Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2023/11066 E. 2023/16288 K. 30.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/11066
KARAR NO : 2023/16288
KARAR TARİHİ : 30.10.2023

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 19. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1943 E., 2023/635 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : … 13. … Mahkemesi
SAYISI : 2020/334 E., 2021/319 K.

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildi.

Davacı vekilince temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmiş ise de 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin ikinci fıkrası gereğince duruşma isteğinin miktardan reddine ve incelemenin dosya üzerinden yapılmasına karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı bünyesinde hizmet alımı sözleşmesi kapsamında alt işveren işçisi olarak çalışmakta iken 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (696 sayılı KHK) kapsamında davalı İdarede sürekli işçi kadrosuna atandığını, davalı İdarece yapılan belirsiz süreli … sözleşmesine ücret olarak o dönem asgari ücretin %20 fazlasına denk gelen bedelin yazıldığını, nitekim davacının davalı İdare kadrosuna geçirilerek belirsiz süreli … sözleşmesinin imzalandığı 2018 yılından 31.12.2018 tarihine kadar da asgari ücretin %20 fazlası üzerinden ücretini almaya devam ettiğini, müvekkilinin asgari ücretin %20 fazlası üzerinden sürekli işçi kadrosuna geçirilmiş olduğu hususunun davalı İdarece düzenlenen aylık ücret bordrolarında yer alan ve müvekkilin aylık ücreti bilgisinin açıkça yazılı olduğu ücret grubu başlıklı kısımda “asgari ücretin %20 fazlası” ibaresi ile açıkça ortada olduğunu, 2019 yılında asgari ücrette artış meydana gelmesinin hemen akabinde Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının 01.02.2019 tarihli yazısına istinaden davalı İdarece yapılan yanlış yorumlarla ücretinin asgari ücret seviyesine çekildiğini, yalnızca sendikal hak olan %4 zam uygulanmak suretiyle ücretinin kanuna aykırı şekilde düşürüldüğünü, 696 sayılı KHK’nın 127 nci maddesi ile birlikte 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’ye (375 sayılı KHK) eklenen geçici 23 üncü maddesi gereğince müvekkilinin kadroya geçmeden önce aldığı ücret ile diğer tüm mali ve sosyal hakların kadroya geçtikten sonra da uygulanmaya devam etmesi gerektiğini, ücretin düşürülmesinde yazılı muvafakat alınmadığı sürece değişikliğin işçiyi bağlamayacağını, buna rağmen işçiye daha az ücret ödenmesinin işbu ödemeye dair ücret bordrosunun işçi tarafından imzalansa dahi işçinin fark ücret isteme hakkının devam ettiğini, kaldı ki bordroların müvekkil tarafından imzalanmadığını iddia ederek fark ücret alacağının davalıdan tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının müvekkili Kurumda alt işverene bağlı güvenlik görevlisi olarak çalışmakta iken 24.12.2017 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren 696 sayılı KHK’nin 127 nci maddesi ile 375 sayılı KHK’ya eklenen geçici 23 üncü maddesi uyarınca sürekli işçi kadrosuna geçirildiğini, davacının 696 sayılı KHK’dan önce almakta olduğu brüt ücret üzerinden aynen kadroya geçirilip ücreti ve diğer mali ve sosyal hakları yönünden hiçbir kaybının söz konusu olmadığını, davacı ile 01.04.2018 tarihli belirsiz süreli … sözleşmesinin imzalandığını, … sözleşmesine göre ücretinin aylık brüt 2.435,40 TL olarak belirlendiğini, bu ücretin ihale şartnameleri uyarınca işçinin alt işverenden en son almakta olduğu ücret olduğunu, davacının … sözlemesinde aylık ücretin “asgari ücret + %20 fazlası” olduğu şeklinde bir düzenlemenin yer almadığını, davacının … sözleşmesini imzaladığı tarihte ücretine ilişkin hiçbir ihtirazı kayıt ileri sürmediğini, davacının müvekkili İdareden hiçbir ücret alacağının bulunmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; taraflar arasında imzalanan 01.04.2018 tarihli belirsiz süreli … sözleşmesinin ücreti düzenleyen 9. maddesinde asgari ücretin belli bir oranı seviyesinde ücret ödeneceği hususunun açıkça öngörülmediği, her ne kadar dosyaya sunulan ücret bordrolarında ücret grubu “asgari ücretin %20 fazlası” olarak öngörülmüş ise de bunun sadece ücret grubunu belirlemekten ibaret olduğu ve davacının ücretinin taraflar arasında asgari ücretin %20 fazlası olarak kararlaştırıldığı anlamına gelmediği, zira bordronun … sözleşmesi yerine geçemeyeceği, yine aynı şekilde taraflar arasında imzalanan … sözleşmesinde belirlenen ” 2.435,40 TL” o dönemin asgari ücretinin %20 fazlasına denk gelse de davacının ücretinin “asgari ücretin belli bir oranı seviyesinde ödeneceği” hususunun … sözleşmesinde açıkça kararlaştırılmadığı, bu nedenle yorum yapmak suretiyle davacının ücretinin “asgari ücretin %20 fazlası” olduğunun kabul edilemeyeceği, ayrıca 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin Geçici 23. Maddesi Uyarınca İdarelerce Sürekli İşçi Kadrolarına Geçirilen İşçilerin Ücret ile Diğer Mali ve Sosyal Haklarının Belirlenmesinde Esas Alınacak Toplu … Sözleşmesi’nin ücret zammını düzenleyen hükümlerine göre ise işçilere, o tarihte almakta oldukları günlük çıplak ücretlerinin %4’ü oranında zam yapıldığı, bu şekilde 01.01.2019 tarihinden itibaren davacıya ilgili toplu … sözleşmesi hükümleri uyarınca ödenmesi gereken zamlı ücretlerin eksiksiz şekilde ödendiği gerekçeleri ile davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde,davacının sözleşme ile belirlenen ücret miktarının dönemin asgari ücret tutarının %20 fazlası olduğunun açıkça anlaşıldığını, bu hususun ücret bordrolarının ücret grubu kısmında da açıkça yer aldığını, davacının kadroya geçmeden önce aldığı ücret ile diğer tüm mali ve sosyal haklarının kadroya geçtikten sonra da uygulanmaya devam etmesi gerektiğini, ücretinin kanuna aykırı şekilde düşürüldüğünü, davalı İdare ve ilgili bordroların sunulmadığını belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının istinaf incelemesi neticesinde kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı ile davalı arasında imzalanan … sözleşmesi kapsamında davacının ücretinin “brüt 2.435,40 TL” olarak belirlendiği, sözleşmede asgari ücretin belli bir oranında artış uygulanacağına ilişkin hüküm yer almadığı, davalı bünyesinde hizmet alım sözleşmesi kapsamında yüklenici işçisi olarak asgari ücretin %20 fazlası ücret ile çalışırken 696 sayılı KHK’nin 127 nci maddesi ile 375 sayılı KHK’ye eklenen geçici 23 üncü madde uyarınca kadroya alınan davacının mevzuat gereği yine aynı ücret ile kamuda sürekli işçi kadrosuna geçirilmiş ise de hizmet alım sözleşmeleri yasal düzenleme gereği geçiş işleminin yapıldığı tarih itibarıyla feshedilmiş sayıldığından ve yeni ücretlendirme döneminde davacının asgari ücretin belirli oran fazlası ücret almasını gerektirir bir düzenleme yapılmadığından davacının asgari ücretin belirli oran fazlası ücret alması gerektiğine ilişkin iddiasının yasal dayanağı bulunmadığı, Mahkeme kararında usul ve esas bakımından hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçeleriyle davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacı işçiye kadroya geçişte düzenlenen belirsiz süreli … sözleşmesi ve toplu … sözleşmesi hükümlerine göre ödenmesi gereken ücretin tespiti ile talep edilen fark alacaklara hak kazanıp kazanmadığına ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4857 sayılı … Kanunu’nun 22 ve 32 nci maddeleri, 696 sayılı KHK ile 375 sayılı KHK’ya eklenen geçici 23 üncü madde.

3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

30.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.