulmadığı, muvazaalı olup olmadığı ve buna bağlı olarak davacının talep konusu alacaklara hak kazanıp kazanamadığına ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 4857 sayılı Kanun’un 2 nci maddesinin yedinci ve sekizinci fıkraları.
3. 6098 sayılı … Borçlar Kanunu’nun 19 uncu maddesi.
4. Dairemizin 23…..2022 tarihli ve 2022/7233 Esas, 2022/8223Karar sayılı kararı.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
19.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.