Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2023/1127 E. 2023/5967 K. 25.04.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/1127
KARAR NO : 2023/5967
KARAR TARİHİ : 25.04.2023

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 31. Hukuk Dairesi

Taraflar arasında … 14. … Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verilmiştir.

Davalı vekili tarafından temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasının istenilmesi üzerine, işin duruşmaya tâbi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 25.04.2023 Salı günü tayin edilerek taraflara tebligat gönderilmiştir.

Duruşma günü davalı vekili Avukat … … ile davacı vekili Avukat Didem Sağın … geldiler.

Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verildi.

Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin 02.08.2011-31.10.2017 tarihleri arasında davalı Şirketin …’da bulunan şantiyesinde inşaat teknikeri olarak çalıştığını, davacının son ücretinin 2.500,00 … doları (USD) olduğunu, üç öğün yemek ve yatacak yerin davalı Şirket tarafından karşılandığını, ücretin bir kısmının elden avans olarak geri kalan kısmının ise banka kanalı ile ödendiğini, … sözleşmesinin haksız olarak feshedildiğini, fesihten sonra bir kısım ihbar ve kıdem tazminatı ödenmiş ise de son giydirilmiş ücret ve tüm çalışma süresi dikkate alınmadan yapılan ödemenin eksik olduğunu, davacının çalıştığı süre boyunca çalışma saatlerinin 08.00-19.00 olarak belirlendiğini, çoğu zaman 19.00’u aşan saatlerde genellikle 21.00-22.00’ye kadar 1 saat yemek molası verilerek çalışıldığını, fazla çalışma ödemesi yapılmadığını ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatları ile yıllık izin, fazla çalışma, … … ve genel tatil, hafta tatili ücreti ve ücret alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının 02.08.2011-30.10.2017 tarihleri arasında …’da inşaat teknikeri olarak görev yaptığını, davacının … sözleşmesi ile ilk ücretinin 1.111,00 USD; son ücretinin 1.389,00 USD olarak belirlendiğini, davacıya kıdem ve ihbar tazminatının ödendiğini, davalı işyerinde çalışma saatlerinin 08.00-18.00 arasında olduğunu, fazla çalışma yapılması durumunda akşam yemeği molası verildiğini, … … ve genel tatil günlerinde daimi olarak çalışıldığı iddiasını kabul etmediklerini, fazladan çalışma yapılması gerektiğinde hak edişlerin banka kanalıyla ödendiğini, davacının yıllık izin hakkı olmadığını, davacıya sehven izin ücreti ödendiğini, sehven ödenen 972,30 USD’nin olası bir hesaplamadan takas ve mahsubunun talep edildiğini savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
… 14. … Mahkemesinin 09.01.2020 tarihli ve 2017/903 Esas, 2020/3 Karar sayılı kararı ile; davacı işçinin 02.08.2011-30.10.2017 tarihleri arasında davalı işyerinde çalıştığı; tanık beyanları, 6 yıldan fazla kıdemi bulunduğu ve inşaat teknisyeni olarak çalıştığı da dikkate alınarak davacı işçinin net 2.500,00 USD, yemek ve barınma yardımlarının eklenmesi suretiyle giydirilmiş brüt giydirilmiş 13.909,65 TL ücret aldığı, fesih bildiriminde projedeki işlerin bitmesi nedeniyle … sözleşmesinin feshedildiğinin belirtildiği, işçinin yıllık ücretli izin hakkını kullandığına ilişkin ispat yükü davalı işverene ait olup davalı tarafça izin defteri veya eşdeğer bir belge sunulmadığından yıllık izin alacağının kabul edildiği, davacı işçinin fazla çalışma yaptığı, … … ve genel tatil günlerinde ve hafta tatili günlerinde çalıştığı, bu hususların tanık beyanı ile ispatlandığı, davacı tanıklarının davalı Şirkete karşı davası bulunsa da bu hususun … başına davacı ile tanıklar arasında menfaat birliği bulunduğunu göstermeye yeter olmadığı, dosya kapsamında bu hususta başkaca bilgi veya belge de yer almadığından davacı tanık beyanlarına itibar edildiği ve söz konusu alacakların hüküm altına alındığı gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 31.03.2022 tarihli ve 2020/1584 Esas, 2022/399 Karar sayılı kararı ile; ücret bordrosu sunulmadığı, banka hesap hareketlerine göre “maaş+fazla mesai” açıklamasıyla ücret ödemesi yapıldığı, son dönem ödemelerinin 1.850,00 USD olduğu, ücretin elden ödenen avans dışında kalan kısmının bankaya yatırıldığı yönündeki davacı iddiasının tanık anlatımlarıyla doğrulandığı, davacının son aylık ücretinin 2.500,00 USD olduğuna yönelik İlk Derece Mahkemesi kabulünde isabetsizlik görülmediği, davacının yurt dışında çalışmakla birlikte ücretinin …’de banka hesabına ödendiği hususu bir arada değerlendirildiğinde davacının ücretinin vergi kesintisine tâbi olduğu, yıllık izinlerinin kullandırıldığına yönelik olarak işveren tarafından belgelendirme yükümlülüğünün yerine getirilmediği, fazla çalışma, hafta tatili ile … … ve genel tatil çalışması alacaklarının tespiti bakımından yapılan incelemede; işyerinde çalışma saatlerini gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları ve benzeri yazılı delil sunulmadığı dikkate alındığında çalışmaların tanık anlatımlarıyla ispatının mümkün olduğu, her ne kadar ücret ödeme dekontlarında “maaş+fazla mesai” açıklamasına yer verilmiş ise de tahakkuk gösteren bordro bulunmadığı ve bankadan yapılan ödemenin … ücretin bir kısmı olduğu, bir yandan da fazla mesai açıklaması ile yapılan ödemenin fazla çalışmaların varlığını da desteklediği, davalı vekilinin hesaplamaların hatalı yapıldığına yönelik itirazı kapsamında yurda giriş çıkış kayıtları itibarıyla davacının yurt içinde bulunduğu sürelerin hesaplamadan dışlanmadığı ve genel tatil çalışması hesabında, hafta tatiline denk gelen günlerin dışlanmadığı anlaşıldığından davalının istinaf başvurusunun bu yönlerden kabulü ile resen hesaplama yapılarak yeniden hüküm kurulduğu, hükme esas alınan bilirkişi raporunda izlenen yönteme ek olarak yurda giriş çıkış kayıtları da dikkate alınarak fazla çalışma, … … ve genel tatil ile hafta tatili çalışması alacaklarının yeniden hesaplandığı gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizin 04.10.2022 tarihli ve 2022/7865 Esas, 2022/11107 Karar sayılı kararı ile; davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine karar verilerek haftanın 7 günü çalışılan dönem yönünden; davacının haftanın 7 günü 08.00-19.00 saatleri arası 1,5 saat ara dinlenme ile toplam 66,5 saat çalıştığı, hafta tatili alacağının ayrıca hesaplandığı gözetilerek (66,5 saat-7,5 saat=59saat) davacının haftalık 45 saati aşan çalışmasının haftalık 14 saat olarak kabul edilmesi yerine yanılgılı değerlendirme ile haftalık 15,5 saat üzerinden yapılan hesaplama ile hüküm kurulmasının hatalı olduğu gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; bozma ilâmı doğrultusunda fazla çalışma süresi tespit edilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; somut uyuşmazlıkta … hukuku uygulanması gerektiğini, belirsiz alacak davası şartlarının bulunmadığını, davacının ücretinin hatalı tespit edildiğini, davacı tanıklarının davalı Şirkete karşı davalarının bulunduğunu, beyanlarına itibar edilmesinin mümkün olmadığını, davacı tanıklarının davacının çalışma düzenine ilişkin bilgileri bulunmadığını, emsal ücret araştırması yapılması gerektiğini, davacının yurtdışında çalışması nedeniyle gelir vergisi ve damga vergisinden muaf olduğunu, net ve brüt ücretin farklı hesaplanmasının hatalı olduğunu, davacının ihbar tazminatı alacağının bulunmadığını ve fazladan yıllık izin kullandığını, …’daki resmî ve dinî bayramlarda çalışmadığını, Bölge Adliye Mahkemesince yapılan indiriminin yetersiz olduğunu belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyetine ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacının fazla çalışma alacağının bulunup bulunmadığı noktasındadır.

2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 … maddeleri.

2. 4857 sayılı … Kanunu’nun 41 ve 63 üncü maddeleri.

3. Değerlendirme
1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 … maddesinde yer … sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Davacı yararına takdir edilen 8.400,00 TL duruşma vekâlet ücreti ile aşağıda yazılı temyiz giderinin davalı tarafa yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

25.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.