Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2023/11178 E. 2023/11655 K. 11.09.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/11178
KARAR NO : 2023/11655
KARAR TARİHİ : 11.09.2023

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (…) Mahkemesi
SAYISI : 2022/115 E., 2022/504 K.
KARAR : Asıl davanın kabulü ve birleşen davanın kısmen kabulü
MAHKEMESİ : … Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2017/1248 E., 2021/180 K.

Taraflar arasında görülen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının ikinci kez bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; asıl davanın kabulüne ve birleşen davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
1. Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının davalıya ait işyerinde akaryakıt görevlisi olarak çalıştığını, … sözleşmesinin davacı tarafından haklı nedenle feshedildiğini, davacının son ücretinin 1.180,00 TL olduğunu ileri sürerek kıdem tazminatı, yıllık izin ücreti, fazla çalışma ücreti ile … bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
2. Davacı vekili 05.07.2017 tarihli birleşen dava dilekçesinde; asıl dava dosyasına sunulmuş olan bilirkişi raporu doğrultusunda, kıdem tazminatı, fazla çalışma ücreti ve yıllık izin ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın belirsiz alacak ya da kısmi dava olarak açılması mümkün olmadığından hukuki yarar yokluğundan reddi gerektiğini, davacının taleplerinin zamanaşımına uğradığını, davacının … sözleşmesinin devamsızlık sebebiyle müvekkili Şirket tarafından haklı nedenle feshedildiğini, davacının talep konusu alacakları hak kazandıracak bir çalışması olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 22.04.2016 tarihli ve 2014/408 Esas, 2016/154 Karar sayılı kararı ile; davacının son dönem çalışmasının haklı nedenle sona erdiği, davacının yıllık izinlerinin eksik kullandırıldığı, ödenmeyen fazla çalışma ücreti ile … bayram ve genel tatil ücreti alacakları bulunduğu gerekçesiyle asıl davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Birinci Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.

2. Dairemizin 11.11.2020 tarihli ve 2017/18516 Esas, 2020/15815 Karar sayılı kararı ile; davacının ücretinin işyerinde yapılan denetim sırasındaki 15.07.2014 tarihli beyanı dikkate alınarak 850,00 TL olarak kabul edilmesi gerekirken 1.180,00 TL olarak kabulünün hatalı olduğu, ilgili denetimdeki davacı beyanı dikkate alınmak suretiyle 15.07.2014 tarihinden sonraki çalışma süresi bakımından tanıkların çalışma süreleriyle de sınırlı olarak haftalık 13 saat fazla çalışma yaptığı kabulü ile fazla çalışma ücretinin hesaplanması gerektiği, fazla çalışma ücreti alacağı ile … bayram ve genel tatil ücreti alacaklarına uygulanan %40 oranındaki indirimin hakkın özünü etkileyecek nitelikte olduğu gerekçesiyle Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Birinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin 05…..2021 tarihli ve 2020/468 Esas, 2021/307 Karar sayılı kararı ile; bozma ilâmı doğrultusunda alınan ek bilirkişi raporu doğrultusunda, asıl davanın kabulüne ve 05.07.2017 tarihli birleşen davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

C. İkinci Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizin 22.02.2022 tarihli ve 2022/1261 Esas, 2022/2161 Karar sayılı kararı ile; dosya kapsamında yer alan teftiş raporunda işyerinde olarak çalışanların haftada 13 saat fazla çalışma yaptıkları belirlenmiş ise de davacının dava dilekçesinde bildirdiği çalışma düzeni ile bağlı kalınması gerektiğinden, kış saati uygulaması yapılan dönemler için haftada 9 saat fazla çalışma yapıldığının kabulü gerekirken bu husus dikkate alınmaksızın karar verilmiş olmasının hatalı olduğu gerekçesiyle Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

D. Mahkemece İkinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; bozma ilâmı doğrultusunda davacının yaz saati uygulaması uygulaması yapılan dönem bakımından haftada 13 saat, kış saati uygulaması yapılan dönem için haftada 9 saat fazla çalışma yaptığı, diğer alacaklar için ise bozma öncesindeki gibi hüküm kurulması gerektiği gerekçesiyle asıl davanın kabulüne ve birleşen davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; davacının … sözleşmesinin devamsızlık sebebiyle haklı nedenle feshedildiğini, yazılı ispat araçları olmadan çelişkili, eksik tanık anlatımlarına dayanarak fazla çalışma ücreti alacağının hüküm altına alınmasının hatalı olduğunu, fazla çalışma ücreti alacağından uygun oranda indirim yapılması gerektiğini, davacının … bayram ve genel tatil günlerinde çalışmadığını, yıllık izinlerinin bir kısmını kullandığını, kullanmadığı günlere ilişkin izin ücretini aldığını belirterek asıl dava ve birleşen dava yönünden davaların reddine karar verilmek üzere Mahkeme kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; fazla çalışma ücreti alacağına ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası.

2. 4857 sayılı … Kanunu’nun 41 ve 63 üncü maddeleri.

3. Değerlendirme
1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun’un 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

11.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.